fakat aniden bir ses geldi evet evet bu canıtının annesiydi. nerdesin lanet olası seni doğurdugum gune lanet olsun,tanrı seni taş etsin kahrolası ne bok yiyosun orda dedi.yine rezil olmustu.annesi ölmesine bile izin vermeyerek onu azarlamıştı.
Hemen mutfağa su almaya grmişti o da ne ne görsün mutfakta değişik br yaratık vardı bana para ver diyordu ama coni nn hiç parası yoktu şimdi ne yapacaktı.
mutfakta o gune kadar hic gormedigi turden bir yaratikla karşilasan coni bu korkunun diger korkulara hiç benzemediğini on yıl sonra fark edecekti. karşısındaki yaratık dile geldi ve dedi; ben senin korkularının en korkuncuyum ben korkularının korkusuyum. conu yaratıgın konuşmasıyla rahatlasa da biliyordu ki yıllar önce annesi ve babasını bir cinayete kurban verişinde yaşadığı korkuydu bu. korku yine dile geldi. Bana en büyük korkuyu getirirsen sana bir daha ilişmeyeceğim. Bana çocuğun öldüğunde onu kanlar içerisinde gördüğünde yaşadığın korkuyu getireceksin ve çocuğunu sen öldüreceksin.
sonrasını birinci ağızdan dinleyin arkadaşlar hatırladıkça titriyorum ama sizin için katlanacağım.
o gece soğuk suyu fazla abanmış sonra uykuya dalmıştım. rüyamda zall yanıma geldi:
-coni seni moderasyonda yanımızda görmek istiyoruz, sözlüğün sana ihtiyacı var, dedi. fırlama gaza getirmeyi iyi biliyordu.
+tamam zallcığım parada anlaşırsak neden olmasın.
-para sıkıntı değil ama bir şartımız var önce kuşimatoyu ikna etmen lazım yoksa hepimizi siker.
neyse ben hallederim dedim ama öncelikle yanıma gerekirse vicdan azabı çekmeden geride bırakabileceğim birkaç troll almam gerekiyordu. oytunkaran ve etuuu'yu çağırdım "kuklaya piçlik yapacaz" deyince ikisi de koşa koşa geldi. kuklaya da mesaj attım neredesin diye yarım saat sonra "karaköydeyim işim var çabuk söyle" diye mesaj geldi. kesin karıya gitmişti puşt. fırsattan istifade kuşimatonun da artık sakinleşmiş olacağını düşünüp karaköye doğru yola çıktık.
tabi direk geneleve gittik. kukla 45 yaşlarında bir oruspuyla ikinci sefere indirim nasıl olmaz diye tartışıyordu. ben kuklayı dışarı çıkarmaya çalışırken oytun 160lık bir oruspuya iş atmaya başlamış, etuuu salih kötü etkilenmesin diye takkesini gözüne kadar inmeye çalışıyordu. o karmaşada kukla sikerim böyle işi deyip kuşimatoyu çıkarıp sallamaya başladı. artık oytun oruspuyu bırakıp kuşimatoya göz kırpıyor salih 45lik oruspuya atlamaya çalışıyordu. ortalık iyice karışmaya başlamıştı. buradan hemen çıkmalıyım diye düşünürken etuuu'nun bana göz kırptığını farkettim. birazdan orgy olacağı kesindi artık çıkmalıydım. kalbim deli gibi çarpıyor soğuk soğuk terliyordum. tam koşmaya başlamışken ayağıma birşey takıldı. kuşimato dev bir ejderhaya dönüşmüş ayağımı kuyruğuyla yakalamıştı. yerde sürünürken ağzını kocaman açtı ama alev çıkmadı sadece "hayırlı kerhaneler arkadaşlar" diye bir fısıltı duydum. sonra tam beni yutacakken uyandım.
bu rüyadan sonra kafa izni alıp günlerce sözlüğe girememiştim.
Aman tanrım. Efes tombul şişeydi bu. Depozitosu vardı. Hewal yerde yatarken o paramparça olan 25 kuruş değerindeki kahverengi cam parçalarına bakıyordu yaşlı gözlerle.
ortalık dinmişti cin min artık canıtınla ugraşmıyordu canıtının evi dagbaşının dibiydi yakınlarda hiç ev yoktu tam o sırada bir araba geldi tam evinin önünde durdu arabadan 3 kişi çıktı biri zenciydi. zenci amuda kalka kalka canıtın ın evine dogru yaklaşıyordu.
kapıda bir de ne görsün çok degişik bir yaratık vardı insan hayvan karışımıydı ve canıtın a bana püskevit ver lan allahsız dedi oysa canıtın allahsız degildi afalladıktan sonra buzdolabına baktı ve evde hiç piskevit kalmamıştı şimdi ne yapacaktı.
o hasta canitinin zenci amcaogluydu. hasta oldugu haberini onceki gun almisti. demek bilincaltina islemis olacak ki ruyasinda onu bir hasta olarak gormustu. ve onu bicakliyordu. amantanrim diyerek telefona sarildi ve amcasina amcaoglunun durumunu sordu.