uludağ sözlük bünyesi içinde faaliyet gösteren, düşüncesine, beyninin içindeki fırtınalara ve fokur fokur kaynayan zekasına yenik düştüğü için kendini, kendi kendine konuşmaktan alamayan, kimilerine göre deli, kimilerine göre üstün zekalı yazarların kulübüdür.
bir anımı anlatarak kulübün manifestosuna ek yapmak istiyorum;
üniv yıllarında yine odama kapanmış farkında olmadan kedi kendime konuşuyormuşum. odanın kapısını vurmadan açan arkadaşıma da bu esnada yakalandım. "naapıyorsun lan" diye sordu; bir an kendime gelip gardrobun üstünü göstererek "cin ahmet ile konuşuyorum" dedim. tanıştırayım, "cin ahmet, osman; osman, cin ahmet" diye ekledim. ilgili kişi, önce gardrobun üstüne boş gözlerle, sonra da bana korkuyla baktı, kapıyı kapattı ve gitti. sonradan anlattı; üç gün uyuyamamış, gece gelir keserim diye*.
daha evin bebesiyken kardeşimle aynı odayı paylaşırdık. yataklarımız ranza şeklindeydi ve ben de büyük olduğumdan mütevelllit tabi ki ranzanın üst katında yatardım. bir gün erken kalkmış, tuvalet seansını gerçekleştirdikten sonra tekrar yatağıma çıkıp yeniden uyumak amacıyla uzanmaya uzanmıştım. bir ara farkında olmadan kendi kendime konuşmaya başlamışım yine. farkında değilim; kardeşim uyanmış, ayağa kalkıp ranza korumasının arasından beni dikizlemeye başlamış;
kafasının içinde dolaşan tilkileri evcilleştiremeyen ve kuyruklarını da birbirlerine değdirmeyen yazarların beyin fırtınaları yaparak sosyalleştikleri kulüp...
yaz beni panpa. *
beyin fırtınalarını kasırgaya,
kasırgaları tufana dönüştürmek;
sonrasında da tsunamiyle dalga dalga gelmek istiyorum fikirlerimle assffdddjkk.
sonra da boynumuza fularlarımızı takıp Beyoğlu'na gideriz dostlarla, orda devam ederiz fikir paylaşımlarımıza.
bugün sabah yataktan kalktıktan sonra yine başladım kendi kendime konuşmaya.
-Hava nasıl bi bakayım.
-güzel gibi ya tişör mü giysem gömlek filan üstüne.
-ulan bursa burası belli olmaz 2 saate hava bozar.
-gideyim güzel bi kazak çekeyim üstüme yelekte giyeyim, olmadı çıkartırım yeleği.