uludağ sözlük girişindeki saçma karşılama yazıları

    3.
  1. daha az önce sözlüğün yavaşlaması nedeniyle sayfayı kapatıp, tekrar açtığım anda, bana 'nerdesin lan kaç gündür' diye hesap soran saçma yazılardır. ulan daha az önce burdaydım. başkasıyla karıştırmış olmayasın?
    37 ...
  2. 5.
  3. altındaki yıldızda kim tarafından sözlüğe eklendiği yazan karşılama mesajlarıdır.
    lakin o yıldızda yazanı okuyabilmek deveye hendek atlatmaktan güçtür.

    ana fikir: evet hızlı bir bilgisayarım var.*
    32 ...
  4. 2.
  5. okumaya tam baslanildigi anda, yönlendirme sebebiyle yazinin tamamini okumadan sözlüge giris yapildigi icin; anlasilmayan yazilardir.
    27 ...
  6. 4.
  7. ellerim kopuklu, bulasik yikiyordum.sen gec buyur
    cay, kahve, oralet ister misin ?
    artik gec oldu git yat..

    vb. yazilardir ekranda o kadar az kalirlar ki okumak zordur.
    23 ...
  8. 8.
  9. "yine niye geldin lan" demiştir bir keresinde.

    (bkz: bi kere o eli indir)
    12 ...
  10. 7.
  11. üstündekileri çıkar lakin yazdıkların okunmuyor yazısıyla beni sabah sabah güldüren yazıdır. eğlencelidir.
    10 ...
  12. 6.
  13. kendimi bana sözlüğün kapatması gibi hissettiren sözlerdir.
    9 ...
  14. 17.
  15. selam sözlüğün şahane yazarlarından tuberkuloz basili
    "bugün 18 temmuz 2009, cumartesi. hoş geldin. sen otur ben başlığını hazırlayayım." --chaotic good
    paket yapın, evde yiyeceğim.
    8 ...
  16. 19.
  17. şimdi bunlar kendi çapında şirin yazılardır, aanadınmı...
    aşağıdaki örnek daha bi anlaşılır yapabilir olayı belki.

    "şşşş sana sölüyorum, alooo" falan gibi yaklaşık bir girişi var. ilginçtir girişi unutan beyin paragrafı olduğu gibi kopyalamış otomatikman.
    aşağıdaki kopya tamamen beyinseldir(!)

    "yaşıyor musun? ölü müsün?
    yoksa benim gibi arasındaki o ince çizgide mi yürüyorsun?

    bugün bekli de (mesela burda bekli demiş. bekli de belki demek istedi. dimi biraz bence?...)
    umutsuzluğun gri ve dehşet verici havasından kurtulamadın,
    sözler gırtlağına takılan bir kemik parçası gibi seni boğuyor.
    ya da çoktan uçmuş ruhunun soğuk esintilerini yakınında hissedip,
    sahte yaşamın kara deliği içinde asılı kalıveriyorsun,
    farkında mısın hayatındaki çelişkilerin
    boşuna değil bu gel-git
    hiçliğimde yaşayan ölü bilgiç
    söyle bana,
    kurumuş bir ağacın dibine düşmüş kızıl bir kiraz gördün mü hiç ?..." --taaa
    taaa...
    diye bitiyor, akşam akşam. ve hoop sözlüğe giriyoruz yumuşakça.

    "taaa taaa" derken yani "tataaaaa" mı? yani bir final sahnesindeki coşkulu bir boru sesi mi bu?, yoksam uzaklık belirten "taaa" mı?. "görmedim. nerde o kirazlar?" diye soruyom mesela ben. hayır yani soramam mı?
    içimdeki kokuşmuş ölü bilgiçle yüzeyinden yalayıp geçiyorum ben bunu. ssshhhp..
    6 ...
  18. 11.
  19. sözlüğe ilk geldiğim dönemlerde hiçbir şey bilmediğim için aşırı anlamlar yüklediğim, gereğinden fazla önemsediğim yazılardır. zaman geçtikçe baktım ki benle taşşak geçiyormuş. yok yine niye geldin, yok sen geç içeri ben geliyorum. bir gün suyu kaynat geliyorum diyecek diye korkuyorum sözlük. terki diyar eyleyeceğim buraları. deermişim. takmıyorum lan, biliyorum ki kötü niyeti yok sadece başta söylediğim.
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük