bilindiği gibi, iktidar, halkın değişik kesimlerinin sevdiği, saygı duyduğu kişileri seçip, onları aynı çatı altında toplayıp "akil adamlar" diye bir deyimi gündeme kazandırdı. nedeni de, halkın sempatisini kazanmış bu şahısları kullanarak, kendi yapacağı hamleleri olabildiğince sevimli göstermek*. psikolojik savaş tekniklerini böylesine kullanmayı, bu devlet nereden öğrendi diye soracak olsak, okyanusları aşmak yeterli olacaktır. gelgelelim bu "akiller" gittikleri birçok yerde kabul edilmediler, eleştirildiler, hatta kovuldular... ama hala "turlarına" devam ediyorlar - yani artık halkın bir kesiminin gözünde, akil adam sıfatından çıkıp, aynı kelimenin (arapça ayn, elif, kaf, lam harflerinin oluşturduğu) çoğulu olup, osmanlıda anlam kayması yaşayıp, günümüze, çoğumuzun aşina olduğu "ukala" şeklinde gelen kelimenin belirttiği sıfata bürünmüşlerdir.
eksi yediği zaman da editleyip neyi eksiledin arkadaşım yazan tipler. görüşe saygı duymayıp da beğenmemiş olmasını yedirememek. ben de varım aralarında. yazıyorum yazıyorum bir eksi yiyince üzülüyorum lan. hepimiz böyleyiz. hepimiz kendi içimizde ukalayız.