türkü bar adı altında faliyet gösteren yerlerin belli bir saatten sonra mutlaka ve istisnasız kürtçe'ye dönmesi durumudur.
arkadaş, evet; ben türkü seviyorum, istiyorum ki livaneli'nin, sadık gürbüz'ün, ruhi su'nun, aşık veysel'in, neşet ertaş'ın, arif sağ'ın türkülerini dinleyeyim, iki kadeh içeyim, arkadaşlarımla iki lafın belini kırayım.
ama ne hikmetse, her gittiğim türkü barda mutlaka o program bir süre sonra kürtçe eksenine kayıyor.
en sonunda da lililililililililili eşliğinde halaya, şemmameye dönüyor.
yazmayın o zaman türkü bar diye tabelanıza, ya da yazıyorsanız saat 23:00 ten sonra biz 2 kadeh ile gaza gelip boyut değiştireceğiz diyin.
yok mu amk türkçe çalacak bir yer ? her boku mu ele geçirdiniz lan ?
çok nezih bir işletmenin yeni barzo sahibinin ellerinde esrar dağıtım merkezine dönüşmesi sebebiyle konu kalitesiz müzikten daha beter meseleler içermekte... helavela velvela çalsa ne olacak çalmasa ne olacak, köpekler gençlerimizi zehirliyorlar!
duyduğun anda aklına çamura belenmiş genç kanı akla geldiği için miden bulanır kalkıp gidilir.
kürtçeyi iticileştirip sonra da dayatmak bir tür işkence değil midir?
bu topraklarda beraber yaşıyoruz, kız alıp-kız veriyoruz, ortak türkülerimiz, ortak acılarımız var. ne kadar hoşunuza gitmesede ortak bir tarihimiz var.
bunu bilmeyen ve türküler üzerinden bile düşmanlık yapmaya çalışan insanların buna şaşırması gayet normal. bu kadarına bile tahammül edemiyorsan gitmeyeceksin o zaman kardeşim türkü bara!
ne olacaktı ya hu. türkü barlar latince eksenine mi kayacaktı. ben türkü bara gitmedim gitmem de ama adı üstünden yola çıkarak nasıl bir ortam olduğunu tahmin edebiliyorum. türküler ardından halaylar, zılgıtlar vb... böyle bir ortam latince ile mi, ingilizce ile mi, fransızca ile mi türkçe ile mi hareketlenecekti. lililililili ne lan. ördek mi çağırıyorsun...