ulak

entry112 galeri6 video1
    50.
  1. cagan ırmak'ın dünyayı bir cocuk gözüyle anlatmayı sevdiğini birkez daha gördüğümüz masal tadında bir anlatımı olan hos bir film.
    2 ...
  2. 51.
  3. ne çok iyi ne de çok kötü denebilecek düzeyde bir film.*
    1 ...
  4. 52.
  5. ulak umut...
    ulak gerçek...
    ulak cesaret...
    değişim, uyanış belki.
    farkına varmak, at gözlüğünü çıkarmak, birilerinin çıkarmasına vesile olmak.

    her repliği not edilesi, defalarca izlenilesi film...
    aslında bildiğimiz şeylerin en güzel şekilde ifade edilişi.
    7 ...
  6. 53.
  7. 54.
  8. ırmak'ın söylediğine göre filmde bir yerlerde "...deniz gibi masmavi gözler..." denirken mustafa kemal'e bir selam çakılmıştır*.
    5 ...
  9. 55.
  10. köprü dizisiyle tanıdığımız *elmas rolündeki oyuncuya sürmenin çok yakıştığını görmemizi de sağlayan filmdir.
    1 ...
  11. 56.
  12. eski zaman habercileridir. rivayet odur ki; padişah fermanını saçlarını kazıtarak kafasına döğme yaptıranları da mevcutmuş. Yolculuk boyunca saçları uzadığından düşmana yakalansa bile üzerinde name bulunamadığından yırtabiliyormuş.
    3 ...
  13. 57.
  14. masal dinlemeyi seven cocuklar ve masal dinlemekten asla bikmayan büyükler icin yapilmis, harika bir masaldir. özellikle bitmeyen masalin bitmeyen sonu ile asmis bir film oldugunu göstermistir.

    --spoiler--
    hekim bir ulak yaratmis o günden sonra kendince mehmet'in özünden,ulak ibrahim köy köy gezip intikamini almis mehmet'in aslinda elini kolunu sallayarak gezen kötülerden.
    --spoiler--

    oyunculuk olarak hümeyra bu rolde biraz siritmis olsa da, özellikle cetin tekindor ve yetkin dikinciler cok cok basarili. cocuk oyucular icin de fazla söze gerek yok, ellerinden gelenin daha iyisini vermisler.

    --spoiler--

    az bekle dedi ulak bana, az bekle. alip götürecegim seni denizlerin ardina. beraber maceradan maceraya kosacagiz fikret az bekle. az bekle dedi bana az bekle.
    --spoiler--
    2 ...
  15. 58.
  16. "hiç bir günah saklı kalmaz derler"

    özel bir film.
    bir öyküsü yok. sanatsal öğeler, imgeler, tarihi göndermeler, siyasi söylemler.
    beşere dair bir masal. öyle masum öyle insancıl..
    ben böylesini izledim. biraz binbir gece, biraz tasavvuf öyle güzel büyüleyici bir masal ki..

    "korkarsan sonunu bilemezsin, sonunu bilmezsen ondan hep korkarsın"

    hızlı cümleler ortasında yürek yakan sözlerle dolu. iyi oyunculuktan öte gerçek bakışlar.
    inanmak meselesi, iyi doğarlar, insanlar iyi doğarlar. ama onları kötü yapar.

    "bize de öyle dediydiler, aç kalmayacağınız dediydiler"

    "-onu neden sevmezler biliyor musunuz?
    -yaptığı fenalıklardan mı?
    -yok korktuklarından, insan fenalıkları affeder, bir tek korktuklarını sevmez."

    heryerde, herkes için geldiği durumu, yüreğimizin karanlığını gösteren bir film, en mistik haliyle..

    "ben deyim yüzyıl evvel, siz deyin şimdi, ben deyim bu köye siz deyin beri, zaten öbür memleket memleketin ta kendisi"

    mesajı, ağırlığı, çatır çatır döktürdüğü bir nutku yok.
    içe dokunan bir masumluğu var. hatırlatır gibi..

    "yaradanın adıyla başlarım gün bu gündür ey ahali uyan, korkmayın zalimin zulmünden.. kıyam başladı. siz ki senelerdir bilip te sustunuz, siz ki senelerdir inandık deyipte aslında inanmadınız, kalpten bilmediniz. düşünüpte sorgu sual etmediniz rabbınızı. siz ki senelerdi umumhaneye gidip, harama uçkur çözüp kendi kızınızı töre diye namus diye çekip öldürdünüz. kıyam başladı.
    uyanın!
    siz ki dışardan helal görünen, içerden çürüyen kirlenen kalbinizi kantara koyup tartmadınız. bilip susanda yapan kadar günahkar. gözlere luzüm yok görmediniz. dillere luzüm yok bilipte demediniz.
    duymadınız!
    bakmadınız!
    görmediniz!
    gelin canlar bir olalım diyeni dinlemediniz. inancınızı kendinize yontup değiştirip bellediniz. dininizi bile kendinize göre bildiniz. sevmeyi gunah, haramı helal ettiniz. sizin olmayı erişilemeyeni karalayıp öldürdünüz. söz ettiniz laf ettiniz.
    o şah damarınızdan daha yakındı siz onu 7 gökte bildiniz.
    kıyam başladı, ey ahali gün bu gündür.
    uyan!"

    sanıyor ki insan, eski bir masal bu, bir an için peygamberlere gönderme sanıyor.
    değil halbuki, tamda bugünden bahsediyor yıkıp geçilmiş köylerde.
    sarıklarla, kuyularla, atlılarla günümüzü anlatıyor.
    insanlığı anlatıyor..
    ulak buraya da geldi, sizin evinize gördünüz mü?
    görmeden gitmeyin..

    "bir rüzgar kalır geriye, bir rüzgar
    fısıldar durur ulak'ın adını
    unutmasınlar diye.."

    burdan da geçti? siz onu gördünüz mü?
    6 ...
  17. 59.
  18. türk sinemasının kalburüstü yönetmeni çağan ırmak'sa daha katedecek çok yolumuz var.

    bu film de bunun kanıtı aslında. şu senaryoyu bi senaryo doktoruna götürseniz baştan sona ufak dokundurmalarla filmi en az bi iki gömlek üstüne çıkartabilir ama hikayenin temel unsuru olan o masal tamamen değişmedikçe asla mükemmellik yakalanamaz. çünkü masal ilginç değil.

    filmin hani ilk başında hiç bi sorun yaşamadığı bi köyde şen şakrak masalını bitirmiş halde görüyoruz ya zekeriya'yı, bunu mu anlattı da çocukları ve köyü tavladı diye soruyoruz kendi kendimize. ayrıca o ilk başta hiç de çocuklara ulak'ı tarif ettirmemişti. neyse..

    pek çok eleştirecek noktası var ama sadece bi anına değinmek istiyorum. o ana kadar film gayet iyi gidiyordu çünkü ve o an geldiğinde şak diye bunun bi türk filmi olduğunu ve dökülecek bi sürü sahne seyredeceğimizi bize önden haber vermişti.

    zekeriya ile ömer gayet sakin bi şekilde kahvede konuşurlarken ayağa kalktıklarında birden ömer zekeriya'nın koluna sarıldı ve masalın sonunu sordu, oysa masala herhangi bi ilgisi olduğunu görmemiştik. tam tersine zekeriya'yı susturup "dede bırak şimdi masalı falan" der halde zekeriya'yı kahveye sokmuştu oysa. neyse, sordu sormasına ya zekeriya da gaza geldi ve iki üst perdeden konuşmaya başladı. o an müzik de gaza geldi bunlara ayak uydurup. gitgide daha hızlı ve daha ateşli konuşmaya başladılar durduk yerde. ben de ekran başında "noooluyor lan" diye anlamazlık içindeydim. o sahne ırmak'ın kendi kafasındaki duyguları seyircinin de paylaştığını sandığı sayısız andan biriydi. tıpkı hep bir ağızdan konuşan havarilerin ne kadar etkileyici olduğunu sandığı ama bu sahnenin seyirciye aşırı derecede antipatik bayram kutlaması yapan ortaokul çocuklarını anımsatması gibi. ırmak'ın en büyük handikapı bu işte. seyircinin ne hissedeceğini bilmiyor, kendisi ne hissediyorsa seyirci de bunu paylaşır zannediyor. bunu sadece hüzünlü anlarda başarıyor -yalan yok, ne zaman bizi ağlatmak istese hep başarıyor- ama diğer anlarda hep saçmalıyor.

    çağan ırmak kendi halinde filmler çekip duracak ve hiç bi zaman gerçekten iyi bi iş çıkaramayacak. o iyi işe hep teğet geçecek. işin kötüsü bunu hiç bilemeyecek çünkü kendisinden daha iyisi nerdeyse yok gibi zaten.

    umut başka bahara.
    3 ...
  19. 60.
  20. Çağan ırmak'ın babam ve oğlum filminden sonra beni etkileyen bir diğer filmidir. Çetin Tekindor ise yine muhteşem oyunculuğunu bu filmde konuşturmuştur. Çağan ırmak gibi yönetmenler, Çetin tekindor gibi oyuncularımız var olduğu sürece, ülkemizde sinemaya gitme sebebimiz her zaman olacaktır. tebrik ediyorum kendilerini.
    1 ...
  21. 61.
  22. güzel olmayan filmdir ,filmin iyi oldugunu söylemek abartmaktan ibarettir bana göre.

    ilk olarak söylemek istediğim sey yazilmis olan yada anlatilmis olan masalin hic bir sekilde kendine baglayici bir yönü yoktu ne sonu ilglinc geldi nede basi bu masal herkesin kendi kafasindan kisa bir sürede yaratabilecegi siradan bir hikayeden ibaret.

    anlatilan masal her köyü birbirine katacak cinsten , daha dogrusu konu öyle yapilmis anlatici köy köy gezip köylerdeki insanlara hayat dersi veriyor ve oglunun intikamini bu sekilde aliyor , o halde her gittigi köyde yasanmasi gereken olaylar cok acik , masal anlatilacak iyiler kötüleri farkedip onlari mat edecek o yüzden her köy terledildiginde o köyde muhakkak hafif capli bir kaos yasanmak zorunda , ancak filmin basinda anlaticimiz köyü terkederken o köy onu cok fazla güleryüz , hediye ve hatta para vererek ugurluyor.

    filmde ki ikinci enteresan kisim ise senaryoda ki abartilar bunlari söyle söyleyelim , ufak bir köyde - köy nasil olursa olsun tarihi mekani dini önemli degil - orospu barindirilmaz zira herkesin cocugu , karisi vardir. köyün icinde bu kadar cok namussuzluk dönerken hadi diyorum dönüyor , kimsenn cocugu gecenin bilmem kac saatinde ne oldugu belirsiz yerlere gitmeyecektir , bence masal cocuklara gündüzleri anlatilsa daha inandirici olurdu.

    masalin basi anlatilirken , anlaticinin oglunun kötürüm oldugu söylendi hatta kendisi peygamber yapildi ve 5 tanede havari verildi yanina , masalin ortasinda bu 5 havarinin köy meydanina cikip 23 nisan siiri okur gibi ayni agizda ayni anda lalar söylemeleri ise filme bir tiyatro havasi vermis , begenmedim o sahneyi zaden oradada koptum filmden...

    birde su var tabi aga dedikleri adam esrar gibi bir ot yetistirip satarken bu kadar kötülüğün içinde ki köyde neden tek bir hamlede ömeri öldürmez anlamam , dua et bilmem kimin oglusun sen demek te olaki? hatta birakin ömer'i su anlatici abimizi neden köyün ortasinda dograyamadi cok tuhaf nasil olsa köyde ben ne bir din görevlisi , ne bir yönetici , ne de kolluk görevlisi gördüm...

    iste filmde ki en büyük handikapta bu olsa gerek ; zaman , mekan , millet , din hatta dil yoksa bir yerde orada nasil olurda görgü , bilgi , kural , töre olur eee bu söylediklerimde olmazsa eger adam öldürmek , tecavüz etmek , hak yemek , calmak ne kadar zor olabilir ki...

    cagan irmak'a saygilar ancak daha cok firin ekmek yemesi lazim bence...
    4 ...
  23. 62.
  24. öncelikle babam ve oğlumdan hemen sonra, miras yiyici şark kurnazlığından uzak durarak, fantastik bir deneme yaptığı için tebrik edelim çağmakta olan ırmak'ı. oyuncu kadrosunda da büyük bir değişikliğe gitmiş olsa tebrik çarpı iki yazardım bu arada, neyse artık.

    "ona bir oda ver baba, bir evi olsun " diyordu ya hani bir öncekinde, bu filmde ise bazen bir hikayeye inanmaktan dem vuruyor. filmin konusu dili güzel, ancak konu bütünlüğünde ve giriş gelişme sonuç dengesinde bir ayarsızlık var. ve maalesef çağan ırmak yer yer abartıya kaçıyor. bu abartılı tiradlar, oyunculuklar göze batıyor. ıssız adam'ı izledikten sonra gördüm ki bu zaaflar devam ediyor.

    bazen bir hikaye inanmak iyidir ama belki de hikayeyi demlemek daha iyidir.
    3 ...
  25. 63.
  26. 64.
  27. efsanelerin rivayetlere, rivayetlerin gerçeklere, gerçeklerin masallara, masalların da hikayelere karıştığı, mistik dokusuyla oryantal mozaiğiyle, arşivlerde yerini alması gereken, etkileyici ve bambaşka bir çağan ırmak filmi.

    --spoiler--
    bir deli rüzgar kalmış geriye
    o da ulak'ın adını fısıldamış unutmayın diye
    --spoiler--
    3 ...
  28. 65.
  29. ''dudaklar sussa da kalbin yüz dili vardır''...der filmde.

    Masal gibi türk filmi iyiler kazanıyor, kötüler ise cezasını buluyor ulağın hikayesi ise dilden dile dolaşıyor.
    4 ...
  30. 66.
  31. masal içinde kaç masal olduğunu sayamadığınız, izlediğimiz sonun hangi masala ait olduğu karıştırdığınız, kendine etkileyici bir dünya yaratmış fantastik filmdir.

    --spoiler--
    ulak gelecek sana kalbinin karasını göstertecek. gözünü kör eyleyecek. bekle hele bekle. ulak ibrahim sana gelecek
    --spoiler--
    4 ...
  32. 67.
  33. 68.
  34. izleyiciyi farklı diyarlara götürebilen, çağan ırmak filmidir.
    oyuncu kadrosu dolayısıyla, hayranlıkla izlenilesi filmdir.
    kısa bir süre geçtikten sonra, tekrar izlenilesi filmdir.
    1 ...
  35. 69.
  36. muhteşem mesajlarla dolu *, izlediğim en güzel çağan ırmak filmidir. oyuncu kadrosu, müziği, diyalogları, kostümleri tek kelimeyle muhteşem. özellikle çetin tekindor resmen oyunculuk dersi veriyor. filmi izledikten sonra yönetmenin hayal gücüne hayran kalmamak elde değil.
    2 ...
  37. 70.
  38. ıssız adam kadar reklamı olmasa da ondan daha fazla mesaj içeren güzel birç.ırmak filmidir.
    2 ...
  39. 71.
  40. son yillarda cekilen en iyi türk filmlerin icinde izlenesidir , izlenmelidirde. Film mesaji inceden güzelce verir.
    1 ...
  41. 72.
  42. zamansız, mekansız, insanın kalibine dokunan ve tabi ki ağlatan çağan ırmak filmi.
    1 ...
  43. 73.
  44. bence çağan ırmağın yine kendi filmi olan ( ukala bir entel açıklaması.. bilmeyen yok sanki ) ıssız adam' dan on kat güzel olan filmi .. en azından çetin tekindor için izlenir bu filim .. en azından "ne olacak lan hikayenin sonunda acaba "diye izlenir .. hikayenin sonu tırt çıksada en azından meraklandırdı..
    1 ...
  45. 74.
  46. eski türk devletlerinde elçi görevini gören, haber taşıyan kimselerdir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük