mantıklı düşünemeyen yazarların kurduğu birlik.
savaşılarak kazanılmış toprak edebiyatına girmeyeceğim bile. ki çok haklı bir dava var o konuda.
oraya milyar dolarlarca yatırım kürtlerin cebinden mi çıktı? keban ve atatürk barajları kimin vergileriyle yapıldı? barajı taşımayı falan mı planlıyoruz da haberimiz yok.
ayrıca kürtlere sabaha kadar toprak ver, yine gelip kocaeli'ye bursa'ya ve istanbul'a göç edecek, yine bok gibi bi hayata sahip olacağız bunların yüzünden. katalanlar gibi değil kürtler. batıda rahatı gördüğü için göç ediyo, orda kürdistancılık oynuyolar.
gazi mustafa kemal paşa istanbul ve izmir'i bırakmamıştır. doğru bilgidir. çünkü buralarda türkler çoğunluktadır. fakat musul-kerkük için aynısı geçerli değildir. aynı gazi mustafa kemal paşa genel sayımlarda türkmenlerin iki katı kürt çıkan musul-kerkük-erbil hattını bırakmıştır. çünkü bu bölge vatan toprağına katılsaydı artan kürt nüfusu sebebiyle ülke başa çıkamayacaktı. kangren olan kolu* fakat diyarbakır, erzurum, elazığ, malatya ve şanlıurfa başta olmak üzere büyük bir bölgeyi kurtardı. aynı atatürk çoğunluğu türk olan hatay'ı bırakmadı ve bunun için savaşı bile göze aldı fakat hatay'ın kurtuluşunu görmek nasip olmadı.
diyarbakır, şırnak vatan toprağı olmuş. git oradakilere anlat siz vatan toprağında yaşıyorsunuz diye. zazalar bir yandan kürtleşiyor, türk-kürt melezleri ise artık kendini tamamen kürt olarak görüyor. erzurum'da türk ağırlıklı en güney ilçe olan horosan'da bütün araziler ağrılı kürtler tarafından alınıyor. 20 yıl önce van gölünün kuzeyi* ve ığdır gibi bölgeler mhp'nin kalesiyken şimdi hdp %60 oy alıyor. ayrıntılı bilgi için: (bkz: doğu ve güneydoğu anadolu türkleri/#27997298)
20 yıl sonra erzurum ve gaziantep böyle olunca ne yapacaksın. ben söyliyeyim politik haberleri görünce niye 20 sene önce bırakmadık diyeceksin. mahallene taşınmak zorunda kalan dadaşlara niye şehrinizi kürtlere bıraktın diye kızacaksın. fakat gerçek senin yüreğini her zaman kemirecek. sen ve senin gibiler yüzünde o bölge kürtleşmeye açık kalacak. hdp o zamanlar iktidar olacak ve gençliğinde takıldığın ülkü ocakları terör örgütü olarak anılacak. bugün vermediğin toprakların çok daha büyüğü erzincan ve mersin'i özerk kürdistan'a katıldığı için iktidar partisi hdp kutlamalar yapacak. 2 sene sonra yapılacak referandumun müjdesini kürt halkına verecek.
son bir sözde bulgaristan göçmenleri hakkında edeceğim. benim dedelerim bundan yaklaşık olarak 150 yıl önce olan 93 harbi sonunda anadolu'ya göçmek zorunda kalmış türklerdir. ömrüm boyunca "bulgar a gidiyoz yea alkol çok ucuz" sözünü söylemeyi bırak değil bulgaristan'a gitmek hayatımda bir bulgar* ile muhattap olmadığım gibi ağzıma alkol bile sürmedim. muhafazakar ailenin çocuğuyum domuz yedi dediğin insanlardan dedem hafızdır. iki kız kardeşimde başörtüsü mağdurudur. inci sözlükte porno izlerken uludağ sözlük hesabı açıp ülkücü olanlar benim dinimi sorgulamadan önce gitsin bir zahmet gusül abdesti alsın.
wilson ilkelerini benimsemiş mümtaz amerikan başkanını fikir adamı bellemişlerden destek görecek birlik. ancak wilsoncu dan destek görür zaten. * şaşırdım mı hayır...
Türkçü ihtilalcidir! silaha tehdide ve tecavüze boyun eğmeyendir! türkçü militandır onun bunun geyşası değil!
Türkçü silahlanır gerekeni gerektiği zaman yapabilmek için elinden geleni yapacak olandır. Şırnak Türk yurdudur diyarbakır da öyle! örgütlenmek için çabalayandır dağıtmak/bölmek için değil.
biz Kürşadız yamtarız sancarız! biz öldükçe dirilen militan siz yaşayan parazit olarak kalacaksınız!
bölünmeyi kabul edenler kolla bacakla kangrenle örnek verenler!
başbuğ gazi mustafa kemal sizinle aynı kafada olsaydı "istanbul ingiliz himayesinde izmir de yunan hakimiyetinde biz buraları bırakalım" der kangren olmuş kolu bacağı keserdi!
neyse ki yiğitliği asırlardır süren bu ırkın başbuğu çıktı gerekeni yaptı. Yine yapacaktır inşallah...
"ülkücüler kapışıyor" "türkçüler birbirini yiyor" diyenler ise çok yanılıyor. çünkü bölünme yanlıları ne türkçü nede ülkücüdür. kendilerini muhatap kabul etmiyorum en az pkk lı kadar en çok komünist kadar hasımdır hepsi.
zaten çoğunun "bulgaristan/balkan göçmeniyim yea" demesi birçok şeyi açıklıyor.
kendileri türkiye de domuz yemekten aşırı alkol tüketip "bulgar a gidiyoz yea alkol çok ucuz" demekten öte bir vasıfları görülmemiştir şimdiye kadar.
bizim için her görüş değerli olduğu için bunu da. değerli yazarımız burada bölünmenin pkk projesi olduğunu belirtmiş ve terörist başının bölünmeyle alakalı sözleri kopyalayıp yapıştırmış. evet pkk bölünmeyi isteyen bir örgüttür. fakat pkk'nın tek amacı bölünme değildir. pkk'nın asıl amacı türkiye'nin yarısını hayal eden bir devlettir. hakkari, batman, diyarbakır ile belirli bir güç olabileceğinin farkında. gözü çok yukarılarda. mesela bu:
- sivil katliamlar yapıp ismini duyurmayı hedefledi
+ başardı
- öğretmenleri öldürüp eğitimsiz kalan ve üreme hızı düşmeyen kürtler hedefledi
+ başardı
- sivilleri kalkan yapıp kürtlere yönelik sivil katliam olduğunu iddia etti
+ başardı
- siyasi hareketleri barışcıl söylemlerle ön plana çıktı
+ başardı
- boşaltılan köy halklarını çukurova ve gaziantep bölgelerine yönlendirdi
+ başardı
- türkiye içerisinde kendisiyle işbirliği yapacak ve tavizler verecek hükümetler bekledi
+ akp'nin gelmesiyle başardı
- bir yandanda alevileri ön plana çıkarttı hatta sivas'ın öcünü başbağlarda alıp bazı alevilerin gönlünü almaya çalıştı
+ başardı
- en dandik sol oluşumlara bile temsil hakkı vererek gerçek sol olma hedefini güttü
+ başardı
- en dinci denilen şeriatçıları atatürk ve devlet düşmanlığı altında hdp'ye toplamayı hedefledi
+ başardı
- türkiye ile barış yapıp 2 yıl eylemsizlik yaptı fakat suriye'de aşırı güçlenip emperyalist desteğini almaya çalıştı
+ başardı
buraya kadar pkk tabana yayıldı ve bütün kürtlerin temsilcisi olmayı başardı. çok az sayıda kürt hariç hepsini hdp altında birleşti. öbür yandan solcuları da kendisine çekti. fakat akp'ye ihaneti yüzünden şimdi operasyonlar tekrar başladı ve örgüt tekrar barış için kıvranmaya başladı. arada böyle hatalar yapsa da kendi açısından çok yol kat etti. sıradaki hedeflerini yazalım:
- kahramanmaraş, gaziantep, hatay gibi illere yoğun kürt göçlerine maruz bırakarak bölge demografisiyle oynamak
+ gayet başarılı şekilde devam ediyor ve bu iller hızlı şekilde kürtleşiyor
- kars, ardahan ve ığdır'da türk halkın göç edip bölgeye kürtlere bırakmasını sağlamak
+ gelişmelere bakılırsa gerçekleşmektedir ve kafkasya bölgesi kürtleşmektedir
- yeşil sol bahanesiyle karadeniz'e açılmak
+ başta artvin hopa olmak üzere gayet başarılı şekilde devam etmektedir
- çukurova'nın kürtleşmesi ve doğu'ya bağlantısının sağlanması
+mersin, tarsus, adana'nın güneyi, hatay'ın kuzeyi, gaziantep hattı boyunca hdp oyu katlanmaktadır. şu an bu bölgelerin hepsinde %10 üzerindedir. kimi yerlerde %40 olmuştur
bu verilere bakarsak 20 yıl içerisinde mersin, adana, hatay, gaziantep, kahramanmaraş, malatya, elazığ, erzurum, erzincan, kars, ardahan, artvin, bingöl, adıyaman ve şanlıurfa hatta osmaniye'nin bile hdp'nin eline geçeceği açıktır. teker teker seçim sonuçlarını size saymayayım. 2014 yerel seçimleri ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre çukurova bölgesinde oy patlaması yaptığı yerleri sayayım size:
sadece 1 yıl içerisindeki 3 ayrı seçimdeki sıçramayı görebiliyor musun. bunların yanında akdeniz(mersin) gibi kaleleri olan fakat büyük sıçrama yapmadıkları yerlerde var. 5 yıl sonra en az %5 daha artacak bu bölgelerdeki oyları. 20 yıl sonraysa bu bölgelerin her birinde en az %40 ve ortalama %60-70 gibi oy alacaklar. sonra kürdistan dediklerinde mersin, hatay ve adana'yı kurtaramayacağız. bu gayet açık şekilde bellidir. peki niçin bu bölgeyi kaybetme riskini alıyoruz. aşağıdaki siyah bölgeleri kurtarmak için:
ben balkan göçmeniyim. benim yaşadığımı antepli barak türkmenleri, çukurova yörükleri, elazığ gakkoşları ve erzurum dadaşları yaşasın istemiyorum. bulgarların ilk isyan ettiği zamanlar bulgaristan'ın doğusu bariz şekilde türklerle doluydu. fakat sofya ve çevresi başta olmak üzere bulgarlar yaşıyordu. eğer osmanlı batıyı verip karşılıklı mübadele yapsaydı büyük dedelerimle osmanpazarı* denen yerden göç etmek zorunda kalmayacaktı. sırplara belgrad ve çevresini verseydi sırbistan topraklarının yarısıyla yetinecekti. yunanlar iyonya ve giriti alsaydı selanik kaybedilmeyecekti. osmanlı araplar isyan ederken bölgeden çekilseydi suriye ve ırak'ta türkmenler kendi yurtlarında azınlık olarak kalmayacaktı.
ilginç gelecek biliyorum ama mustafa kemal atatürk böyle yapmıştı. musul ve kerkük alınacakken şeyh sait isyanı sonucu bölgenin kürtleştiğini ve bu bölge alınırsa daha fazla kürt isyanıyla mücadele edilemeyeceğini gördü. bu yüzden istemese de ingilizlere vermek zorunda kaldı. batum sovyetlere neden verildi. koca anadolu risk altındayken batum ufak bir ayrıntı gibi kalmıştı. kanuni sultan süleyman macaristan'ın tamamını ele geçirdiği halde 3 parçaya bölüp 1 parçasını avusturya'ya verdi. çünkü macaristan'ın hepsini yönetmek zordu. alparslan anadolu'ya girdi fakat oraya kendisinden bağımsız türk beylerine verdi. melikşah filistin bölgesini şii fatimilere geri verdi. kılıçarslan başkentini bile haçlılara bıraktı. yavuz sultan selim tebriz'i ele geçirmesine rağmen bölgeyi safevilere geri verdi. türk tarihinde her zaman bu tarz gelişmeler vardı. bunlar utanılacak birşey değildir. atatürk, kanuni, alparslan, yavuz gibi örnekler yetmez mi. doğru kararı verdikleri için türk büyüğü oldular. enver paşa ne kadar iyi niyetli olursa olsun hiçbir şey vermem dedi ve koca imparatorluğun dağılmasına sebep oldu.
diğer azınlıklar türkiye'den bağımsızlık falan istemez. zazalar kürt değiliz diyorsa bu ülkeden kopmak falan istemez. bölünmek isteyen ve kendine kürt diyenlerini tutmayacağız. elazığ zazalarını kabul ediyoruz ama tunceli zazalarını kabul etmiyoruz bu yüzden. araplar ise açık şekilde en devletçi milletlerdendir. türkiye'den birbirinden bağlantısızı birkaç ilçe için kopup dibimizdeki suriyeyi görmezden gelemezler. gürcü, laz ve hemşinler de birkaç ilçe de bulunuyor. illa gitmek isterlerse -ki hiç sanmıyorum- tutamayız. diğer azınlıklar göç ile geldiği için bağımsızlık falan isteyemez. türkiye domino taşı gibi devrilmez bölünürse. direnirsek yugoslavya gibi dağılırız 20 sene sonra. fakat şimdi güzel güzel ayrılırsak çek ve slovak cumhuriyetleri gibi ayrılır ve çekler gibi slovak kamburundan kurtulup gelişir gideriz.
tıpkı erdoğan gibi "çerkes, boşnak, arnavut, laz, abaza, pomak" diye kitle oluşturmaya başlayan politikacılar. *
ülkede nereden baksan 3 milyon Çveneburi var.
suriyeli araplar gelmeden önce 2 milyona yakın arap nüfus vardı. şimdi hemen hemen 6 milyonu buldu bu ülkedeki arap nüfusu. yani ülkede umman, bahreyn ve katar dan fazla birleşik arap emirlikleri ve ürdün le kafa kafaya arap nüfusu var.
çveneburi ler biz müslüman-gürcüler olarak gürcistan ile birleşmek istiyoruz dediğinde ne yapacaksınız ayrılıkçı bölücüler?
araplar biz 6 milyonuz bizde özerklik isteriz dediklerinde ne yapacaksınız?
aleviler "biz hem etnik hemde dini kimlik olarak farklıyız bizde otonomi ve bağımsızlık hakkımızı kullanmak istiyoruz" dediğinde ne yapacaksınız?
3 milyon zaza var ki bunlar kürtler içinde problem zaza kozunu güzel oynamak gerekiyor. peki ya bu 3 milyon zaza bizde farklı bir devlet istiyoruz dediğinde ne yapacaksınız?
sözlüklerde birlik kurar oyun oynarsınız ne yapacaksınız. *
Türkiye Cumhuriyeti ne gönülden bağlı Türk, laz , Çerkes, Boşnak, Arnavut, abaza, Pomak, ne mutlu Türküm diyene görüşünü şiar edinmiş tüm vatandaşlarımıza kapıları açık olan platform.
Çünkü bu topraklarda yaşayan milletlerden biri hariç tümü Türkiye'nin bekasi ve huzuruna önem vermektedir.
Kürtler artık kendilerine sormalidir "neden bunca milletin içinde biz yokuz" diye.
Dediğimiz gibi, alışacaksınız. Çünkü biz haklıyız.
kendileri şöyle bir köşeye ayrılsın bir zahmet orada çelik-çomak oynasın. olmadı komünist/kürtçü eniklerle birlikte hareket edip amaçladıkları şeye hizmet etsin. hiç olmadı bunu yediremezler ve yaşlarından hemde başlarından utanırlarsa sosyal demokratçılık falan oynasınlar!
bunların fikir babaları NATO hemde nato tarafından verilmiş şöyle bir sıfatları var bu şahısların nato Akil Adamlar Grubu... bunlar 2009 yılında brüksel de 3-5 avrupalı aristokrat-barışçı-insansever-liberal-demokrat adamla buluşup "tc yi nasıl bölelim" münazarasını yapan adamlardır. Birileri kandil de birileri Ankara da yapıyor aynı muhabbetleri. kimileri erivan da kimileri paris te... değişen bir şey yok yani. bence hepiniz buluşun ortak noktanız belli çünkü. Türkiye cumhuriyetini bölmek!
peki bunlar neden "akp muhalifi"... bence en yakın dostu akp liler ve hdp liler olmalı.
aleni şekilde anayasayı çiğneyenler ve vatana ihanet edenler gözümde pkk denen örgütçülerden veya ak denen ihanet çemberinden cemaat denen şer güçten farksızdır. Komünistle aynı çapta ve aynı yoldadır.
bu zihniyet kızını tecavüzcüsü ile evlendiren zihniyetle aynı zihniyettir! o derece aşağı o derece çirkindir.
bu zihniyet silaha namusunu teslim eden zihniyettir!
bu zihniyet maddiyata karakterini satan zihniyettir!
bu zihniyette olan "beyaz türk" ler kekolar kadar haindir!
bu polemikler - sidik yarışı ve "kürdistan" üzerine son yazımdır.
bunları nasıl korkutuyorlar "küytley otonomiy istemiyoy kütley o kaday aptay deyiy"... sen şimdi aşağı doğru inde neymiş ne değilmiş belki kavrarsın. vatan evladı illaki kavrar zaten.
"kürdistan" kurulsun diyen ve söyleyeceği söze 8 sayfa manifesto yazanlar için söyleyeyim. ırak kuzeyinde kurulmuş olanı var... imkanın varsa Kekoları oraya ihraç edersin... bazılarının şahsına daha önce bilezik gibi koluna takması için gerçekçi yazılar yazmıştım ancak anlamamış olacak ki hala zırvalamayla meşgul. arbutus unedo gibi olanların "kürdistan hayali" ve idealini anlıyorum kendilerine defalarca cevapta vermiş olduğum halde hala ısrarla ısırmaya çalışıyor bu çakallar.
bir Türkçü olarak Türkiye'nin en ücra köşesindeki Türkçü içinde konuşuyorum; Kendine "türkçü" diyen hiç kimse Türkiye cumhuriyeti topraklarından bir parçanın herhangi abc bir ülkeye verilmesini asla ve kata kabul etmeyecektir. Hiçbir ekonomik-iktisadi şarta, hiçbir demokratik talebe verilecek kibrit kutusu kadar toprağımız yok! Bunun tersini söyleyenlerin türkçü olma ihtimalide yok. Bunu söyleyenlerle aynı fikirde olan milliyetçi/türkçü hiçbir oluşum, kurum, dernek, yazar, siyasetçi ve fikir adamı yok!
Kürdistan denen mağaranın kurulması için bu ülkeye silahlı olduğu gibi psikolojik olarak da saldırdılar. kendi çocuklarını suça teşvik ettiler. Türklere "sizi ekonomik olarak sömürüyorlar ayrılın bu iş bitsin" psikolojisini aşılayanlar da aynı odaklardı. Kimisi dökülen kandan "analar ağlamasın" edebiyatından yola çıkarken kimileri de "ekonomik kalkınma" adı altında bölünmeye ve anayasal olarak Türk milletinin hakkı olan toprakların bütünlüğünün bozulmasına fetva verdi.
Türkçüler, Türk milliyetçileri, Ülkücüler! buna asla ve kata izin vermeyecektir. Bu fetvaya uymayacaktır bölünme ihaneti uluslararası bir projedir aç kalsak da oluk oluk kanımız aksa da yinede buna asla izin vermeyeceğiz! Türkçü ülküsüne ihanet etmeyecek edenlerin zaten "türkçü" olmadığını herkes biliyor. Bugün bölünmeyle ilgili burada yazdıklarınızın hiçbirini Türkçü bünyelere kabul ettiremezsiniz.
Çünkü Tükçüler farkında bu vatan bir defa bölünürse bire değil üçe dörde bölünür! Kürtlerin belli bir bölgeye sıkışıp kalacağını kurak topraklarda rezil rüsva olacağını iddia edenlerin politikayla siyasi analizle bu ihanetin mücadele tarihiyle uzaktan yakından ilgisi alakası bilgisi yoktur.
Öcalan'ın TOROS-AKDENiZ EYALETi dediği bölgeyi ve antalya ilinde dağlarda terörist bulundurmasının sebebini açıklasın bunu söyleyenler.
"keksiler özerklik istiyor yea keksiler çok akıllı yea bölünmek ister mi yea" ulan konuştuğun 3-5 kürdün "biz bölünmeyi istemiyoruz burada rahatız hewal" demesine kanacak kadar aptal bir adamın Türkçü olması zaten imkansız. * senden olsa olsa kürtçü olur çünkü siyasi yetkinliğin buna müsait başka bir şeye değil alperen bile olmaz senden ama çok güzel bir tkp'li olur. * çakma yiğit bulut seni türkçü postuna bürünmüş rasim ozan seni... *
Bak senin anlamadığın ne biliyor musun keko? Öcalan ve ekibi bölünme fikrinden asla vazgeçmez bu sadece politikadır. Eğer öcalan bölünme fikrinden vazgeçmiş olsaydı pkk gerçekten teslim olur silah bırakırdı. Pkk silah bırakmadı hatta hala militan topluyor dahada güçleniyor öcalan itinin "50.000 kişiyle halk savaşı başlatırım" tehdidi ayrı bir ülke düsturundan vazgeçmediğini gösterir ki zaten bu uluslararası bir komplodur vazgeçemez.
Bak senin batıdan kovarız yea dediğin ve bölünmekten vazgeçti dediğin apo ne demiş?
Sene 1991'in 9 Ağustosu. mikrofondaki şahıs bebek katili abdullah öcalan:
--Terörist Başı 1991--
Çukurova'nın yarısı kürtleşmiş durumdadır. Çukurova aslında yarı yarıya kürttür. Kısmen fellahtır, kısmen de Türktür ama bence, Kürtler giderek çoğunluğu da alacak, bir nevi yarı kürdistan eyaletidir çukurova. istanbul'da 2-3 milyon kürt var. Yani 5-6 vilayet değerinde değerinde bir çalışma alanıdır. izmir'de 2 vilayet değerinde, Konya'da bir vilayet değerinde kürt var. iç anadolu'da bir milyon; tam bir eyalet, Ege'de en az bir eyalet. Giderek antalya, burdur, isparta'da işçiler turizm sektörü dolayısıyla kayıyor, orası da öyle neredeyse Kürdistan'ın 8. eyaleti de Türkiye'dedir. 8 eyalet orada, 8 eyalet bu tarafta. Dolayısıyla böyle bir ağırlığı vardır Türkiye çalışmalarının.
--terörist başı 1991--
Yukarıdaki rakamlar güncel olarak çok daha ciddi boyutlardır. Katilin bahsetmediği Bursa, Kocaeli, Sakarya, Bolu, Ankara, Yozgat, Kütahya, Samsun gibi illerde de kürt nüfusu şişirilmiştir. Gün geçtikçe dahada şişmektedir. O sebeple federasyon, otonomi, bağımsızlık... Türkiye cumhuriyeti devletinin tümden ortadan kalkması anlamını taşımaktadır sonu bağımsızlıktır.
Hadi bunları geçelim 1991 de bunu demiş senin kafaya göre 2005 de değişmiş ve otonomi demiş. Bu arada bunlar eskiden de bildirdiğim ancak senin gibi tiplerin üşenip okumadığı bilgilerdir. 1987 deki pkk kuruluş bildirisi ve parti programı ile 2005 deki kck programının birbirinin laciverdi olduğunu içerir aşağıdaki yazılar ve yazının sonunda şunu göreceksiniz pkk/kck bağımsız kürdistan'a adım adım ilerlemektedir. Otonomi bir geçiştir tıpkı Yugoslavya'da olduğu gibi.
Şimdi 1978 yılında PKK Merkez Komitesi tarafından kaleme alınan PKK Kuruluş Bildirgesinden bazı bölümleri/söylemleri inceliyoruz. Sonrasında da 2005 yılındaki KCK bildirgesini...
APO pkk'nın kuruluş bildirgesinde amaçlarının "bağımsız kürdistan" olduğunu defalarca tekrarlamış otonom/federasyon gibi üretilen çıkış yollarını ise "kürt halkına ihanet" olarak değerlendirmiştir.
--1--
Bu slogandan Kürt halkına bağımsız bir yurt, ekonomik, kültür ve siyaseti içermeyen görüşleriyle egemen ulus burjuvazisinin taleplerini kabul etmesi için yararlanırlar . Bağımsız bir Kürdistanda yerlerinin olamayacağını çok iyi bildikleri için. Özünde Kürdistanın bağımsızlık mücadelesine karşıdırlar. Azami talepleri otonom bir Kürdistandır.
--1--
--2--
Kemalizmin ufkunu kararttığı Türk aydınlarının Kürdistan gerçeğini inkara dayalı sosyal şoven tezleri, Kürt aydınlarını erkenden bu akımlardan kopmaya ve ülke gerçeğini araştırmaya yöneltti. Bu nedenle Kürdistanı bir ülke olarak tanıma ve marksizm-leninizmi bu ülkenin tarihi ve somut yapısına bağımsız olarak uygulama anlayışının doğması fazla gecikmedi.
--2--
--3--
PKK, çöken emperyalizm ve yükselen proletarya devrimleri çağında, Kürdistan halkını emperyalist ve sömürgeci sistemden kurtarmak, Bağımsız ve birleşik bir Kürdistanda demokratik bir halk diktatörlüğü kurmak ve nihai olarak sınıfsız toplumu gerçekleştirmek amacındadır.
--3--
--4--
PKK, Program, Manifesto ve burada dile getirdiği görevlerinin altından başarıyla çıkmanın, ancak marksizm-leninizme, dünya sosyalist devriminin güçlerine, halkımızın direnmelerle dolu tarihi mirasına ve bugün kazanmak için gösterdiği cesarete dayanmakla mümkün olacağına inanır. Büyük bir dünya savaşı olmadan da, Vietnam, Küba, Mozambik, Gine ve bir dizi sayıca küçük halkların tek tek girdikleri ve muzaffer oldukları ulusal bağımsızlık savaşları, Kürdistan halkının sürekli ilham kaynağıdır. Zafer mümkündür, ama bunun için cesaret gereklidir.
--4--
--5--
Disiplin, fedakarlığı, alçak gönüllülüğü, marksizm-leninizme ve devrimin zaferine sonsuz inancı, örgüte, göreve ve kolektif güce bağlılığı, emperyalizme, sömürgeciliğe ve işbirlikçilerine karşı savaşmayı kendi yaşamı haline getiren, ancak proleter sınıfa bağlı olan, vatanın ve halkın çıkarları için mücadele eden, bu mücadelede kişisel kazanç ve kayıpları düşünmeyen, proleter enternasyonalizmin ve yurtseverliğin bilinçli savunucuları tüm komünistler! Nihai amacımız sınıfsız topluma varmanın zorunlu önkoşulu olan, bilimsel sosyalizmin rehberliğinde sömürgeci ve feodal komprador düzeni yıkıp, bağımsız ve demokratik bir Kürdistan yaratmak için PKK saflarında Örgütlenelim!
--5--
--6--
Sömürgeci ve feodal komprador düzenin baskısından kurtulmak, iş ve yaşam güvenliğine sahip olmak, bağımsız ve demokratik bir ülkede mutlu bir yaşama kavuşmak ve sömürüsüz bir dünya yaratabilmek için PKK önderliğinden birleşmeliyiz.
--6--
--7--
Bu baskılardan kurtulmak, aydın ve özgür bir kişiliğe kavuşmak, kendinizin ve toplumun geleceği üzerinde söz sahibi olmak en az sizin kadar özgürlüğe susamış olan Kürdistanı Bağımsız ve demokratik bir ülke haline getirmek için PKK önderliğindeki mücadeleye katılmalıyız.
--7--
--8-- Bağımsız ve demokratik bir Kürdistanda yaşamayı insanlık onuru ve yurtseverliğin kaçınılmaz bir gereği sayan, sadece bu nedenle her türlü baskı ve engelle karşılaşan tüm yurtsever ve demokratlar; PKKye yardım etmeliyiz ve onu izlemeliyiz!
--8--
--9-- Bağımsız, birleşmiş ve demokratik bir Kürdistan için ileri!
Şimdiyse 17 Mayıs 2005 tarihinde kabul edilen kck sözleşmesine bakalım.
--1--
Kürdistan içinse kendi kaderini tayin etme hakkı, milliyetçi temelde devlet kurmak değil, siyasi sınırları sorun yapmadan ve sınırları esas almadan kendi demokrasisini kurma hareketidir. iranda, Türkiyede, Suriyede ve hatta Irakta oluşacak bir Kürt yapılanmasında tüm Kürtler bir araya gelerek kendi federasyonlarını, birleşerek de üst konfederalizmi oluştururlar.
--1--
PKK'nın kuruluş bildirgesinden alıntıladığım "1" numaralı içerikte otonom/konfederasyon talebinde bulunanların egemen ulus burjuvazisine hizmet ettiğini "kürdistan" da yerleri olmadıkları için "kürdistan" ın özgürlük/bağımsızlık mücadelesine karşı çıktıklarını söyleyen yine aynı Apocu siyasetti!
--2--
Demokratik Konfederalizm, Kürt halkının kendi demokrasisini kurma ve kendi toplumsal sistemini organize etme hareketidir. içte demokratik ulusu, dışta ise ulus üstü yapılanmayı ifade eder. Toplumun siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel, inanç ve mezhepsel, etnik, cinsiyet özgürlüğüne dayalı, ekolojik, komünal alandaki örgütlenmelerinin birliği ve örgütlenmiş toplumun kendi kendini yönetme organizasyonudur.
--2--
78'de "bağımsız kürdistan" diye yırtınan Mezopotamya eşeğinin bahsettiği ulus üstü yapılanma günümüzde Ortadoğu'yu tek bir merkezden yönetilen temeli sefalete ve dış dünya imparatorlarının diktasına dayanan küresel güçlerin oyunlarını daha iyi oynaması için sosyalizmden palazlandırılan ulus devlet merkezli sol stratejilerin yerini küresel ölçekli bir sol stratejinin almasını savunan bir sistemden bahseder olmuş. enteresan...
italyan olan Avrupa Birliğinde sayısız panelde söz sahibi olmuştur diğeri ise biraz daha onun yancısı gibidir. Ortak yazdıkları kitaplar vesaireler vardır. neyse ne diyorduk...
Şimdi yukarıda yorumlamamda oldukça hayalperest ve komplocu olduğum düşünülebilir o sebeple yine kck sözleşmesinden bir alıntı yapmak gerekli.
--3--
Bu Sözleşme ile birlikte Kürdistan halkının özgürlüğü de klasik ulusal kurtuluşçuluk ve isyancılıkta aranmamaktadır. Kürt halkını özgürleştirme stratejisi, esas olarak Kürt halkının demokratik toplum örgütlenmesi ve bunu komşu halklarla demokratik birlik ilişkisi içinde yürütmesi olarak ele alınmıştır. Kürt halkının özgürlüğünün güvencesi ne devlet nede devletçiklerdir. Kürt halkının özgürlüğü ve Kürt sorununun demokratik çözümü Kürdistan ve Ortadoğuyu demokratikleştirmektir. Koma Civakên Kürdistan projesi bu yönüyle Kürt halkını özgürleştirme stratejisidir. Bu sistemle Kürt halkı tüm potansiyellerini açığa çıkarıp gücünü zirveleştirerek çözümü herkese dayatacak ve kaçınılmaz hale getirecektir. Meşru savunma ise, bu temel stratejinin saldırılar karşısındaki koruyucu gücüdür.
--3--
1978'de sadece "kürdistan'ın ve kürt halkının" ulusal kurtuluşçusu olan Apo 2005'de tüm ortadoğu halkları için önder pozisyonuna yükselmiş ve * projesini bu yönde deklare etmiştir. Öcalan katilinin kck sözleşmesindeki söylemlerinin birçoğunun benzerine günümüz siyasi iktidarının yaptığı konuşmalarda rastlayabilirsiniz. Türkiyelileşme, Anadolu kimliğinde bütünleşme vesaire...
--4--
Katil Öcalan: Ben ulusların kendi kaderini tayin hakkını şöyle anlıyorum: Bu hak, kendi demokrasisini ve devlet olmayan kendi yönetimini kurma hakkıdır. Devlet olmayan toplulukların köylerde, mahallelerde ve şehirlerde kendi sorunlarını kendileri tartışarak kararlaştıracakları ve çözecekleri bir model kurma hakkıdır. Demokratik ulus devletin yarattığı bireye dayanmaz. Ulus-devletin yarattığı birey köledir. Devletin birey yaratması, vatandaş yaratması bütün kilitlenmelerin sebebidir. Demokratik ulus, topluluk ve bireylerin kendi yerel gerçeklikleri doğrultusunda sorunlarını tartıştığı ve çözüm ürettiği modeldir. Bizim hedefimiz devlet değil, demokrasiyi kurmaktır.
--4--
siyasi fahişe Apo 1978'de "bağımsız kürdistan için mücadele edelim" diye hönkürürken ve yıllarca kendisine verilmiş plan çerçevesinde aynı idealde kan kusarken ve "bağımsız kürdistan istemeyenler haindir burjuvadır" derken 2005'de hedeflerinin devlet değil bölge genelinde "demokrasiyi" kurmak olduğunu söylemektedir. Götünde ki donu temiz tutamayan dağ ayısı kokarca bölge genelinde "halk demokrasisi" kuracakmış...Tabi KCK sözleşmesinin tümü okunduğunda amacın geçici bir süreliğine "devlet" olmaktan çıkartıldığı belli bir süreçten sonra yani Türk halkı konfederal yapıyı-durumu kabullenip alıştıktan sonra ileride "ulusun" devlet olma hakkını kullanacağını gayet net bir şekilde görüyorsunuz. Yani aslında mevcut ortama ve siyasi-politik rüzgara göre ele alınmış bir ihanet komplosu olduğunu görebiliyorsunuz.
hazır otonomi vesaire demişken yani pkk-kck'nın güncel asıl amacına değinmişken bir alıntı daha yapmakta yarar var.
--spoiler--
Ben başkanlık sisteminden yana olduğumu söylüyorum. illa ki ABD'deki başkanlık sistemi olacak diye bir şey yok. Ancak bizim olmazsa olmazımız değildir. Parlamento ya da millet bu sisteme geçelim diyorsa geçilir.
--spoiler--
Başkanlık sistemi kırmızı çizgi değil! Başkanlık sistemi teklifini müzakere edilmesi için getirdiklerini söyleyen Erdoğan, Bunu olmazsa olmaz bir şart olarak koymuyoruz, ama bu tekliften beyler rahatsız oluyor.
--spoiler--
Cumhurbaşkanlığına Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri içinden veya Meclis dışından aday gösterilebilmesi yirmi milletvekilinin yazılı teklifi ile mümkündür. Ayrıca en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde geçerli oylar toplanı birlikte hesaplandığında yüzde onu geçen siyasi partiler ortak aday gösterebilir. Cumhurbaşkanı seçilenin varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer.
--spoiler--
Erdoğan'ın başkanlık sistemi ile ilgili söylediklerini kck sözleşmesi ile örtüştürmek için...
KCK 1. bölüm genel esaslar.
--5--
Koma Civakên Kurdistan demokratik, toplumcu-konfederal bir sistemdir. Demokrasi, cinsiyet özgürlüğü ve ekolojik yaşamı esas alır. Devlet olmayan, yatay ve piramit tarzı örgütlenmiş, demokratik, siyasal ve toplumsal bir organizasyondur. Halk toplulukları iradesini komün, ocak, meclis ve kongreler ile ortaya koyar. Aynı zamanda seçilmiş ve denetlenebilir demokratik yönetimler yolu ile kendini yönetirler. Tabandan gelişen demokratik seçeneği gerçekleştirmek esastır. Topluluk demokrasisi, toplulukların eşit ve özgür bir arada yaşaması benimsenir. Her düzeyde katılımcılığı öngörür. Burada söz, tartışma ve karar topluluklarındır. içte demokratik ulusu, dışta ise ulus üstülüğü esas alır.
--5--
Bölge özerkliğe sahip olacak içte ulus dışta ise bir birliğe/federasyona bağımlı olacak.
a- Halkın onurunu ve özgürlüğünü korumak, KCK Sözleşmesi ile belirlenen demokratik halk sistemini savunmak, sözleşmeye aykırılık durumlarını gidermek ve uyuşmazlıkları çözümlemek, teslimiyet ve ihaneti yargılamak ve KCK Sözleşmesinin yargı alanında uygulanmasını sağlamak ile görevlidir.
b- Yüksek Adalet Divanı demokratik halk yargısının en üst kurumudur. Diğer yargı organlarının kararları açısından temyiz merciidir. Yüksek Adalet Divanının kararları kesindir.
c- Kongra Gel Başkanlık Divanı, Yürütme Konseyi ve KCK sistemi içinde yer alan kurum ve örgütlerden gelen dosyalara ve itirazlara bakar. Ayrıca idari-Adalet Mahkemesi ve Yüksek Halk Mahkemesinin kararlarına ilişkin bireylerden gelen itirazlara bakıp karara bağlar
d- KCK yurttaşları içinden seçilen ve mesleki ehliyete sahip yedi üyeden oluşur ve üyeler Kongra Gel Başkanlık Divanı tarafından belirlenip Genel Kurul veya ara dönem kurulu tarafından onaylanır.
e- Yüksek Adalet Divanının çalışma esasları kendi yönetmenliğince belirlenir.
--6--
PKK'nın ve APO nun yasallaşma süreci devlet eliyle desteklenmektedir.
Tabi bununla bitmiyor...
4- Halk savunma Merkezi = HPG-Hezen Parastina Gel - Otonom Bölgenin güvenlik unsuru.
5- Siyasal Alan Merkezi = DTK - Demokratik Toplum Kongresi
6- ideolojik Alan Merkezi = Bilim alan komitesi - siyaset akademisi
7- Sosyal Alan Merkezi = Kadın Komitesi - dökh
8- Öz savunma alan merkezi = Kent meclisleri - ilçe meclisleri
ve federasyon için yapılan bu yapılanmaların hepsi olgunlaşmış durumdadır. her alanda siyasi-politik olarak örgütlenmeler gerçekleştirilmiş otonomi durumunda kimin hangi bölgede görev alacağı belirlenmiştir bunun sonucu ise hızlı bir biçimde devletleşmedir. PKK/Kürt hareketinin güttüğü amaç değişmemiştir.
mevcut siyasi iradeyi Apocu siyaset yönlendirmektedir. Barış dedikleri ise bölünme-parçalanma ve emperyalist güçlerin boyunduruğu altına iyice girmek türk topraklarını parçalamaktır.. Herhangi bir ekonomik sebeple bölünelim diyenlerde bu suça ve günaha ortaktır.
soruyorum pkk/kürtler özerklik istiyor diyenlere... sadece özerklik isteyen biri kck sözleşmesine şu maddeyi koyar mı?
Ülkenin coğrafi ve etnik-kültürel özelliklerine göre ayrıştırılması ile eyalet-bölgeler oluşur ve bu temelde örgütlenerek demokratik toplum konfederalizmi sistemi içinde yer alır. Eyalet-bölgelerin karar organı eyalet-bölge meclisleridir. Meclislerin sayı ve bileşimleri nüfus yoğunluğu ve örgütlülük durumuna göre belirlenir. Eyalet-Bölge Meclislerinin üye sayılarının yarısı doğrudan o eyalette yaşayan halk tarafından serbest seçimle, diğer yarısı ise söz konusu eyalet-bölgedeki özgür toplum meclisleri ve Konfederalizmin bileşen örgütlerinin durumlarına göre uygun düzenlenmiş kota sistemi ile belirlenir. Çalışma düzeninde Kongra Gel ve Halk Meclisi sistemlerini esas alır.
Eyalet-Bölge Meclisi söz konusu eyaletteki halkın yaşamının ve mücadelesinin gerektirdiği kararları oluşturmakla görevlidir. Yılda iki kez toplanır ve gündemini tamamlayana kadar çalışır. Eyalet-Bölge Meclisi eyalet-bölge yürütmesini seçer ve faaliyetlerini denetler.
--kck sözleşmesi madde 20--
eyalet içinde eyalet? özerklik içinde özerklik?
ar yu kola?
bölünme yanlıları ve ayrılıkçılar. Kürtçüler Apo'yu, kürtçü olmayanlar AKP yi desteklesin.
Yukarıda gördüğünüz botlar batman ve diyarbakır dağlarında gezmiştir. parçalanan 4 botumun sonuncusudur ve üzerindeki toz hala batman'ın diyarbakır'ın yani benim toprağımın tozudur!
Tek bir karış vermeyeceğiz kekolar!
asla teslim olmayacağız ne akp'ye ne pkk'ya nede bölünelim diyen liberal demokratlara!
konuyla alakalı olarak bölücülere karşı yazmış olduğum diğer yazılar aşağıdadır. her türlü iddialarına ve dayatmalarına gereken cevaplar verilmiştir. ancak daha anlaşılır ve kısa bir cevap isteyen olursa kendilerine türkçü ve turancı olduğumu belirtir defteri kapatırım.
bir türk milliyetçisi olarak dahil olduğum birliktir. köy korucuları ve doğuda yaşayan türkmenleri alıp batıda yaşayan kürtleri geri gönderip ülkemizin geleceğini kurtarmak elimizde. bu olayın hayırlı olduğunu sabah akşam asker polis şehit edip burada biz barış istiyoruz diyen hainlerin karşı çıkmasıyla anlayabilirsiniz.
Daha ilk gününde pek çok kürt sevicinin korkulu rüyası olmuş birliktir.
Bizi izlemeye devam edin. Korkmayın alışırsınız, alışacaksıniz.
Çünkü biz haklı olan tarafiz.
Olum siz ne değişik adamsiniz hadi batı yunana doğu ermeniye kurde e turke ne kaldı angut o zaman Moğolistan da o toprakları bana geri versin dönelim AMK.
büyük bir bölge orası. çok fazla insanın yaşadığı doğrudur. fakat bunların hepsi kürt değildir. kürt olmayan nüfus türkiye sınırları içerisine*, kürtler ise yeni kurulacak devlete gitmelidir. böyle bir ayrışma olsun hdp'ye oy veren pek çok kürt o bölgeye gider. çünkü kendi memleketleri. kendi devletlerini kurmuşken bu topraklarda durmak istemez. doğuda terör veya başka sebeple köyü boşaltılmış kürtler rahatlıkla gider. varoşlarda yaşayan ve kendi gettolarında kötü hayata sahip kürtler tabii ki gider o bölgeye. batıda bulamadıklarını belki doğuda bulma hevesi ve radikal kürtçü düşünceleriyle istanbul'un esenyurt, bağcılar gibi boktan ilçelerinde yaşamak yerine kürdistan onlar için çok daha güzel olur. zaten batıya gelen kürtler genelde bu yerlerde yaşarlar. izmir basmane ve bursa'nın arka mahallelerinde kendi hallerinde yaşarlar.
gelelim gitmek istemeyen kürtlere. iç anadolu bölgesinin yerli kürtleri gibi kürtlere gelince durum değişir. haymana veya cihanbeyli kürtleri o bölgeye gitmek zorunda değildir. kimse zorlayamaz. zaten sayıları çok yüksek sayılmaz. çok uzun zaman önce batıya gelmiş kürtler içinde durum değişmez. onlar genelde türkleşmiş dediğimiz kişilerdir kürtçe bilmezler hatta türklerle evlenip karışmışlardır. bu insanların kendi tercihidir gitmeleri. fakat son 30 yılda gelip çeşitli bölücü örgüt faaliyetlerine katılmış veya destek olmuşları tutamayız. aynı şekilde akrabaları içerisinde bu tarz faaliyetlerde ön plana çıkmış çok fazla kişi varsa bunları da göndermek gerekir. üstteki paragrafta yazdığım gibi bunlar büyük ihtimalle kendiliğinden gidecektir.
iran, ırak gibi ülkelerle sınırlarımız olmayacaktır. hali hazırda ırak merkezi hükümetiyle zaten sınırlarımız yoktur. ırak kürt bölgesel yönetimi ile sınırımız vardır. onlarda bağımsızlık için gün saymaktadır. bir kürdistan yerine başka bir kürdistan ile sınırımız olması birşeyi değiştirmez. iran sınırı ise kaybedeceğimiz tek şey olacaktır. daha kötüsü nahcıvan ile sınırımız kalmayacaktır. fakat ülkemizin 3 yanının denizlerle çevrili olduğunu düşünürsek ticaretimiz büyük bir baltalanmaya sebep olmayacaktır. suudi arabistan gibi bir ülkeyle bile ihracatımız iran'a göre daha yüksektir. soruya gelirsek evet teröre yapılan harcamalar oradaki ticari gelirimizin çok üstündedir.
daha önce de yazdım. araplara çok değer verdi bu ülke. yemen'den basra'ya, filistin'den suriye'ye onların topraklarını sahiplendi. fakat musul, kerkük ve halep gibi türk topraklarını kaybetti. 5 milyon türkmen hala o ülkelerde eziyet çekiyor. şimdi vermezsek yıllar sonra doğu anadolu ve akdeniz türkleri aynı durumda kalacak. bunu ben demiyorum istatistik bilimi diyor. eski türk milliyetçisi olan illere ve ilçelere bakın ne halde:
20 yıl sonra bu topraklarla beraber elazığ ve gaziantep'i kaybetmemek için şimdi bölünmek zorundayız. 20 yıl önce bölünsek ığdır bizim sınırlarımız içinde kalacaktı. fakat artık kürt şehri oldu.
alçaklığını zırvalarla örtmeye çalışanlar birliğidir.
neymiş? bugün türkiye'nin bir kısmında -doğu ve.gdoğu- türk yokmuş; buralar türk vatanı değilmiş. bu lâfı söyleyen adamın yarın izmir, bursa, ankara, samsun ya da başka bir şehri gözden çıkarmaması için hiç ama hiçbir sebep yok. kapitalizmin buna bağlı olarak küreselleşmenin her geçen gün gücünü arttırdığı; insanların milliyetleri ile değil sahip olduğu ya da kendisine sahip olunan markalarla anıldığı bir dünyada, çok da uzak olmayan bir gelecekte türkiye'nin batısında da kendisine türk diyenler son derece azalacak. o zaman nereye gidecek bu sözde türk özde gayrimüslimler birisi bize izah edebilir mi?
ankara bebeleri vatanım ruyi zemin; izmir çocukları milletim nev i beşer dediği zaman ne yapacaklar? rezidanslar, plazalar cenneti; kapitalist krallık istanbul bir uluslararası şehir haline geldiği vakit nereyi vatan belleyecekler? satılığa çıkmış, okyanus ortasındaki yapay adalara mı gidecekler?
vatan, millet, şehid ne kadar iğreti ne denli iğrenç duruyor ağızlarında bilmeyince vatanın ne demek olduğunu. duracak; durmak zorunda. bizim büyük devletlere gücümüz yetmez diyen adamların ağzında salyadan gayrısı olmaz; niyetlenmiştir çünkü kölelik ve köpeklik yapmaya.
türkiye türklerin türkiye yaptığı; vatan kıldığı, müslümanların birinci sınıf olduğu bir ülkedir. kâfirle çatışan müslümana dedesi kürt, babası arap da olsa türk denir. bundan başka anlayış belleyen şekil x, y ve z de görüldüğü gibi -elif, ba demeyeceğim. adamlar amerikanın köpeği- vatanına her şekilde ihanet eder.
her iki taraf da istiyorsa ve oturup insan gibi konuşulduktan sonra medeni bir şekilde kopacaksak elbette kabul edilebilir ama kazın ayağı hiç öyle değil.
haritaya baktım ve yüzeysel bir hesaplama yaptım, belirtilen bölgede maksimum 6 milyon insan yaşıyordur.
hepsinin kürt olduğunu varsaysak bile dışarıda da bir o kadar kürt vatandaş kalıyor.
bu vatandaşlar sille tokat mı gönderilecek batıdan doğuya?
kendi istekleriyle gitmeyen, işi gücü olan ya da yıllardır bu ülkeye hiçbir zarar vermeden işinde gücünde takılan insanlar için ne yapabilirsiniz?
iran ve ırak sınırlarını kaybetmenin ekonomik olarak bize vuracağı darbe terörden çok daha büyük olmayacak mı?
en önemlisi "vatan bölünmez!" diyen salt çoğunluğu nasıl ikna edeceksiniz?
- verdiğimiz haritada "ne mutlu türküm diyene" diyecek ufak bir ihtimal birkaç vatandaş ve devlet memuru bulursun. diğerlerini tutmanın lüzumu ne. afrika kıtasında bir çölü satın alıp ülkemiz toprağı ilan etmekle o bölgeyi vatan toprağı ilan etmek aynı şeydir.
- osmanlı savaştı ama daha fazlasını kaybettik. çocuklarımızı düşündüğümüz için bizi asla benimsemeyen toprakları ülkemizde tutmayacağız. eğer araplar isyan edince alın şam, bağdat, hicaz, beyrut, basra sizin olsun ama musul, kerkük ve halep türkmenlerin şehri dokunmayın deseydik 5 milyon ıraklı suriye ve ırak arasında asimilasyon ve katliamlar arasında kalmazdı. asıl onursuzluk bizim şu anda orada kalan türkler için ses çıkaramamızdır. osmanlı yemen, suriye ve ırak cephesine binlerce askeri göndermek yerine türk bölgesine çekilseydi 5 milyon türkmen 100 yıldır acı çekmeyecekti.
- çözüm ne peki. oradaki insanlar bu ülkeyi ne zaman benimseyecek. bize ne zaman faydası dokunacak. kaçakçılık ve terör dışında ülkeye ne katacak o bölgenin insanı. ne vergi alabiliyorsun ne de oradaki insanları mutlu edebiliyorsun.
- mete han kendinden olanların toprağını her zaman korumuştur. fakat kendisinden olmayan çin topraklarını asla kendi ülkesine katmamıştır. eğer katsaydı ülkesini çok büyütürdü. fakat çinlilerin yaşadığı bölgelere sadece yağma yapıp geri çekilmiştir. güneydoğu anadolu da artık bizim değildir. bu arada oğuz kağan'ın varisi ve en büyük torunu kayı'nın soyundan gelen safkan bir türküm ve ayrılıkçı türkler harekatını destekliyorum.
- mardin'in kızıltepe ilçesinin herhangi bir köyündeki kürt ile hayata bakışımız, hindistandaki bir hindu ve meksikadaki bir hispanik kadar farklıdır. hiçbir ortak noktamız kalmamıştır. onların kutsalı bize terörist, bizim kutsalımız onlara göre faşisttir.
- zaten yıllardır akan kan var. iki tarafta bir yerden durması gerektiğini biliyor. bir taraf teröristlerin leşini bile kabul etmezken öbür taraf teröristlerin liderinin köyünü kutsal yere çeviriyor. politik söylemler birleştirici olsa da gerçekçi düşünürsek birbirimizden nefret ediyoruz. erzurum'da kürt işçiler dayak yediği için kovuluyor. urfa'da motorsiklet üzerinde türk bayrağı olduğu için türkler öldürelebiliyor. toplu şekilde karşılıklı yüzlerce kişi ölmeden bu ayrılığın olması gerekli. şimdi ayrılmanın kürtler içinde önemli bir kazancı vardır. kürtler hızlı şekilde asimile oluyor. hepsi türkçe konuşursa kürt olmalarının anlamı kalmayacak. doğu'da açılan kurslara kendileri bile ilgi göstermiyor. eğer sonra ayrılırsak belki kürtler daha fazla bölgeyi kazanır fakat irlanda gibi kendi anadilini unutmuş bir topluluğa döner. kültürel soykırımdan kurtulmak için kürtlerinde böyle bir ayrılığı istemesi lazım. kuzey ırak kürtleri kendisini kurtardı ve yakında bağımsızlıklarını kazanacaklar. fakat türkiye kürtleri onlara göre çok gerideler. eğer kan ile ayrılırsak türkiye ve ermenistan gibi birbirinden nefret eden iki topluluk oluruz. bu yüzden türkiye ile eski osmanlı ülkeleri gibi kısmen iyi ilişkilere sahip iki topluluk olmamız için barışcıl şekilde ayrılmamız lazımdır.
- seçim sonuçları ile belli olan haritadır. iki tarafı da tam olarak memnun etmeyecektir. türk tarafı "vatan bölünmez" diyenlerin dışında ığdır ve van gölünün kuzeyi gibi tarihsel türk bölgesi olup sonradan kürtleşen yerler hepimizi üzecek. azerbaycan, ırak ve iran ile sınırlarımız kalmayacak. kürtlerde içinde gaziantep, kahramanmaraş ve erzurum gibi bölgeleri kapsayan haritalarından çok daha küçüğüyle yetinmiş olacak. fakat birbirinden nefret eden iki topluluk kendi bayrağı altında mutlu mesut yaşayacak. biz silahlanmaya para harcamak yerine eğitim, sağlık gibi konularda kendimize çeki düzen verebiliriz. kürtlerde dağa çıkmak yerine kendi ülkeleri için faydalı birey olmanın yollarını denerler. her iki toplulukta bu ayrışma ile kazanç sağlar.
- hdp, pkk'nın siyasi kanadıdır. bunu biz değil onlar söylüyor. figen yüksekdağ'ın söylemleri tamamen bunun üzerine. hdp vekilleri "pkk sizi tükürüğüyle boğar" gibi laflar ediyor. selehattin demirtaş pkk kayıp verdiği zaman olaylara tepki gösteriyor ve pkk'yı asla kınayamıyor.
- ben askerden yeni geldim sözlükte bilen biliyor. benim dışımda bu birliği savunanlardan tanıdıklarım askerliğini yapmış kişiler. künyemizin fotoğrafını çekip paylaşmamız mı gerekiyor askerliği yaptığımızı göstermemiz için. bu sözlükte bedelli askerliğe en çok lafı ben söyledim.
- en ağır nokta burası zaten. daha önce o kadar şehit verdik. vatan toprağı verilmez dedik. evet bende yıllarca bunu savundum. fakat artık oraların vatan toprağı olmadığını düşünüyorum. vatan toprağının üzerinde vatanını seven vatandaş yaşar. ne yazıkki bölge halkı vatanına karşı bir bağımlılık hissetmiyor. toprakları vermek şehitlerimizi elbetteki geri getirmez. fakat nüfus artış oranları ortada. doğu illerimizin kürtleştiği gerçeği var. peki bizi bundan kurtaracak olan nedir. eğer 20 yıl önce ayrılsaydık bölge demografisinde bir değişiklik olmamış olacaktı. şimdi ayrılırsak 20 yıl öncesine göre eski türk toprağı olan ığdır ve van gölünün kuzeyi gidecek. oradaki azeriler buraya gelecek mecburiyeten. bundan 20 yıl sonra ayrılırsak; erzurum dadaşları, elazığ gakkoşları, gaziantep barak türkmenleri ya o bölgede filistinli gibi mülteci olacak yada ebediyen yitirecek. şimdi kürt oranı %15-20 bu yüzden ayrılmak istemeyebilirler. fakat bu oran %30 olunca ne yapacağız. çok uzak olmayan gelecekte %40 üzeri kürt nüfus olduğu zaman bu ülkede bütün doğuyu hatta akdeniz bölgelerini alıp kürdistan kurmak istiyoruz dedikleri zaman ne yapacağız. buna bir çözümünüz varsa dinlemek isterim.
kürtleri sevmeyip, kürtlerin yaşadığı yerleri sevmeyip bölünmeyi istemeyenlere nispeten daha mantıklı düşünenlerin içinde bulunduğu birlik. en azından tutarlılar. sevmiyorlar, ayrılmak istiyorlar.