osmanlıcılar iyi bellesin, önüne gelen türkçüyüm diyor, bu işin boku çıkmıştı, reisin el atması iyi oldu. öyle her kafasına esen türkçü olamaz, hele islam davası güden birisinin aynı zamanda türkçü olması ben geri zekalıyım demekten farksız, biraz tutarlı olun.
Ait olduğunuz içinden geldiğiniz aileniz canınızdır, kanınızdır değil mi? Ya da kendi eviniz, sizin için rahat ettiğiniz, huzur bulduğunuz sevdiğiniz yerdir öyle mi? Buraya kadar tamam. Peki biz içinde doğduğumuz, büyüdüğümüz, içinde köklerimizi bulunduran, ekmeğini yediğimiz vatanımızı severken, ırkçılıkla alakası bile olmayan bir milliyetçi görüş ortaya koyunca neden kötüleniyor ve ırkçı, bölücü durumuna düşüyoruz?
Türkçülük, milliyetçilik (ki kastettiğim tam olarak Atatürk milliyetçiliği) ırkçılık değildir. Bölücülük hiç değildir. Vatanına, milletine sahip çıkmak, bayrağını sevmek bile bu ülkede kötü damgası yiyor ya daha da bir şey diyemiyorum.
türkiye toprakları içerisinde arapların rabia işaretini yaparak ve 4 milyona yakın suriyeliyi içeri alarak arap milliyetçiliği yapan ve zamanında gürcüyüm, milliyetçiliği ayaklar altına aldık demişliği bulunan ve tüm bunlara rağmen "milliyetçi" hareket partisi ile güç birliği yapmış bir siyasetçi söylemidir.
tezat kelimesinin anlamı bu topraklarda bambaşka seviyelere çıktı sayelerinde..
beklenen yerlerden hala bir açıklamanın gelmediği söylemdir. evveliyatında milliyetçiliği ayaklar altına aldık vardı orada sessiz kalınmış üstüne söz birliğine gidilmişti. şimdi bu söylendi söz birliğine devam ediyorlar. seçilmiş belediye başkanlarının görevlerinden zorla el çektirilmesine "bizi ilgilendirmez kendi iç işleri" demişlerdi. daha ne söylenmesi veya ne yapılması gerekiyor ki muhalefet görünümlü iktidar ortakları tepki göstersin. partinin adı milliyetçi hareket partisi oysa insan ister istemez ümit ediyor..
'' türk'ü her zaman sevdim, seveceğim. ama bunun sonunda ızdıraplar varmış, felaketler varmış. hatta türlü kahpelikler doluymuş. hepsi kabul! türk ırkı sağ olsun ''