sözlükte, yönetimin verdiği muhtıra sonrası parti propagandaları bir süreliğine susmuş da gözükse fikir çatışmaları yine alıp başını gitmektedir. yeni siyasi başlıkların açılma ivmesi düşmesine rağmen, birbirinin aynı hakaret dolu iletiler parti başlıklarının, ideoloji başlıklarının, siyasetçi ve sanatçı başlıklarının altını doldurmaktadır.
ve son zamanlarda, aşırı sol görüşlü bir yöneticinin emekliye ayrılmasıyla nefretini içinde barındıramayanlar türk ve türkçü başlıklarına o her zamanki meşhur "faşist" önyargılı iftiralarıyla adeta kin kusmakta, bilerek ve isteyerek milliyetçi ayrımcılığına neden olmaktadırlar.
bir insanın türklüğünü savunması kadar güzel ve doğal bir şey yokken, türklüğün içini "türkiyeli, türkiyeli" diye diye boşaltıp, müslüman-türk düşmanı yabancı kaynakları ( bunların başlıcaları herkesçe malum olan çin ve rusya kaynaklarıdır ) öne süren gayrı-müslim türkümsüler tarafından sürekli eleştiriye maruz kalmaktadır.
gayrı-müslim olmalarına ya da türk olmamalarına denilen hiçbir şey yokken, bazılarının, sırf bulundukları önyargıdan dolayı, müslüman türkleri faşist olarak lanse etmeleri kendi kendileri ile çelişmelerine ve sözlükte hararetin yükselmesine neden olmaktadır.
kendi düşünceleri hakkında en küçük bir eleştiriye tahammül edemeyen türk harici insanlar, sürekli türklere saldırmaktadır. haklarında gösterilen her olumsuz kanıtı kendileri yalanlamakta olmalarına rağmen, bunu bile iftira olarak kullanmaktadırlar.
moderasyon da - ki yönetim tek bir emekli yöneticiden ibaret değildir -, pkk karşıtı iletileri hakaret içeriyor diye silmesine ve yazarları engellemesine rağmen, islam'a ve türklüğe edilen iftira ve hakaretleri hoşgörmekte.
her defasında yönetime çatıyor gibi görünüyorum, ama durum böyle. yine de, durmadan türk yanlısı başlıkları silip karşıt başlıkları ve iletileri hoşgören yöneticilere teşekkür ederim. yoksa ben böyle haklı bir tepki veremeyecektim. bu fırsatı sunduğunuz için teşekkürler.
büyük önder atatürk ile apo itini aynı kefeye koyacak kadar ileri gidenler fink atarken birkaç yürekli milliyetçiye çatılmasının kimseye bir getirisi olmadığı gibi, sözlüğe ve daha önemlisi ihtiyaç duyduğumuz o birlik-beraberliğe, dostluğa, hoşgörüye zararı dokunmaktadır.
evet, hepimiz insanız. evet, birbirimizin farklı özellikleri var. bunu hepimiz kabul etmekteyiz. ama bu, inanca ve düşünceye sözde kaynak göstererek ya da mantıklı gözüken saçma fikirleri ortaya atarak iftiraya ve hakarete katiyen dönüşmemeli. çünkü her insanın kutsal saydığı değerleri vardır. her insanın bir de tahammül sınırı vardır.
elbette burası özgür bir ortam. herkes istediklerini söyleme ve sunmakta özgürdür. ama iletilerde yerli-yersiz küfürlü esprilerle, inançlara ve milli tarihe hakaretle bir yere gelmekten, ünlü gözükmekten önce, ahlaka ve hoşgörüye bağlı kalmak hepimizin birbirimize olan borcu ve sorumluluğudur.
türk olmayı bir gurur meselesi, gurur kaynagı yapmamış olanlara ithafen tespit edilmiş bir karşıtlık sanırım. en azından yazının bir bölümünde "türklügün icin boşalt..." falan yazıyor. evet.
normal bir tanım: uludag sozlukte milliyetci olmayanların milliyetcilikle ilgili pek bir şey yapmayıp aksine milliyetcilik karşıtı şeyler yapmasıdır...gibi. tanımımsı. mı?
demokrasiden bahsetmek, insan haklarından bahsetmek her zaman ne kadar yerinde olur. zira demokrasi koca bir yalan mıdır? insan hakları ama kim belirliyor? gibi soruları bir yana bırakalım da gece gece çok yakmayalım devreleri..
evet sayın ırkdaşlarım ayıp oluyor. anti milliyetçilik falan ne demek lan!
savaşlar,sömürüler, küreselleşme, küresel ısınma falan bütün türk devletleri bi birleşsin var ya hepsi hallolacak..
türkiye'mizde demokrasi ve insan hakları türkler dışında herkese işlemektedir her nedense.bu yükselen milliyetçi karşıtlığı da bunun sözlükteki yansıması olsa gerek...
sözlükte milliyetci gecinenlerin aslında ırkcı olmasından dolayı yasanan durumdur.
arkadasım allah yazmıs kaderini türk anne babadan doğmussun. gayet bir sırp anne babanında cocuğu olabilirdin. bunun nesiyle övünüyorsun? diyoruz bu ırkcı arkadaslara ve entry yi bitiriyoruz.
ırkçı ve faşistlerin milliyetçilik kılıfına bürünerek küçük emrahımsı bir tavırla " milliyetçilik yapıyorum ağbi, vurma bana. zaten hep haksızlığa uğruyorum." ayaklarına yatmasından başka bir şey değildir.
doğru olan şeydir. hem milliyetçiliğe hem milliyetçilere karşı çıkılmalıdır. malesef ki ırkçılıkla aynı şey değil denerek milliyetçiliği kutsamanın bir anlamı yoktur. milliyetçilik özü itibariyle sadece kendi milletini sevip birlik ve beraberliği için bir şeyler yapmak demek değildir, görüldüğü üzere türkiye'de milliyetçilik anlayışı kendi milletini diğerlerinden üstün tutarak ona kusursuzluk ve mükemmellik atfetmektir. buna da dünyanın neresinde olursa olsun karşı çıkarım.
orhan pamuk'un izinden giden zihniyetin acizlikleridir.
genelde bu milliyetçi karşıtları abd ve ab hayranı liboşlar, arap hayranı yobazlar veya komünist bebelerdir.
halkların kardeşliği zırvasını sıkıp kendi benliğinden, kendi ruhundan bile utanacak kadar ve bunla gurur duyanları ırkçı diyecek kadar boş bir bir beden taşımaktadırlar.
zaten türklüğü ile gurur duymayanlar veya milliyetçiliği öcü gibi gören beyni boşaltılmış gençlik ilerde ırak halkı gibi olmaya veya abd'nin sömürge ettiği bir halk olmaya mahkumdur.
" Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. işte parola budur. " ne güzel demiş atamız.
şovenist boyutlarda olanının uygun olmamasıdır. aksi durumlarda milliyetçiyim diye ortaya çıkanların yaptıkları, eğer türk milliyetçiliği ise boyutu tartışılır. daha çok dini ön plana almış bir türk milliyetçiliği yoğundur. atalarının bağları ile biraz uzak kalmıştır. bunun yanında türkiye ve atatürk milliyetçiliği yapılmasına kimsesin sözü olmamalıdır. ulusal çıkarları ön planda tutan milliyetçiliğe türk topraklarının ihtiyacı vardır, kaldı ki aramızda azınlık olarak kalanlar kendilerini pek ala (her ne kadar kabul etmeselerde) şovenizim çerçevesinde sunmaktadırlar. dişe dişdir. kimse alınmasın gücenmesindir. herkesin enayisi türk milletimi ki kendi vatanına, ırkına vs vs. en önemlisi değerlerine sahip çıkmasın. yaratılış olarak hoşgörülü bir milletiz ama ne yazık ki aramızdaki art niyetli topluluklar yüzyıllardır bu iyi niyeti kötüye kullanmıştır. bu yüzden karşı çıkılacak en son şey bu topraklara sahip çıkmak adına yapılan milliyetçiliktir..
bu olay sadece uludag sozlukle alakalı olmayıp, internette faaliyet gösteren tüm objektif(yani alenen siyasi bir gruba çalışmayan) sitelerde mevcuttur. bunun nedeni ise bastırılmış duyguların, sanal alemin verdiği görünmezlik zırhı ile açığa çıkmasıdır. mesela sözlüklere bakarsanız bu ülkenin yarısının devrimci olduğunu sanarsınız, ama gerçeğin bununla uzaktan yakından alakası yoktur. mesela halkın %47'sinin oyunu alan partinin başlığına bakın 10 entryden 1 tanesi bile olumlu fikir belirtmez(bu kadar oyu kim verdi?). örnekler çoğaltılabilmekle birlikte milliyetçilik atatürk ilkesi olup gerçek hayatta kimsenin çıkıp da milliyetçiliğe bok atmaya çalışma lüksü olamaz(olsa da biraz göt ister). sanal alem olunca kişi bastırılmış(ezikliğini hissettiği de denebilir) hislerini fışkırtmaya başlar. oysa gerçek hayatta açıkca kendisini ifade eden insanların sanalda propaganda yapmaya çalışmak gibi bir ihtiyaçları olamaz(onlar mesailerini karı kız kaldırmaya harcayabilir isterlerse).
