son zamanlarda, çok yerinde yaptiklari entry silme ile sozlugu guzellestiren, bu konuda hassasiyetlerine hayran kaldigim, son zamanlarda artan "format bilmez, chat/forum" turu entrylere tahammul edemeyen, gammazlarin yaptigi "doğru" tespitleri cok iyi degerlendiren insanlar butunu. seviyorum ulen bu sozlugu iste. helal size.
önce gelişmeler bölümünde bile nick altı entrylerde format aranmayacağını bildiren, sonra da; "forum/chat tarzı entryler silinir.
Entry - başlık uyumsuzluğu. entry başlığı tanımlamalıdır." bahaneleriyle entry silen moderasyondur.
hayır, üstelik başlık da benim benim nick altı başlığım. başka bir yazara bile yazılmış bir entry değil.
en yakın zamanda formatı tekrar okuyup ezberlemesi gereken insanlar topluluğu.
ayrıca bilmeleri gereken en önemli şey sözlükte yazılan şeylerin bu kurallar dahilinde olması gerekliliği, ne bir eksin ne bir fazla, dolayısıyla bir başlık ya da bir entry "iyi" ya da "kötü" olduğundan dolayı, "kaliteli" ya da "kalitesiz" olduğundan dolayı silinemez. bir başlık ya da entrynin silinme kriterleri formatta belirtilmiştir, bunun dışında yapılan uygulamalar keyfidir.
yetersiz bir kadro. sözlükte o kadar ırkcı, hakaret içeren entrye rastlıyorum ki ortam dingonun ahırına benziyor kimi zaman. uzun uğraslar vererek yaratığım entryimi noktalama işaretlerinden sonra bosluk bırakmadığım için cöpe gönderen yönetim, akıllara zarar entrylerin kapı gibi ayakta olmasını kabul ediyor. sahibi yok sanki sözlüğün.biraz radikal kararlar alıp temizlik yapmaları gerekiyor bence. ortalık sözlük formatını bilmeyen odunlarla dolu.
eksik yönlerini sıralayalım. Sözlükte, eksi sözlükten baslık kopyalama işlerini uygulayanlara hiçbir yaptırım uygulanmıyor. simdi yaran entryler baslığı kopyalanır neysede yazarların tamamen kişisel yaratıcılıkları ürünü baslıkları kopyalamayada eyvallah deniyor.sonrada sözlük haklı olarak hırsız, saygısız bir kurum olarak niteleniyor.
hiç bir sözlük ortamında göremeyeceğiniz nitelikte yazılar entry diye önümüze sunuluyor.bir baslık altında entryleri incelediğinizde bilgilerin , ya ekşiden arak olduğu yada sürekli olarak biribirini tekrarladığını görürüyoruz.bu vaziyetede dur diyen yok.
bir baska dikkat ceken olayda yazı yazmaya üsenen yazarların nerdeyse bir satırlık bos bakınız vererek kendi kendilerini tatmin etmeleri. ben ayar verdim anne diye ortalıkta gezinmeleri. bu satırların yazarı hiç mi bos bakınız vermedi? verdi. ama uzun uzun yazılması gereken konularada hiç üsenmeden dakikalarını ekran basında gecirmeyi de bildi.
sözlüğe birgünde ortalama olarak 1400 entry giriliyor . ancak içinde nitelikli olarak adlandırılabilecek entry sayısı bunun yarısı bile değil. sıradan bir maca tek cümlelik 70 tane entry giriliyor. yazarların siklerinin uzunlukları diye bir baslık acılıp günde 100 entry girilebiliyor. bu konuyada bir cözüm bulunmalı. yoksa, okuma yazma bilen her dangozun içeri buyur edilmesinin bedelini pahaliya öder sözlük. yazarları daha özgün, nitelikli entryler yazmaları için tesvik edilmesi gerek. aksi taktirde sözlüğü körükleyen 8-10 yazarda ucar.geriye amelelerden olusmus bir yapı kalır.
elestiriye acık olmalarınıda ayrıca tebrik ediyorum. ancak tam su anda ceryan eden polemiklerin dahi önüne gecememeleri insanı kara kara düsündürtüyor.yönetimin bu kadar caresizleri oynamalarını anlayabilen varsa, beri gelsin allah askına.
hadi acalim biraz sözlugun ic dinamikleri ile yönetilmesinin ne oldugunu. despotlugun oldugu ve hatta diiktatorlugun oldugu bir sözlugu dusunun. elmayi sevmeyip armutu seven yönetici kastinin oldugunu varsayalim. simdi elma lehine girilen ve elmayi yucelten entrylerin sahiplerini oyuldugunu dusunun. armut sevenleri ve övüldügü entrylerin sahiplerinin ihya edildigini dusunun. sonucu sizde tahmin edersiniz asagi yukari. tam anlami ile kepazelik. ama elma ve armuta mesafeli yaklasan bir yonetim kadrosu yazarlarin fikirleri icin suphesiz yararlidir. hepimiz az cok diger sozluklerin neden sinifta kaldigini az cok biliyor. yahut malumumunuz vardir. bence uludagsozluk ic dinamikleri sayesinde iyi yerlere gelecektir. gerci eksiklikleri yok mu ? var tabi ki ama zaman en iyi ilactir. ve farkına varmadan yonetim kastida ogreniyor bu isin ayrintilarini. mesela yazar olarak ilk entryleriniz ile simdiki entrylerinizi karsilastirin farki goruyorsunuzdur. roma bile bir gun de kurulmadi yahu. her sey iyi olacaktir. ama sunu unutmamiz lazim gun olacak arkamizda biraktigimiz yola bakip gurur duyacagiz. ondan eminim. zaten su butun koseleri kapisilmis ve cikmazda olan cagimizda keyifli neyimiz kaldi ki?
