seneeee 2008. gurbet elde internet bızıklıyordum. baktım uludağ sözlük diye bir şey varmış. bizim okulun bişeysi mi lan bu dedim kendi kendime. giriş o giriş. uludağ üniversitesi ile alakası yokmuş. ama ben hala öyle varsayıyorum, hoş oluyor. iktisatçılar varsaymadan benimseyemez. ceteris paribus anasını satim...
Mozilla firefox aracılığı ile. Sene... hangi seneydi hatırlamıyorum, ilk entryme bakmam gerek. 6. Nesil işte. Çok dikkat ederdim, herkes yazdığımı beğensin, karmam yükselsin falan diye uzun uzun yazardım ne şiş yansın ne kebap misali. iki sene sonra hiç sikimde olmamaya basladı bunlar, nasıl hissediyorsam öyle yazıyorum.
Bunca sene tıpkı gerçek hayattaki gibi hiç arkadaşım olmadı burdan, hala yok, aslında gerçek hayatta bu yaşıma kadar bir tane arkadaşım oldu, onun ile de görüşemiyoruz. Sadece arkadaşım değil idolümdü, beyefendi, zeki, dört dörtlük bir adamdı. Kötü şeyler oldu kendisine, belki ilerde filmi yapılır çünkü anca filmlerde görebileceğiniz birşeye maruz kaldı. Herneyse yorumlamam bu kadar. Biraz ünlü biri.
Özel mesajların da yüzde 10'una cevap verdiğim için ilişkilerim gelişmiyor buradan. Gerçi arkadaş bulmak istemiyorum. Bu yaşıma kadar sevgilim de olmadı. Girişimim olmadı, yorucu ve zor uzaktan gördüğüm kadarıyla. Kendi kendime mutluyum.
önce instagram'dan Twitter'a kaçtım orası da sıkınca arama motorunda hep karşıma çıkan sözlüklere bir bakayım dedim ve ekşiye katıldım onun onay sırasını beklerken vakit geçsin diye buraya geldim, ortam sarınca ekşideki üyeliği falan da sildim öyle takılıyorum işte.
Çoluk çocukken nette ne arasam (o zaman sadece bilgisayara sahiptim.) karşıma ekşi ve uludağ sözlük çıkıyordu; bu da hoşuma gidiyordu. Yıllardır bir şeylere bakıyordum. Ekşinin boğucu bir tasarımı ve havası olmasından ötürü uluyu daha fazla sevmiştim.
Lise son sınıfta ise akıllı telefon sahibi oldum. Lise bitiş dönemimde "şu lys sürecini hayırlısıyla bir atlatayım uluya kaydolacağım." Dedim ve lysden 2 gün sonra (biraz kendime gelir gelmez) oldum.
Ki o zamanlar yazar alım şartları en hafif koşullardaydı; ben aynı gün yazar olmuş çaylak olduğumu bile anlamamıştım.
Herkes ekşi sözlük falan filan diyordu. Oradan üyelik açayım dedim. Baktım olacak gibi değil buraya geldim. Memnunum da. Gerçi eski havası kalmadı inceden inci sözlüğe döndü ama olsun.
2009-2010 yıllarında google'da ne aratsam karşıma ekşi ve uludağ sözlük çıkıyordu. baya da hoşuma gitmişti bu iş, uzun süre istiyordum üye olmayı ve en sonunda 2010 kasım aralık civarında ekşiye üye oldum.
fakat bir gün uludağ veya ekşi onu hatırlamıyorum, bu iki sözlükte yazar olabilmenin versusu hakkında bir başlık görmüştüm. elemanın teki yazmış, "ekşide yazar olmak 3 yıl, uludağ sözlükte 2 ay" diye. o kadar beklenir mi ulan! diyerek derhal uludağ sözlüğe üye oldum.
1 ay kadar sonra telefonuma mesaj geldi; "uludağ sözlükte yazar oldun sevgili ......." minvalinde bir şeydi. 7 yıl yazdım ben o hesapla.
Karlı bir kış günüydü.yazda olabilir.dur dur yazın kar ne alaka.neyse hatırlayamadım girdik işte bir ara yanlıs hatırlamıyorsam 2011 ozamanlar eletrik nerde mum ısıgında uludağ sözlüğe giriyorduk hey gidi.