avrupa kupalarında türk takımlarının mevcut durumunu anlatan başlıktır. Ha bu alışılagelmiş durumun iki istisnası olmuştur:
1- 1988'de galatasaray'ın şampiyon kulüplerde yarı finale kaldığı sene, cimbom hem hakemleri hem de 5-0'lık neuchatel maçının sudan bir sebeple iptal edilmesi sonrasında ali şen'in uefa ve tahkim kurulunda yaptığı kulislerin sonucunda yoluna devam edebilmiş ve finalin ağzından dönmüştür.
2- 2000 yılında UEFA kupasını Cimbom'un aldığı sene, Galatasaray kadrosunun da kaliteli olmasının da etkisiyle bazen hem hakemleri hem de rakipleri birer birer eleyerek bu kupayı ve sonrasında süper kupayı almıştır. Ama orada da UEFA yönetim kurulundaki Şenez Erzik faktörü en azından Galatasaray'ın maçlarına üst kalite hakemlerin verilmesi ve hakem hatalarının asgariye inmesi ile epey faydalı olmuştur.
Üstelik Cimbom için bu kulis ve yardımları yapan iki kişi de Fenerbahçelidir ama Cimbomlular ikisini de bu yüzden severler, saygı duyarlar...
Artık UEFA'da, FiFA'da kulis yapacak, hakkımızı savunacak insanlarımız olmadığı için Fenerbahçe bir Babek faciası yaşamıştır, dün gece de Beşiktaş'ın bir iskoç faciası yaşadığı gibi... Oyunu kuralına göre oynamadıkça, zaten bir Hristiyan camiasında kötü çocuk olarak ağzımızdan şekerimiz alınmaya devam edecektir.
Bence takımlar başarısızlıklarını kabul etmediklerinden bu haldeyiz.
Adamlar fark yemiş hala suçlu arıyorlar.geçmişe bakıp kendimizi aklayacağız diye önümüze bakıp başarıyı kovalayamıyoruz. Biz türk takım ve taraftarlarının kötü bir özelliği bu ne yazık ki.
Siz hala suçlu arayıp durun, diğerleri yoluna devam ediyorlar.
