ülkeler yaşayabilmek için düşmana ihtiyaç duyarlar. örneğin amerika, sovyet rusya' nın çökmesini istemiyordu, çünkü çift kutuplu dünya onun da işine geliyordu. sovyetler çöktü, amerika farklı projelere yönelmek durumunda kaldı. halbuki ne güzel, düşman belliydi. komünizmle mücadele idi, sonra bir sürü değişiklik yapmak zorunda kaldılar politikalarında.
türkiye kendine bir düşman ülke belirleyemediğinden yıllardır afedersiniz ortalık malı gibi duruyoruz işte. ne batı bloğundayız ne de doğu. arada sıkışıp kalmış bir durumdayız.
kin, nefret bunlar lazım bir yerde. bak israil' e, adamlar kinini kusuyor, sen de ona karşı kus kinini, kus kinini. hayat, öyle toz pembe değil yaaa, nefret etmesini de bileceksin.
yurtta sulh cihanda sulh demiş mustafa kemal ama;
ülkelerin bağımsızlığı tehlikeye düşmedikçe savaş bir cinayetir de demiş, doğru anlamak lazım. tehlikede miyiz, bunu bilmek lazım.
bizde durum enteresandır, çok hem de;
halk kin duyar bizde . ermenilere kin duyan vardır, yunanlılara kin duyan vardır, kürtlere kin duyan vardır.. devletimiz de afedersiniz maldır biraz. ab uğrunda güney rum' a sesini yükseltmez, güneydoğu konusunda kalıcı çözümler alıp konunun dış probleme dönmesini engellemez.. yani şu devlet belirlese bir düşmanını ..
kinden önce sevgi gelir orası apayrıdır, sevginin ve barışın işlemediği yerde kin onun yerini alabiliyor ama.
insanalarin adam olacaği yoktur. dunyadaki hayatin temeli kiyici bir savas olma ya da olmama savasidir. her insani yok edecek en azindan bir korkusu ve bu korkuyu kapatmak için satin alinacaği bir fiyat vardir. o fiyat verilmezse kavgasiz dövüssüz bir yasam sürebilir.
amma daha ilkokul gunlerinde rekabete itilen kişi ve toplumlar hep golgelerle savasir.
ilk galibiyetini almasindan sonra hep savas ister. hep düsman düsman, arar durur.
empoze edilir ona ejdarhayi temizledikten sonra kralin kizini düdükleyeceği.
ama ejdarhalar bir türlü bitmez.
günün birinde bir ejderhanin biri onu temize havale eder.
ama bu sirada kral onun malina mülküne oturur.
bu böyledir.
masallarda bile olan sey toplum ve devlette olmamasi imkansizdir.
ülkü ile alakalıdır. hitler'in zamanında yaptığı konuşmalara bakarsak, o düşman belirleme felsefesinin almanlarda nasıl büyük etki yaptığını görebiliriz. ya da israil' in mossad' ının 2. dünya savaşından 50 yıl sonra öldürdüğü nazi' yi nasıl öldürdüğü, hugo chavez in amerika' ya ve ingiltere' ye soktuğu lafları nasıl soktuğu.. daha pek çok örnek verebiliriz. asıl amaç barıştır ve atatürk' ün üstünlüğü buradan kaynaklanmaktadır ama orası çok farklıdır.
