uluslararası ilişkiler

entry231 galeri3
    26.
  1. uluslararası ilişkiler bölümünü bitirip, diplomat olabilmek için hukuk,sosyoloji,siyaset bilimi,ekonomi,felsefe,tarih ve yabancı dil bilmek yetmez. bunların yanında ince zevklere sahip olmak,modadan,sanattan,şaraptan,resimden,edebiyattan,müzikten,yemek kültüründen ve en önemlisi "kadından" da anlamak gerekir.
    3 ...
  2. 27.
  3. iyi derecede en az iki dil bilen ve maddi olarak gelecek kaygisi olmayan kisilerin Ankara ya da Istanbul gibi büyük sehirlerde okumasi gereken bölümdür. Anadolu´nun kasabasindan, köyünden ya da bir kücük sehrinden gelip ortalama bir üniversitede türkce uluslararasi iliskiler egitimi alan kisilerin son sinifa geldiklerinde ciddi sekilde depresyona girmeleri mümkündür.
    5 ...
  4. 28.
  5. diyelim ki kazandınız;
    *

    1- ingilizceniz eğer idare eder vaziyetteyse hazırlığı atlamaya bakın, atladıktan sonra da boşlamayın ingilizceyi, geliştirin. yok, hakkaten fena derecedeyse, yani hazırlığı atlayamadıysanız; bi yılım gitti böhüeaha, diye ağlamadan beleşe ingilizce yapın! hiç yoktan ingilizceniz olsun. sakın, amaeeen, hazırlık ne ak, demeyin, öğrenin, yoksa ingilizce'den okul uzayabilir ya da bir daha ingilizce için para harcamak zorunda kalabilirsiniz.

    2- dersleri takın! fakültedeki en kolay ve en önü açık bölümü okumaktasınızdır, siyasete adım atabileceğiniz gibi özel şirketlerin yönetim/ithalat ihracat/ insan kaynakları bölümleri için ideal kaftan olacaksınız, n'alakası var ortalamamın özel sektörle derseniz de; bazıları ortalama arayacaktır, ortalama yapmak iyidir, yapın. ama yapamazsanız da sallamayın netekim deneyim yapmak çok daha işe yarayacaktır. yüksek lisans için hesaplar yapacaksanız da ortalama gerekecektir. inek miyim bea demeyin, sadece sınav dönemlerinde bile azıcık sıksanız şahane notlar alırsınız, basittir bu bölüm!

    3- dil. ikinci diliniz olan ingilizce iyi vaziyetteyse üçüncü dil için birinci sınıftan sonra gelen yazdan itibaren çalışmalara/planlamalara başlayın. almanca-rusça şu sıralar çok revaçta. çince de çok iyi olabilir. * ama hepsinden önce ingilizce'yi bir bitirin, nasıl olsa herkes ingilizce bilmek durumunda, n'olucam ben bu sikindirik bölümde, demeyin ingilizce öğrenin!!! hala staj ilanlarında iibf öğrencileri aranır * ama ingilizce bilmesi ve hatta bir dil daha bilmesi şartı ile!!!

    4- deneyim. faaliyet!!! staj yapın. staj yapmak için herkesi seferber edin. ayrıca stajyerken ofis-boyluk dışında bir şeyler talep edin. talepkar olun. staj için şirketler genelde en az ikinci sınıf ve sonrası ararlar ama siz -eğer yeniyseniz bölümde- erkenden kim, hangi vasıflarda ne arıyor araştırmaya başlayın. araştırın, kimsenin ağzına bakmayın. sertifika programlarının peşinde koşturun, konferanslara gidin, okuldan bir şeyler talep edin, mutlaka aktif olun, bir kulüp üyeliğiniz falan olsun. yan gelip yatmak bu bölümde size hiçbir şey kazandırmaz.erasmus, aiesec, bölüm kulübünün faaliyetleri falan bulaşın! erasmus'la dışarı gidin süper olabilir. aiesec bizim bölümü yollamıyor dışarı sanırsam ama ofiste takılıp dil falan yapın, ne yapsanız kardır! başka değişim programları varsa onları da kollayın. sertifikanız mutlaka olsun.

    5- ne yapacağınıza ne kadar çabuk karar verirseniz sizin için o kadar iyi olur. siyaset mi düşünüyorsunuz, o zaman siyasetçiler nerelerde takılmış zamanında onları araştırın. gazeteci mi olmak istiyorsunuz, o zaman muhabirlikten mi olur bir yerden mi olur olaya bulaşın. ithalat/ihracat mı düşünüyorsunuz; staj arayın, staj yapın. birini örnek alın ve o ne yaptıysa tartıp ölçüp izini takip edin. devlet mi istiyorsunuz, bazı bakanlıkların, planlama teşkilatının staj hedeleri vardır, sitelerinden mutlaka ama mutlaka takip edin. çok zor değil, asılın, tanıdık bulun, yapın bi'şeyler.

    6- moralinizi, ne boktan bi ünide ne boktan bi bölüm okuyorum diye bozmayın. pek çok şirket stajyer ararken tr'de iibf 3. sınıf öğrencisi der geçer ama eleme esnasında üninizin ismi önemli olabilir. eğer ismi olan bir ünide değilseniz başka şeyler yapıp açığınızı kapatın. bazı öğrenciler ünilerinin ismine güvenip yan gelip yatar, belki onları eleyebilirsiniz, kim bilir?

    7- ne yapmalıyım, nasıl durumumu düzeltirim diye sürekli durumunuzu/kendinizi sorgulayın. bu bölüm önü açık bir bölümdür ama sizin onu allayıp pullamanız lazım, bu da sertifikalar, eğitimler, bilimum faaliyetler, bir yerlerde yazarlıklar yani kısaca cv'nizden geçer. okul bitmeden öğrenci olmanın tüm kolaylıklarından yararlanarak dopdolu çıkmaya bakın bölümden, kıçınızın üstüne oturmayın. ve eğlenin tabi, bu olayların hepsi aslında eğlencelidir, yeni insanlar yeni ortamlar falan. kafanızı bozmayın ve bi'şeylere takılın!!!! *
    54 ...
  6. 29.
  7. - hangi üniversitedeydin sen?
    - xyz
    - bölüm?
    - uluslararası ilişkiler
    - 4 yıllık mı?

    öfff..sıkıldım aynı sorudan..ya da aynı beyin hücre yapısına sahip insanlarla karşılaşmaktan..
    11 ...
  8. 30.
  9. bir şey hakkında her şeyi değil , her şey hakkında bir şey öğrendiğin bölüm.
    3 ...
  10. 31.
  11. komşu teyzeler çaya gelmiştir..
    -ne okuyor senin oğlan?
    -halkla ilişkiler
    -yok anne uluslararası ilişkiler o
    -o ne oğlum?neyse ne olacaksın sen bakayım?
    -bürokrat olacağım teyze
    -aa nee güzel büroda masa başı işi maaşallah maaşallah...

    kaynak editi: based on true story
    11 ...
  12. 32.
  13. Kocaeli Üniversitesi bünyesinde de bulunan bir bölümdür. 1648 yılında ortaya çıktığı bilinir...
    5 ...
  14. 33.
  15. kardeşimin okuduğu bölüm için annemin uzun yıllar telaffuz edemediği,gönül rahatlığıyla konu komşuya hava atamadığı bölüm.aslında sorunun ikinci sözcükte olduğunu da itiraf etmiştir.yine de konunun anlaşılmasından sonra bitirince ne olacak sualinin cevabı( bu da ayrı sıkıntıdır ya) şimdi için çok uzaklardadır.
    (bkz: diplomat)
    1 ...
  16. 34.
  17. bu bölümü okuyanlar genelde "aaa ne kadar güzel bi bölüm...ee ne olacaksın bitirince?" gibi abuk laflar duyarlar.
    2 ...
  18. 35.
  19. iibf de işlenen dersler bakımından bölümle hiç alakası olmayan onlarca dersi barındıran ea çıkışlı öğrencilerin en çok rağbet ettiği universitemizde de tayyar hocanın hüküm sürdüğü güzide bir bölüm ..
    3 ...
  20. 36.
  21. sadece iibf bünyesinde değil, sbf bünyesinde de arz-ı endam eden; ikiyüzlülüğün, çıkar peşinde koşmanın, zulmün, savaşların, "insana rağmen" zuhur eden ilişkilerin, 4 sene boyunca anlatıldığı bölüm. * *
    2 ...
  22. 37.
  23. okunacaksa adı olan bir üniversitede okunması gereken bölümdür. uludağ üniversitesi de dahil olmak üzere, anadolu üniversiteleri diye tabir edilen üniversitelerde okunması halinde mezuniyetten sonra bir şeyler olabilmek için daha çoook çalışılmasını gerekir. mutlaka erasmus tipi imkanlardan faydalanılarak bir 6 ay yurtdışı görmek lazımdır.
    2 ...
  24. 38.
  25. ne iş yapacagı belli olmayan,ve mezun olduklarında teorik bilgi dısında hiç bir sey bilmezler.lost icin karizmasi olmayan bir meslek.
    meslek???
    1 ...
  26. 39.
  27. sınırları çok geniş olan bir bölüm. her şey yolunda giderse çok iyi yerlerde olabileceğiniz lakin vasat bir öğrenim süreci geçirmişseniz iş bulmakta zorluk çekeceğiniz bölüm. kısaca:

    insanı vezir de, rezil de edebilecek bir bölümdür.
    3 ...
  28. 40.
  29. kesinlikle ilgilenen için zevkli bir bölüm. mezun olunca ne halta yarayacağınız belli değildir, doğru ama bu bölümün kötü olduğu anlamına gelmez. siyaseti klavye başında ya da kahvelerde tartışanlardan farkınız olacaktır en azından.
    3 ...
  30. 41.
  31. yabancı insanlarla ilişkiler (bkz: relations with foreign people) Turizm döneminde akdeniz ve ege bölgesinde olan ilişkiler.Bazı otellerde de bu tür ilişkiler bulunabilir.
    1 ...
  32. 42.
  33. iktisadi idari bilimler fakültesinin en gözde bölümlerinden biridir.

    bu bölümü isminin verdiği havadan dolayı seçecek olanlar boşuna kasmasın, mezun olduğunda sahip olduğu tek şey koca bir "hiç" olacaktır.

    gelelim bölümün özüne.. gittikçe önemi artan, gerçek anlamda isteyen için son derece keyifli, zor değil lakin sınırın olmadığı bir bölümdür. birçok alanı içinde barındırır, iktisat, hukuk, tarih, politika gibi. her konudan bilgi sahibi olmanızı sağlayacaktır bu durum. geniş bir yelpazeye sahip olduğundan sürekli araştırmanız, okumanız, gündemi takip etmeniz, kendinizi geliştirmeye açık olmanız gerekecektir. dilin önemini vurgulamaya gerek yoktur sanıyorum.

    mezun olanlar için parlak bir kariyer söz konusudur. çoğu kişinin sandığının aksine sadece "diplomat" yetiştirmek değildir bölümün amacı. özel sektörde de cazip iş imkanları sunulacaktır.

    bölümün şöyle bir dezavantajını söylemek mümkündür. mezun olduğunuzda bir mühendis, doktor, avukat gibi sıfata sahip olmazsınız. mezun olduktan sonra sıfatınızı kendiniz yaratırsınız. ya "her şey" olabilirsiniz, ya da "hiçbir şey." seçim sizin. bütün bunları göze almaya razıysanız, buyrun yolunuz açık olsun.
    4 ...
  34. 43.
  35. yabancı dili ana dili kadar iyi bilmeyenler için bi b.ka yaramayacak olan,ibf'nin ekonometri ile birlikte en boru sayılan,biras karizmatik,biras negatif bi bölüm...bende mezunlarından biri olarak tarifsiz düşüncelerdeyim...ama kendimi geliştirdiğim için karacahillikten kurtulduğum için minnet duyduğum bölümüm...
    1 ...
  36. 44.
  37. Uludağ Üniversitesi'nin iiBF'deki has bölümüdür.Herşeyi öğrenmesi gereken bir entel ordusu yarattığı söylenmektedir.. Hukuk hocamız Sayın Mehmet Genç şu tarihi sözleri söyleyerek bizleri onure etmiştir :

    -Bu bölüm hukuktan daha zor çünkü hukuk fakültesinde son sınıfa kadar hep hukukla ilgileniyorsunuz ama burda sizler hukuk öğrencileri kadar hukuk dersi almakta,ayrıca siyaseti,politikayı,iktisadı da bilmeniz gerekmektedir.

    Tabi bunlar güzel cümleler de bilerek mi mezun olacağız kocaman bir muğlaktır yanıtı..
    1 ...
  38. 45.
  39. bazı ebeveynler tarafından "uluslararası halkla ilişkiler" diye telaffuz edilir.kaçınılasıdır.
    (bkz: ben bunu gördüm)
    2 ...
  40. 46.
  41. mezunu olduğum bölüm.en sık karşılaşılan soru ''mezun olunca ne olacaksın?'' sinirleri bozmaya yeter tabi.
    2 ...
  42. 47.
  43. hukuk ve tıp gibi tek tük bölümler haricinde iş garantisi sağlanamayan ülkemizde bilip bilmeyen herkesin hakkında ahkam kestiği, asıl amacı diplomat yetiştirmek olan ancak bunun zor, bazen de imkansız olması sebebi ile mezunlarını diğer tüm bölümler gibi devlet dairelerine ya da özel sektöre sevkeden bölüm. bilinmesi gereken şey, kişinin iş bulma olanaklarının vasıfları ile paralel olduğu ve hiçbir diplomanın bu konuda tek başına yeterli olmadığıdır.
    2 ...
  44. 48.
  45. galatasaray üniversitesi'nde okunması şiddetle tavsiye edilendir. malumunuz bu ülkenin dahiliyesi ankara'dan hariciyesi galatasaray'dan çıkar. ben bunu bilirim, bunu söylerim.
    3 ...
  46. 49.
  47. para kazanmaksa derdin niye universite okuyorsun ki? git pazarda limon sat. sonra diger pazardada sat. sonra elma da satmaya basla. derken manavcilik yap. sebze haline fazlaca ugramaya basla. cevre edin. bir iki kamyonet kirala, ondan alip berikine sat. zamanla isleri buyut sebze haline ortak ol. sebze hallerin olsun ilerde. edindigin sermaye ile baska islerede gir. holding ol. eger okuz degilsen bunlari yaparsin. birazcik ufkunun genis olmasi lazim hepsi bu. derdin para kazanmaksa tabi.

    universite okumak sadece meslek edinimi icin midir? sanki isletme okuyan adam uluslararsi iliskiler okuyan adamdan cok mu fazla sey ogreniyor? ogrense ne olur ulan? ogrendiginin %80'nini unutmuyor mu? eee okuldan mezun olunca pazarda limon satan akrani kadar ticaretten anliyor mu? nahh. pratik aslan parcasi pratik. tip disinda turkiyede hangi bolum mezunlari yaptiklari isi iste degil de okulda ogreniyorlar? ise alinmak icin bir kriter olarak diyorsan valla koc sen istedigin kritere sahip ol, senin girmen gereken yere network'u olan adam hadi sen torpil de torpili olan adam gayet rahat girer. turkiyede sartlar budur. bu kadar. sonra kalkip ben birsey ogrenemedim, bu bolum bir boka yaramazmis vs. zir zir etmeyin.

    universite dedigin sana bilimsel metodoloji verir hepsi bu. hem insanoglu oyle bir bunyeye sahiptirki gelisiminin farkinda olmayan yegane canlidir. sen bugun iki kelimeyi yanyana getirip dogru durust bir cumle kurabiliyorsan, bunu birazda okudugun okula borclusun.

    uluslararasi iliskiler ogrencisi misin? o zaman birinci siniftan itibaren her yaz full time calis hafta sonlari calis part time calis yeterki calis. okul mezun olunca kocaman bir cevre edinirsin. git tuvalet temizle egona diz coktur. kimsin lan sen dingil? tek universite mezunu sen misin? gotunu devir aksama kadar yat yat nereye kadar be kardesim. amerikada sakali cikmamis cocuk uc iste calisiyor, gotunden ter akiyor, 80 yasinda ki adam sabah 5'te kalkip ise gidiyor. gotunuzu devirin evde sabahtan aksama kadar oturun, iki tane arz talep grafigi ezberleyip kendinizi ekonomi profesoru sanin, sonra piyasaya cikinca, kurtlarin eline dusunce zir zir edin. calisacaksin, essek gibi calisacaksin. o kadar.
    14 ...
  48. 50.
  49. yani tabii ki, mezun olduktan sonra kendinizi nasıl sunduğunuz çok önemli. gerçi cin öğrenciler, tarih ve politika derslerinden edindikleri ince derslerle, bu sunum ve pazarlama olayının hasına-özüne varmıştır ama maalesef ki hepsi değil.

    bazılarımız vardır ki mesela, ya ben siyasi tarih okudum, kim benden daha iyi pazarlama bilebilir, diye işverenine çıkışabilme cüretinde bulunabilmiştir. * * tamamen sunum meselesi. ki bunu siyaset okumuş birinden başka daha iyi kim bilebilir?

    yani o sıkıcı teorik derslerin hangi ucunu tutup da pratiğe dökersiniz, bu tamamen sizin becerinize kalmış. türk tarihi bilmeniz, mesela ticaret alanında, eğer geniş düşünmeyi becerebilirseniz ortalama türk anlayışından biraz sıyrılmanıza ve karşınızdakini kısmen anlamanıza yardımcı olabilir. diplomatik bir anlayışla problem çözmeniz, kuşkusuz herkeste olamayacak bir özelliktir. siyaset okumamış birinin bilemeyeceği bir takım politik dalaverelerin farkında olmanız, eğer kullanabilirseniz, ilişkilerinizi derinleştirebilir. ekonomiye aşina olmanız, hukukun üstünlüğünden haberdar olmanız, interneti aktif bir şekilde kullanabilmeniz, eğer okulda ödevinizin kutsallığına inandıysanız okumayı, araştırmayı bilmeniz yine yine yine artılar getirecektir.

    e bunlar teorik yine tabi, sevgili muallacan, diyebilin okurjuk. ama olay bu, anlıyor musun, kafa meselesi, anlayış, satranç gibi... bir mimar, ne bileyim yaratmak için kafa patlatır, bir mühendis projenin çalışması için kurallarla boğuşur, bir edebiyatçı osmanlıcayı ve türkçe'nin derinliklerini çözmeye çalışır; bir doktor vücutla, mikroplarla, ameliyatlarla uğraşır, hukukçu o ağır şahane metinleri ezberler...başı sonu belli olaylar bunlar, di mi ama? biz türkler genel olarak başı-sonu belli olayları garantili kabul eder, kısmen risk sevmeyiz. uluslararası ilişkilere yöneltilen eleştirilerin temelinde bu risk sevmeme ve yumurta kapıya dayanınca harekete geçme içgüdülerimizin yattığını fena halde düşünüyorum. uluslararası ilişkiler başı-sonu belli olaylar bütününe dahil değildir, çok yönlü düşünmenizi hedefler. bebeğim ulus iliş, herhangi bir iş yapacaksanız; rakipler ve müşterilerinizle ilişkilerinizi, mali işlerinizi ve hukuki bir takım sonuçlarını, genişleme hedeflerinizi, satış hedeflerinizi ve bunların sektörel olsun olmasın, periyodik analizlerinizi yapmanıza yardım edebilir, kafanızı buna hazırlayabilir, eğer siz isterseniz.
    ha bi de böyle acaip metinler yazmanızda da kısmi yardımı dokunabilir.

    ama tabii ki haliyle işveren, bu becerilerin lafta kalmamasını, mümkünse kanıtlanmış olmasını dileyecektir. özel sektör için konuşmak gerekirse; sunumunuza dikkat ederler, o nedenle sunarken coşabileceğiniz bir-iki işe imza atmış olmanız hayati derecede önemlidir. sağlam şirketlerde iş verenler, bazen sizin düşünemediğiniz ayrıntıları görür; misal, hımmm, tek başına erasmusla bir yabancı ülkeye gitmişsin. demek ki hem cesursun hem de ailen bir hayli açık görüşlü... abovv... tüm arkadaşlarınızın dalga geçtiği zkik bir kulüp çalışmasını anlattıktan sonra bir başka iş veren; hımmm, bir şeyler yapmak için çabalamışsın artı bu kadar çok yazdıysan demek ki araştırmayı biliyorsun...

    sunum meselesi artı çaba... bunlar sihirli bir takım sözcükler mi, olabilir...

    peki nasıl olacak?

    düşün bacım, düşün!
    5 ...
© 2025 uludağ sözlük