insanların deli olduğunuzu düşünmesine sebep olabilir.
şöyleki sıkıntıdan açarsın sözlüğü bakarsın, gezersin dolaşırsın sonrasında bir entry okursun bir görsel açarsın ..... sonrası mavi ekran.
koparsın gülmekten. gerisini anlatmaya gerek varmı.
Sazanlar bir bir düşey ''bu kadar komik olan şey nedir? söylede bizde gülelim'' diye. Sen kaptırmışın devam edersin millet bir süre sonra cık cık edip döner önüne delirdi yine diye.
mutsuz eder; şöyle ki gerçek hayattan ziyade birbirini dinlemeden yaftalayan, karşısındakinin dinine, inancına, değerlerine, ırkına hakaret edip eğlenen, tartışma kütürü olmayan, cahil insanların çoğunlukta olduğunu fark eder ülkeniz için umutsuzluğa kapılırsınız.
bu kitle birbiriyle çatıştırmaya en müsait kitledir. yani televizyonda görüp "aynı milletin insanları birbirini nasıl katlediyo?" "ne diye bu kadar kavga?" dediğimiz insanlardan bir adım gerideyiz. bu çok acı bir gerçektir, herkezce fark edilmesi gereken.
gün içersinde etrafımda ki insanlara (bkz: ) vermeye başladım. çay ocağını dağınık görünce "sevim ablanın olmadığı" durumudur demeye başladım hayırlısı.
Hiçbir entryının oylanmadığını görünce moral ve motivasyon kaybına yol açabiliyor. Bi kibrit çakıp yakmak istiyorsun bu samanlığı, sırf senin iğnelerin görülsün diye. (bkz: kundaklama)
kendine bağlamak. off! vizelerim kötü geçti. neden? çalışamadım. gün boyunca hep yarım saat sonra çalışacağım diye kendimi şartlandırdım. fakat olmadı. ve ben vizelere girdim. sonuçlar açıklanınca anladım ki; vizeler bana girmiş.*
fiziksel ve ruhsal olarak yazarların bünyesinde, zihninde ruhunda oluşan zararlardır..*
uykusuzluk tabi ilk önce, doğal olarak düzensiz uykunun da depresyon başlangıcında bir tetikleyici rol oynayacağını düşünürsek, durum vahimdir.. öldürebilir bile. öldürmese bile süründürdüğü kesindir..