not: aramızda bilmeyenler vardır mutlak, aydınlatalım: yukarıda yazılan kafiye sadece bir kafiyeden ibaret değildir. türk siyasi literatürüne 80 öncesi dönemde girmiştir. sağ-sol çatışmalarının en cevceveli olduğu bu dönemde sağcılar solcuları, solcular sağcıları uluorta öldürürken, canını kurtarmak isteyen gençlerin bu durumdan yırtmak için biraz da espriye vurarak söyledikleri cümledir.
Uludagsözlük hicbir ideolojik fikre bagli olmayan bir sözlüktür. Bu da bütün yazarlarin hayrinadir, sözlügün hayrinadir. Herkes kendi özgür iradesiyle belli bir ideolojiyi savunabilir, fikir özgürlügüdür bu. Yeter ki tartismalar da subjektif degil de, objektif bakis acisiyla olaylari degerlendirelim. Iste o zaman kazanacagimiz cok sey vardir.
birçok siyasi görüşü içinde bulundurur. öyle olması da istenendir. yeter ki hakaret olmasın. insanca tartışabildikten sonra yaşasın düşünce özgürlüğü filandır.
ama siz yine Atatürk'e laf etmeyin. gıcık olurum.
genelde muhafazakar bir çevreye sahip olduğunu düşündüren bir yapıdan söz edilebilir. Bu da iyi bir şeydir. Sonuçta her görüşün kamplaştığı bir sözlük olması gerekli gibidir bu zamanda. Liberal, tatlı su mantığı yine de üç büyük sözlükte ortak gibidir. marjinal bakımından sağa kayıyor burası...
