uçakta tesbihini vermeyen kişi

    2.
  1. Tesbih kişisel bir eşyadır, insanlar kişisel eşyaşarını paylaşmak istemeyebilirler.

    Tesbih yoksa parmakların eklemlerinden sayılacak. Üç üç. Öf.
    5 ...
  2. 3.
  3. Parmakların boğumları var, kullansaydın ya onları tesbih niyetine.
    4 ...
  4. 4.
  5. 1.
  6. uçak yolculuğundan yaklaşık bir hafta önce karın ağrılarım başlar. nefret ederim. daha doğrusu ödümün bokuma karışması hasebiyle nefret edecek gücü dahi kendimde bulamam.
    ilk uçuşum litvanyaya idi. atatürkten kalkan Letonya uçağına bindik. bizim dallama arkadaş en önlerden almış. güya iyi bölge. uçağı süren pilotlar (kuzey ülkelerinde genellikle) eski SSCB savaş pilotu emeklileriymiş. dedikodu doğruysa.
    neyse ilk uçuş heyecan filan derken. uçak bi havalandı. ben ölüme bu kadar yaklaşmamıştım. arkadaşla ta letonya'ya oradan litvanya'ya el ele tutuşarak gittik. bi de Avrupalıların içinde. düşünün gerisini.
    böyle böyle on yirmi yolculuk yaptım oraya buraya. ama bendeki korku bir türlü gitmiyor.
    en sondan bi önce yanımdaki arkadaş tesbih çekiyor baktım. arkadaş dediysem tanıdık değil.
    hem tesbih çekiyor hem de camdan bakabiliyor. ben asla camdan bakmam. her zaman koridora otururum. yere bakarım.
    neyse bu arkadaş tesbih çekiyor ve camdan bakıyor ya korkmuyor zannettim. tesbihe doğru uzandım ki çekmesi bir oldu. vermedi.
    inene kadar kendi çekti tesbihi. vermedi adam iyi mi? ben zaten okuyorum korkudan bütün duaları. dilim damağım kuruyor heyecandan. tesbih belki biraz değiştirir duygularımı dedim. vermedi. inerken o da uçaktan korktuğunu söyledi. ama ben diyemedim.
    camdan bakıyon bu nasıl korkmak diye.
    velhasılı vermedi aga.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük