sadece tıp için geçerli olmayacak diğer tüm bölümler içinde geçerli olabilecek durumdur. mutsuzsan, sana göre değilse başkaları için o bölümü yazıp kazandıysan mezun olduğunda da mutlu olamayacaksın.
tercih döneminde iyi düşünmemiş öğrencilerin karşılaşması daha muhtemel bir düşüncedir.kişi bu durumda ileride bu mesleği gerçekten isteyip istemediğini düşünmeli cevabı evetse kala geçe bir şekilde okulu bitireceğine inanmalıdır.ama bu kör topal ilerleme eğer ileride bıkkınlık verecek kaliteli bir dr olmasına engel olacaksa hem kendi saygınlığı hem de hastalar için bir kez daha düşünmelidir derim.şu da var ki hemen her tıp öğrencisi okuduğu bömlümle gurur duyar,anne babası için de bir böbürlenme kaynağıdır ama sınav dönemi çilesini o çeker. bu dönemde de yine birçok öğrenci okulu bırakmayı düşünür, ve yine %99unun tekrar sınava çalışmak,girmek işine gelmediği için ıkına sıkıla yola devam ederler.
hayatında hiç bi zaman tıp kazanmayanlar için tıp kazanmak mucize olduğu için bu insanlar tıp fakültesini bırakmayı enayilik olarak tanımlar. ancak tıp fakültesini kazanan öğrenciler genelde çok başarılı oldukları için fakülteyi bıraktıkları zamanda çok rahat tıp kazanabilir. örnek vermek gerekirse lise arkadaşım 2010 da 900 küsür sıralama ile ankara tıp fakültesine girdi, bu sene siklemeden girdiği sınavda 2000 küsür sırası vardı. tuzu kuru ipnenin...
kazanamayanların anlayamadığı bir durumdur. yoğun stres , yoğun alışma bir süre sonra insanda boşluk duygusu yarattığı için insanların sıyırmadan ben kaçayım demesidir.
ben başladığım herşeyi bırakmayı düşünen bir insan olarak gayet anlayışla karşıladığım durumdur ama tanıdığım tıpçıların hepsi stressever, çalışma aşığı, ezberleme hastası olduğu için tıpçıların böyle bi düşünceye girme ihtimallerini pek gerçekçi bulmuyorum.
