katıldığım bildiridir(her ne kadar geç kalmış olsam da) en azından uludag sozlük moderasyonuna uyarı ve talepler nazaran herhangi bir zümreye mal edilmeden daha demokratik şekilde yazılmış bildiri.
yazarların kişisel tepkileri sonucu doğmuş olan toplu muhtıradır. ha diyeceksin şimdi bir tesiri var mı. bir bakın bakalım orada o muhtıraya imza atan geçmişin hızlı yazarları şimdi bir cümlecik bile katkıda bulunuyor mu sözlüğe.
onlar tavırlarını net şekilde belli etmişti. tepki koymasında da kişisel olarak yazarlık durumlarını sorgulayan bir arayışa gitmişlerdir. kimi artık sözlükten ayrılmış , kimi başka sözlüklere ağırlık vererek artık burada yazacak bir şeyi kalmamış , yazdıklarının her defasında ayar konusu olmasından bıkmış usanmış yazarlar.
tesirini kaybetmedi sadece tepkisini gösterdi.en iyi yazan yazarları bile çileden çıkaran bir dönemin başlangıcı aslında bu muhtıra.
sorgulayın kendinizi ey sözlük ahalisi , dişe dokunan kaç entry var bugün.
bir zahmet sol frameye bakın , bakında ağlayın.
çakma: gerçek olmayan, gerçeği ile aynı etkiyi yaratmayan. **
genel kimsenin hayır demeyeceği bir içerikle emek verilerek yazılan ve muhtıra gibi iddiali bir ifade içeren yazının hiç bir şeyi değiştirmeyerek etkisiz kalması nedeniyle eleştirilmesinin eleştirilmesi tuhaf.
seçimden yenik çıkıp istifa eden sonra ilk fırsatta geri dönen politikacılar, darbe yapmaya kalkıp berecemeyince asılan askerler aklıma geliyor da gülüyorum... *
felsefi ve siyasi yazarların cogu siyasetin ve felsefenin kelime anlamını öğrenemeyenlerden oluşturulmuş. ilginç tabi... ısrarla siyasi entry girmek gibi bir caylaklik sebebi olmasina karsi gelmektense moderasyona anlamsız ve samimeyetsiz "huzur ve baris" istiyoruz icerikli cumlecikler butunu yazmislar. felsefi yazarlar "baris" kelimesinin felsefi olarak hic dusunmusler midir acaba? zannetmiyorum... dusunselerdi boyle bos bir istekte bulunmazlardi... zira baris, savas oncesi hazirlik donemidir... siyasi yazarlar siyasetin bir "çatışma" oyunu olduğunun daha farkına varamadan "siyasi yazar" ilan etmişler kendileriniki huzur, yani daha az catisma, sadece fikir alis verisi istiyorlarmis... peki o zaman soralim, benim varligima kast eden, benim yasamak istedigim rejimi yıkmak isteyen, ictigim saraba kufur eden, benim anneme soven insanlardan ne alicam onlara ne vericem. modernitenin getirdigi kuralciligi icsellestiremeyen insanlara ben ne ogretebilirim... vakti zamaninda ulu onder mustafa kemal ataturk bir seyler ogretmeye calisti. ama sonuc ortada...
kolpadan tanim: sozlukte herkes kendisini unlu turk dusunuru veya buyuk turk siyasetcisi olarak gordugu surece anlamsiz olarak kalacak muhtura.
bonus: ey siyasetten zerre anlamayan ama siyasi yazar olan ve felsefe bilmeyen filozof yazarlar !!
çok uzun muhtıradır.bunu yazanların ve imzalayanların sözlükle ilgili ne kadar çok sorunu varmış dedirtiyor insana.
içeriğine gelirsek,kısmen haklı muhtıradır.moderasyon malesef biraz gevşek.asın kesin demiyoruz da biraz daha atılgan,cesur olun diyoruz kendilerine.sonuçta herkes sözlükte kalite düşüyor diye yırtınıyorsa bunu düzeltecek olan modlar değil de okul müdürleri güvenlik güçleri filan mıdır?
bir de altında onlarca yazarınızın imzası olan bir muhtıraya sadece "çakma muhtıra" deyip geçmek terbiyesizliktir.
sevgili moderatörümüz bl'den o entry'sini derhal editlemesini rica ediyoruz.
kimi yazarların başlıktaki 'e muhtıra' ironisini anlamadığını düşündüğüm, sözlüğün gelişmesi için yapılmış bir çalışma.
* ne lağynnn mihtura vermek size mi kaldı muğaa...e sizsiniz muhtıra da size girsin, nasıl kodum muahhaha...feyk a.k. feyk...ne lan bu böyle, demoğrasi, anlayış manlayış, yaaaa bırakın bunları...
burdan sonraki yazılar ağır ironi içerip, anlamayanların fiziksel ve ruhsal gelişimlerini olumsuz olarak etkileyebilir.
siyasi olması yazarların apolitik olmalarından ileri gelen, felsefi olması da işte 'bülent ersoy ve armağan hakkında başlık açmalarından *, ota poka 'kime göre neye göre', 'bu dahil bütün genellemeler yanlıştır' yazmalarından ileri geliyo olabilir.
samiyetime inanmadıığm konusunda haklı çıktığım muhtıradır. orada yazan "senden farklı düşünebilirim" sanırım ki, sadece muhtırayı kabul edenleri kapsıyor. lütfen ya söylediğiniz şeyin arkasında durunuz. ya da susunuz...
sözlükteki yazarların görüşleri yüzünden eleştirilmemesi gerekliliğinden bahseden, fakat eleştirilince eleştirenlerin "kendini bilmez" olarak nitelendirildiği muhtıra.
samimiyetine inanmadığım e muhtıranın yandan yemişi. muhtıra böyle olmaz ya neyse...
felsefi siyasi ne demek o da ayrı konu. siyasete felsefi açıdan mı yaklaşılıyor yoksa, felsefenin siyaset mi yapılıyor?
Bu kısaca şu demektir.
Benim yaptığım doğrudur, seninkisi yanlış.
bi kere adı tuhaf, felsefi ve siyasi yazarlar, felsefe ile ilgilenmeyen apolitik yazarları kapsamıyor mu?
tuhaf çünkü sözlüğü bırakıp giden yazarlar yada öyle yaptığını söyleyen yazarlar altına imza atmış.
tuhaf çünkü muhattap olan kişiler çıkmış "- hmm kem küm işte yapıcaz edicez" demiş araya espriler sıkıştırıp cevap vermeye çalışmış. bir aydır çatır çatır moderatörlük yapan birisini bugün yeni moderatör olmuş gibi duyurarak "moderasyon çalışıyor tepkilere duyarsız değil" izlenimi vermeye çalışmıştır.
saha benim, top benim istersem alır giderim işinize gelirse de denilebilirdi, yok çoğulcu katılımcı demokratik sol benzeri deniz baykal siyaseti güdülüyorsa hiç bi şey olmayacağı belli zaten.
tuhaf çünkü muhtıra yazıldığı gibi kalmış arkasından hiç bir dişe dokunur değişiklik olmamıştır. olduysa bile sözlükte kanka grubu olmayan sadece sözlüğe bir şeyler yazan yazarlar tarafından hissedilmemiştir.
tuhaf çünkü altına imza atan 111 kişinin hepsi gelişmelerden memnun ki muhtıradaki tepkisini daha ileriye götüren, mesela sözlüğü bırakıp giden olmadı.
tuhaf çünkü muhtıradan çok görüş ve öneri kutusuna atılan yazı şekline dönüşmüştür.
tuhaf valla ben hiç bi şey anlamadım anlayan beri gelsin.
--spoiler--
sözlüğün gelişmesi için ortaya atılmış bir çalışma. uludağ sözlük'ün gelişmesi adına her düşünce önemlidir.
--spoiler--
bu da benim düşüncem, önem verilmesini falan beklemiyorum, çaylak ya da silik olmayayım yeter. *
imza atan bir kişi olarak muhtıra kısmına katılmadığım olaydır.. felsefi ve siyasi yazarlar gibi bir kategorilendirme hem uzaktan biraz komik hem de sandalye üstüne çıkmış halka bakan vatandaş tadında olmuş.. metnin içeriğine muhakkak buradaki çoğu yazar ucundan kenarından ya da tümüyle katılsa da başlığın alıcıya gönderdiği sinyal negatif.. dil-beyin.. muhtevası gayet net mesajlar verse de hemen üç-dört altımda bulunan bir insan * saygı duyduğum insanlara kaynarsa ben de ona karşı selam gönderme hakkımı incitmeden muhakkak kullanmak isterim.. isminin eklenmesini isteyen çoğu yazar açıkcası başlığın bu şekilde olduğunu görünce mutsuz olmuştur.. ben oldum.. onun dışında içeriğine katılıyorum.. ancak birisi pkk'yı siyasal düzlemde överken "aslan demokratlık" yapıp susmam da bekleniyorsa o iş yalan.. neticede içeriğine katıldığım ama başlığından soğudumdur..
eğer bu başlık silinmediyse demek ki ödevini layıkı ile yerine getirmiş muhtıradır. e görüyoruz ki silinmemiş o zaman bu muhtıraya dörtbuçuktan beş veriyorum.
bu sıcakta okunamayacak uzunlukta olan bir muhtıradır. felsefik,siyasik gibi şeyler kısa olur. hem bunu ayrıca belirtmenin gereği nedir katolik gay taş fırın ustası olan yazarlar ayrı bir muhtıra metni mi hazırlamak zorunda kalır ? onların fikirleri çok mu farklıdır bu felsefik ve siyasik insanlardan. başkalarını yazılı metinlerle uyarmadan önce kendinizi elit rütbesine terfi ettirip fikirlerinize katılmayanları bunlar ne anlar felsefeden siyasetten gibi gudik bir damga vurmuş olmuyor musunuz istemeden veya isteyerek.
ayrıca imzalar çok şık olmuş yalnız sayfayı taşırmadan atınız imzalarınızı.