türkçe konuşulan ortamda yabancı dil örneğin ingilizce konuşmaktır. hatta daha beteri vardır ki oda bilmediği ingilizceyi türkçeye katmasıdır. ortaya anlamsız bir şey çıkar ki bu insanların ne yaptığını anlamaya çalışmıyorum bile artık. amaçları ne acaba ? ingilizce desen değil türkçe desen hiç değil. kendince konuşuyor diyip bu insanları yoktan sayıyoruz. **
doğu kökenli bir dil olan türkçe de arapça farsça gibi dillerden kelime olması normal iken şimdi batı kelimeleri hakim. çok değil mustafa kemal öz türkçe zırvalığına girdi meclise kamutay , milli savunma:ulusal sü gibi kimsenin bilmediği bir kaç kişinin salladığı birşeyi denediler olmadı. ve maalesef fransızca ve ingilizce kelimelerle doldu dil.
çalışma arkadaşımdır. buraya gelmeme sebeptir. o kadar ısrar etmiştir. sıra onu sinirlendirmeye gelmiştir.
kendisi türkçe'yi düzgün konuşamayıp, katletmektedir. düzeltmek için çok çaba sarfetmiş olsada başarısızdır. çünkü 20 yılını yurtdışında geçirmiştir. devamlı sinirlendirip 'gel buraya türkçe özürlüsü' diye öperim kendisini. aslında sevgi gösterisi bahanedir. amaç öpmektir. dokunmaktır onun sıcaklığını hissetmektir. *
zamanla bazı hatalarını düzeltmeye çalışırım hep. sözlüğe yazdığından itibaren beni tdk olarak kullanır bu kızan. nefretlik getirmiştir kendisinden. suç bulmuyorumdur. taktir ediyorumdur. öğrenmek istiyordur.
ayrıca; yabancı şiveyle konuşmaları çok hoşuma gidiyor. çok tatlı oluyorlar. inşallah düzeltmezsin.
günümüzün "yeni yetme" tayfasının özentisi haline gelmiştir malesef. türkçeye yeni harfler katma uğraşı nedendir, insan gerçekten anlamakta zorluk çekiyor. bir de bu özentinin özellikle kızlar tarafından kullanılıyor olması daha da bir garip.
facebook ta bir vidyonun altına yazılan yorumlardan bir kaçı: (güler misin, ağlar mısın)
-hiçte qüsel deqil bu qüsélse bnde anqélina joliéyim o sman.
-ßen hicç gülmüorm nednse ya.
-qız qüzel ama o kdrda züper bişi değül bundan daha qzl kqizlar war
türkçe nin ekonomik çıkarlara alet edilmesi suretiyle ingilizce ile gayrimeşru ilişkiye sokularak derwish, turkche, simitchi, my doner şeklinde melez kelimelerden doğan dükkanların açılmasıyla başlayan, bu tarz yerlere takılan kişilerin "ay bana kal geldi", "akşama jadddede buluşalım aşkitom" şeklinde kelimeler kurarak katkı sağladıkları dil soykırımıdır.
osmanlıcıların devrimci olduğu konu. o zaman bir başka devrim yapıp dini eleştirelim? yok. o kaka. ama türkçe boktur, atatürk faşisttir, komünister ittir, aleviler mum söndü oynar, ateistler gavattır, evrim yalandır, yerçekimi kanunu hurafedir. bütün bunlar konuşulur demokrasi adına da, tabu olan din tartışılamaz.
hele bi de yanıbaşındaki kürt halkının kendi dilini korumak için neler yaptığı görüldüğünde bu tiplerin bu konudaki gamsızlık katsayısı ona katlanmaktadır.
zamane gençlerinin yapmakta en başarılı olduğu eylemdir. şairin "türkçe ağzımda anamın ak sütü gibidir" dediğini ve bunun için türkçe'yi yabancı sözcüklerden kurtarma girişimlerini görmezden gelen ve o mücadeleye değmeyen, bu toprakların hakkını veremeyen insandır. Yanlış anlaşılmasın bu her dil için böyledir, ne türkçe, ne kürtçe, ne lazca ne farsça ne de diğer diller katledilmemelidir, bu girişimlerin ardında sömürgeci devletlerin olduğu çok iyi bilinmeli ve gençlerimiz bir an önce bu konularda bilinçlendirilmelidir. başka türkiye yoksa başka türkçe de yoktur.