türkçenin zaten evrensel bir dil olduğunun farkında olmayan kişinin söylemidir. yüz binlerce kitabın türkçe çevirisi yapılıyorsa, bilimde, sanatta türkçe terimler kullanılıyorsa ve bütün dünyanın resmen tanıdığı bir dilse evet türkçe evrensel bir dildir. bunun ilk adımlarını mustafa kemal atatürk türk dil kurumunu kurarak atmıştır zaten. ve türkçenin bir sürü lehçesinin olduğunu bildiğimize göre de türkçe kesinlikle evrensel bir dildir.
isteyeni çok olandır. ama ben bu isteğin kültürü yaymak dünyaya renkler katmak anadolu toprağında ki şiveleri, konuşmaları, kültürü vs görmek için değilde ingilizce öğrenme gereksinimin kıça dayanmasından olduğunu hisseder gibiyim.
durduk yerde olmayacak şeydir. her şeyden önce, türkçe büyük fikirleri, büyük meseleleri ifade etmeden, niye başkaları tarafından öğrenilsin ve kabul görsün ki?
ama olmaz diye de bir şey yok tabii... yalnız bazı şartları var:
1. türkiye büyük bir fikrin ve dönüşümün odağı olur, dünyaya yepyeni bir kültürel cazibe sunarsa;
2. kendi içinde dil devrimi denen saçmalıktan kurtulur ve bin senelik olanca vakabüleri canlandırılarak, en güzel çağdaş ifadeye kabuşturulursa,
3. bununla birlikte siyasi olarak da türkiye dünyada kuyrukçu millet olmaktan çıkıp baş ve kutup konumuna yükselirse,
rahatlıkla olur...
yani açıkçası, türkiye'de, zamanı peşinden sürükleyecek büyük fikirler ve yenilikler olmadan, hiçbir halt olmaz. hatta mevcut bile elden gider. gitmektedir de....
bilimsel, sanatsal ekonomik trendler sizin tarafınızdan belirlenmiyor ise; dünyada politik gündemi belirlemiyorsanız böyle bir beklenti içinde olmanız son derece ütopik bir düşüncedir. egemen kültür maalesef eğitimle falan olmuyor. bunun adı hegemonya ve 20. yy'ın sömürme şekli bu.
Bizim yabancı dil öğreneceğimiz yok, öğrensek de mükemmel telaffuzumuzla katlederiz ya da şivelerle süsleriz. O yüzden bütün dünyanın türkçeye yönelmesi daha iyi.