okuduğum bölümü soranlara uluslararası münasebetler diye tanıttığım bölümüm. böylesi daha zevkli. demek münasebetler he, hehehehiihih diye muhabbet bile açtırabilir karşıcins ile.
kocaeli üniversitesi'de okumakta olduğum ve tüm kalbimle sevdiğim bölümüm.
işsiz kalma oranı yüksek midir? bilemem.
bildiğim şey kendini iyi yetiştiren ve fırsatlardan haberdar olan insanların önünde güzel bir gelecek olduğudur.
kimse kusura bakmasın ama bir ideal ile gelmemişseniz bölüme (akademisyen, bürokrat , diplomat vb. olmak gibi) okul hayatı boyunca çokça kitap okumamış, kpss(a grubu için)ye son yıl hazırlanmış, spk vb. gibi lisanslama sınavlarından habersizseniz muhtemelen bir süre işsiz kalırsınız.
bu bölüm genelde tiki takılan kızların ayy ben uluslarası ilişkilerrr okuomm deyip mal mal gezindiği bir bölümdür. bu tipleri bolca barındırır. diğer bir kesim ise fransız, alman, italyan lisesinde okuyup gelmiş yani bir dili yalayıp yutmuş kesimdir. ingilizce cepte zaten, sense diyorsun ki ingilizce kasayım biraz. buna cevap bile vermeden seni rencide ederim. adamlar üçüncü dile çalışıyor sen hala tarzancada beginır seviyedesin. devlet okulundan geldim bilmiyorum, git çalış kardeşim. neyse bu alanda kendini geliştirmek isteyen arkadaşlar öncelikle kendine hafiften bir çalışma alanı seçip oraya yoğunlaşmalıdırlar, yani ne iş yapacan ona göre davran yok şunu yapayım, vazgeçtim biraz da bunu yapayım bu da gerekliymiş deme. ortalamanı yüksek tut, ingilizceni öğren, ingilizce bile yoksa halden bi kasa limon alıp satmaya başla. vakit nakittir. bürokrat mı, bankacı mı, akadamisyen ne olacaksan ikinci sınıfta belirle. tabii bunları yapabilmek için en az iki dil ve iyi bir ortalama olması gerektiğinin de unutulmaması gereken bölüm.
hukuktan daha revaçta olacak bölümdür .buraya da yazdım .
günümüzde ulus devlet denen bi kavramın içinin ne kadar boş olduğu çok açık .milli takımlarda o milletin topçusunun esamesinin okunmamasından tutun da küba'nın dahi öneme sahip olmasına kadar getirin örnekleri .kimse artık 'ne mutlu türküm diyene' dediğinde içinde bir kıpırtı hissetmiyor .yalan mı ?
bunun sebebi de karşılıklı bağlılık ilkesi .amerika bugün türkiyeye oldukça muhtaç çünkü geçiş yolları üzerinde ve laik diktadan dolayı halkın bakış açısını ortaya koyamadığı,artık da istemediği bir ülke .biz deseniz doğalgazın neredeyse tamamını rusya'dan sağlıyoruz,adamlar bize darılsa götümüz donacak .rusya da zamanında küba'ya bağımlıydı,amerika'nın yarısını bombalamak gibi bir iddiayla ortaya çıkmıştı soğuk savaş döneminde .hiç bir ulus içine kapanık durmuyor anlayacağınız .
işte burada uluslararası ilişkilerin önemi devreye giriyor .bugün değerli bi savcı abimizle konuştum,emekliliğini iple çektiğini,yeniden avukat olacağını,sonrasında uluslararası ilişkilere kayacağını söyledi .savcı olduğundan dolayı cidden çok pişman .
etmeyin,eylemeyin .bu ülkede hukukçu olmak pek işe yarayan bi durum değil .muhafazakarsan chp nin zamanında oturttuğu kadrolaşmaya karşı olmakla geçer ömrün .chp kafan varsa sıkıntı yok,istediğini yaparsın partin anayasa mahkemesi binasına geldiğinde .ama bu ülkenin gerçekten huzurunu istiyosan uluslararası ilişkiler aklında yer etmeli .
yakında ygs açıklanacak sonra da lys ye girecek arkadaşlar. bölümle ilgili bazı şeyleri yazmak istedim. önceden de yazmıştım ama bazı şeyler de ekleyeceğim.
öncelikle bir idealiniz yoksa bu bölüme gelmenizi tavsye etmiyorum. diplomatlık, çeşitli bakanlıklarda ya da müsteşarlıklarda üst düzey bürokratlık, akademisyenlik ya da özel sektörde yöneticilik gibi idallerden bahsediyorum.
çünkü bölümün hem avantajı hem de dezavantajı sayılabilecek bir özelliği var ki size meslek vermiyor. size ileride seçebileceğiniz çeşitli mesleklere varabileceğiniz yolları gösteriyor, bu yollarda yürümeniz için altyapı sağlıyor.
okuma alışkanlığsahip olmanız şart. istisnalar olabilir ancak üniversite yaşına gelmiş ve bir okuma alışkanlığı bulunmayan şahıslar sonradan bu alışkanlığı edinemiyorlar pek. okuyun, okuyun, okuyun. en önemlisi bu.
zaten sosyal bilimlerle alakalı bir bölümde okumanın önemini tartışmak anlamsız.
eğer idealiniz varsa başkalarına kulak asmayın.
istediğiniz bölümü okuyun. kendinize en fazla 60 yıl daha yaşayacağınızı itiraf edin ve bu hayatta neyi yapmak istiyorsanız onu yapın. sonradan pişman olursunuz zira.
evet iibf nin birçok bölümü gibi uluslararası ilişkiler bölümünün de öğrenci sayısı çoktur. bu bir yandan eksi gibi görünse de durumun farkında olan kişiler için bir artıdır.
inanın bana öyle öğrenciler var ki dünyadan haberi yok. daha fazla çaba ile, daha fazla emek ile aralarından sıyrılmanız hiç de zor değil.
şu sıralar fellik fellik hakkında araştırma yaptığım, bilgi aradığım bölüm. özellikle tobb uluslararası ilişkiler bölümü hakkında bilgiye ihtiyacım var baya.
bilenler, bir yardımım dokunsun garibana diyenler bana bir ulaşıversin gari.
tamamen kendini gelistirmeye bagli oldugunu duydugum bolum. kamu yonetimi bolumu ile neredeyse ayni seylermis. bende bu sene iki bolumden birine gircem hayirlisiyla.
okuduğumdan değil. biraz kişinin de kendi tercihlerini ne okumak istediğini göz önünde bulundurması gerekiyor. her taraf işletmeci dolu bunun yanı sıra yok muhasebesidir yok mali finansman bilmem ne dersidir hiç beni açan şeyler değildi. ulus yazdım türk dış politikası uluslararası örgütler gibi daha çok ilgimi çeken dersleri gördüm. iş konusunda hiç kimse yok işletme daha iyi yok ulus daha iyi demesin. iibf'de her bok aynı yola çıkıyor. herkesin kendini geliştirmessi gerekiyor.
şahsen ulus'u okudum, yandal işletme yaptım, erasmus'la dışarıda eğitim gördüm, dil sınavını verdim, ortalamam iyi.
elimizden geleni yaptık bir sene sonra mezunum gerisi allah'a kalmış yapaca bir şey yok.
sözüm o ki; korkmadan yazın ama okul süresince kendinizi geliştirin.
yolda ilkokul arkadaşı görülür biraz muhabbetten sonra
+erdem sen ne okuyordun kıbrısta?
-(kasıntı bir şekilde) international relationship abi
+uluslararası ilişkiler yani
-evet (nasıl anladı bakışı)
+sen 2 yılda uluslararası olmuşsun baksana türkçeyi unutmuşsun hadi görüşürüz. (bsg bakışı)
