yer: uludağ sözlük arena
tarih: 28 nisan cumartesi
saat: 21.00 ve sonrası...
hareket: şimdiden başlayabilir.
not: bütün yazarlar ve okurlar da davetlidir. dileyen katılabilir...
din düşmanlarının, "ana yurdun dörtbaştan demirağlarla örülü olduğu"na inanların, birebir doğruya gözleriyle şahit olsalar bile inanmayacakları için, faydasız bir tartışmadır.
tahin ile pekmez'i tanır severim, keza dikan bey'i de...
lakin tahin ile pekmez yine intihar etme peşinde, üstelik bu sefer tam bir kamikaze konu seçmiş kendine. "vahdettin" ya da nam-ı diğer "hain vahdettin..."
kendisi daha evvel de birtakım konularda iddialara girmiş ve kaybetmiştir, bence bu sevdadan vazgeçsin...
(bkz: tahin ile pekmez/#10197569)
adil olmayan bir tartışma olacağı muhakkaktır. yalnız, ben şöyle bir ön açıklama yapmak isterim:
- burada söyleyeceğim hiçbir şeyin, atatürk'ü kötülemek amacıyla veya atatürk düşmanlığı olarak görülmesini istemem. sadece bunun kanunen yasak olmasından dolayı değil; vicdanen de böyle bir yere girmeyi lüzumsuz bulurum. iki sebepten;
1. ben milli mücadeleyi destekleyen ama onun vardığı sonuçları eleştiren bir fikrî gelenekten geliyorum.
2. burada tartışmaya girmekteki amacım da, atatürk'ü kötülemek değil, vahdettin'in haklarını savunmak ve ona bakışın objektif kriterlere dayanmadığını göstermektir. örneğin vahdettin bir yerde çıkıp şunu demiş olsun:
atatürk de aynı dönemde aynı şartlar altında aynı sözü söylemiş olsun.
burada hemen yapılan şey, atatürk'ün sözünü görmezden gelip, vahdettin'e hain, satılmış diye hücum etmektir.
ben bu objektif olmayan noktaları ortaya koyacağım. sözlerin bir de öbür tarafını göstereceğim.
hangi sözün hangi şartlarda nasıl söylendiğini takdir etmek benim işim değil...
kitabın güvenilirliğinin yakın şahidiyim. çünkü yazarı arkadaşım, aynı zamanda bir ekşisözlük yazarı... kitabın yayın aşamasında ciddi katkılarda da bulundum. tek tek, iç ve dış, herkesçe geçerli kabul edilen kaynaklardan, ince ince çalışıldı. 3 yıllık bir mesai sonunda tamamlandı ve geçtiğimiz ocak aynında, 450 sayfa büyük boy olarak piyasaya çıktı.
hangi görüşten olursa olsun; kemalist, sosyalist, milliyetçi, islamcı; veya türk, alman, fransız, ingiliz, yunan, arap çok geniş bir yelpazede kaynaklar tarandı. bunların içinde yorum ve değerlendirme olan kısımlar yerine daha çok bilgi ve belge niteliği taşıyan kısımlar seçilip yerleştirildi. özellikle kemalist kaynakların, atatürk'ün en yakınında bulunan ve o döneme şahitlik etmiş olan ve resmi tarih kabul edilen yazarların bilgilerine başvuruldu.
onun için, entry'lerde şu bilgiyi şurada aldım diye tek tek kaynak belirtmeyeceğim.
bu ne narsizm arkadaş. adam büyük kapışma demiş, altına da yazmış kendi adını. 20 tane entry girmiş reklam yapıyor.
bsg diyorum. bir bok yiyecekseniz kendi aranızda yiyin diyorum. bu popülist ruhunuzdan bıktım usandım gına geldi diyorum. kağışmasına da sözlüğüne de.. diyorum!