Philip K.Dick'in bilimkurgu romanı.Gerçek nedir, ne değildir konusunda düşündüren şahane kitap."ben ubik'im. evrenden önce ben vardım. güneşleri ben yarattım. yaşamları ve yaşanacak yerleri ben yarattım; onları buraya getirdim ve onları oraya koydum. benim istediğim gibi davranırlar, ben ne dersem onu yaparlar. benim sözüm ve adım asla söylenmedi, kimse bilmez benim adımı. bana ubik diyorlar, ama adım bu değil. ben varım. her zaman var olacağım."
işte ben buyum.
son zamanlarda lost ve life on mars dizilerinde işlenen "hayatla ölüm arasında maceradan maceraya koşma" temasının kökenlerinden sayılabilecek 1969 basımı Philip K Dick romanı.
karakterlerin yaşadıklarına "macera"dan çok, varoluş durumlarına ve etkileyen faktörlere anlam verme çabası demek daha doğru. yazar, büyük ihtimalle, dinsel kökenli araf kavramından ödünç aldığı "iki arada bir derede olma" durumunu, tüketici ürünleriyle ve attığı her adımın parasını ödeyerek hayatta kalan modern insanın varlığının değerini sorgulamak için kullanmış olabilir. ürünler ve para hikayede önemli yer tutuyor.
90'lı yıllarda başlayan, 2000'lerde günümüze kadar kendini artan bir ivmeyle hissettiren, ve gelecekte ancak daha da yoğunlaşacağı kesin görünen "sanal ortamda varolma" durumu, ve sanal ortamın kontrol politikaları, ubik'in tazelik ve nefasetini koruyarak "öngörü" mertebesine ulaşacağını gösteriyor. romanın bu önemi, the matrix (1999) filminin yapılması ve gördüğü ilgiyle tanınmaya başlandı zaten.
jump in the urinal and stand on your head.
i'm the one that's alive. you're all dead.
...
lean over the bowl and then take a dive.
all of you are dead. i am alive.
pkd'nin okuduğum kitapları arasında sanırım favorim ve okuduğum en iyi bilim kurgu kitaplarından biri. başlarda anlaşılması biraz zor ve ağır ilerse de sonradan sürükleyici ve ilgi çekici bir olay örgüsü oluşuyor; ölüm hayat gerçeklik üzerine sorgulamaya dönüşüyor.
