illa: illa ki...
bu illa ki lafına da gıcık oluyorum aslında. karakter sınırlamasından mecburen kullandım. yoksa bu başlığın öznesi olan bu naif kızla aynı cümle içinde kullanır mıyım hiç! şu, "illa ki" reklamından dolayı sucuk kokulu bi' yer etmiş bende. sucuğa karşı olduğumdan veya lezzetsiz bulduğumdan değil. en sevdiğim hayvanları nasıl yerim ben? yani karakaçanları o uzun kulaklı karpuzkabuğu canavarlarını, hıı? ne mide varmış ulan sizde, insan arkadaşı eşeği yer mi!.neyse..
evet arkadaşlar.. uludağ sözlük beşinci yıl zirvesi'ne geleceğimi duyan bazı sözlük kızları, yememiş içmemiş beni takip etmişler buradan. böyle şuh şuh mesajlar mı dersin imalar mı dersin. bi' şuh dilber: fuşya rujuyla dudaklarının mührünü beyaz sütyenine bastırarak bana imzalayıp verecekmiş. bir başka kan ağlayan diğer güzel dilber ise, regl tamponunu ekmekarası döner gibi kitabın arasına ayraç olarak koyup bana hediye edecekmiş. ama bi' tanesi yok mu: bu ahu ceylan, bu breaveheart, bu dişi asilzade diyor ki:
- illa ki seni öpüjem abijim. hem de herkesin ortasında dudaklarına asılcam.