ben her 30 sn de bir yenilenen sol frameini sevdim.
zallın keşfettiği "fuck you james" temasını,
ekşiye özenişini sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
ne sebeple olursa olsun gammazlanan entrylerin silinmesini sevdim,
yeni gelmiş yetmelerin "saygılı olun" haykırışlarını,
2 ay sonra kaşar olmalarını ve dağa taşa küfür etmelerini sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
ben sözlükte ardı arkası kesilmeyen kemalist şakirt kavgasını sevdim,
toplumda türeyen canilere* karşı tek vücud olarak sövmemizi sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
be kernelin açtığı başlıklarda mantık aramadan gülmeyi,
hbbia'ın yardıran hikayelerini ve birden ceee diye ortaya çıkışını sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
ben cool adam'ın cebinde 5 parası olmadan açtığı başlıkları,
maldanadamın sabah reçelle uyandırılmasını sevdim..
ben seni hiç sevmedim ki...
ben "ben"e tıklayınca istatistiklere iyi kötü girmemi sevdim,
bir kere de coşma ihtimalimin ihtimalini sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
her gün sol frame de "sözlük yazarlarının itirafları" başlığını görmeyi sevdim,
hiç beklemediğim basit bir entrymin haddinden fazla beğenilmesini sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
açtığım başlıklara dolu dolu entry girilmesini,
çokça beğenilmesini veya beğenilmemesini sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
ben oylama yaparken saçma sapan, süs diye koyulmuş "oylama yaparken 10 sn kuralı"nı sevdim...
beğenilmenin yanındaki eh işte butonunun gereksizliğini sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
ben her yazarın yiğit ve delikanlı olmasını,
görüşleri ne olursa olsun tek ortak noktalarının belaltı muhabbetler olmasını sevdim...
her gün giriş yaptığımda takibe tıklayıp "biri nick altıma bir şey düşmüş mü acaba?", diye bakmayı,
göremeyince de, hayırlısı olsun psikolojisinin had safhaya çıkmasını sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
okunmayı ve kaale alınmayı sevdim,
beğenilmem beğenilmemem umurum değildi benim...
ergenlerin açtığı başlıklara verilen yaran bakınızları sevdim,
zeka fışkıran entryleri zevkle okumayı sevdim...
ben seni hiç sevmedim ki...
ben gece yatarken hepinize iyi geceler demek için başlık açmanın gereksizliğini,
bunun yanında da diyemeden de olsa yatmayı sevdim... rüyamda sizi görmemek ümidi ile... *
ben seni hiç sevmedim ki...
ben sevdim mi adam gibi severim...
edit: hiçbir anlam veremeden eksilenmeyi sevdim...
okunması vakit kaybı olan şiirdir. okumayın kardeşler ben yazdım siz okumayın emi amk.
bana önerme:
başlığın ismi : bu şiir uludağ sözlüğe girsin olarak değiştirilebilir.
uludağdayım uludağda
kar'ı seyrediyorum kar'ı
donu çözülmüş buz gibi kar'ı
masamda sıcacık biram
hani ya rakım
herkes sky'n le kayıyor
benim sky'm kırık
ismim orhan veli kanık......
ulu ey şanlı sözlük
lutüfdur bu sana ki nice yazarlarına
ulu ey şanlı sözlük
dağın eteklerinden gelen bir hışımla
anlasınlar ki kurt hala yerinde
ğağağğağa yaşasın yirmi üç nisan ***
yeni çaylak seçilmişse sana ne ?
sen de çaylak değil miydin geçen sene ?
bu iş reklamsız olmaz der şirin oğlan
madem biliyorsun işi parasız yaşamayı denesene
--spoiler--
zall söyle sözlüğe kaç para istersin
moderatör bir derdim var bilir misin
yetkili mod'luk sevdasına entryleri mi silersin
söyle salca sözlük kızlarından ne beklersin ?
munlayt en çok işlemi yapan sensin
diğerlerinin adını bilmiyorum bu laflar size gelsin
cool zengin mi dersin
hbbia adam mı sözlüğe girsin
--spoiler--
sol frameden başlıklar akacak diyorsun,
sözlük-ü ala meyhane midir?
'her yazara iki hatun' diyorsun
sözlük-ü ala kerhane midir?
--spoiler--
Caddeden sokaklara doğru sesler elendi,
Pencereler kapandı, kapılar sürmelendi.
Bir kömür dumanıyle tütsülendi akşamlar,
Gurbete düşmüşlerin başına çöktü damlar...
Son yolcunun gömüldü yolda son adımları,
Bekçi sert bir vuruşla kırdı kaldırımları.
Mezarda ölü gibi yalnız kaldım odamda:
Yanan alnım duvarda, sönen gözlerim camda,
Yuvamı çiçekledim, sen bir meleksin diye,
Yollarını bekledim görüneceksin diye.
Senin için kandiller tutuştu kendisinden,
Resmine sürme çektim kandillerin isinden.
Saksıda incilendi yapraklar senin için,
Söylendi gelmez diye uzaklar senin için...
Saatler saatleri vurdu çelik sesiyle,
Saatler son gecemin geçti cenazesiyle,
Nihayet ben ağlarken toprağın yüzü güldü,
Sokaklardan caddeye doğru sesler döküldü...