örnekler:
- sen şunu tut, çek çek o gelir
- yardım abi!!
- çekiştirme olm koparacan
- tut şunun ucunu döşeyelim abi
- açsana
- bi kere versene
- sanada verecem
- abi ne kadar büyükmüşş
- kolay büyütmedik olm
- gibi gibi..
evil - korhan'ın saha defteri* sen de kalmış.
dişi ve güzel arkadaş - evet ya.geçerken uğrar,veririm sana
evil - ehe...saol ya...*
dişi ve güzel arkadaş - niye güldün?
evil - hiiiç...
edit : tanım yapmamışım. şöyle diyelim;
etrafımızda yaşanan diyalogları bir süre, kulağımızla değil de başka bir yerimizle dinlediğimiz zaman aslında en basit ve masum isteklerin bile ne kadar konusundan saptırılıp bacak arasına getirilebileceğinin örnekleridir.
dolmuşcu : lütfen biletlerinizi öne doğru verin. arkada vermeyen var mı ?
yolcu : ben verdim beyfendi.
dolmuşcu : çok verdiniz bozamıyorum. biraz beklerseniz ilerde bozup geri vericem.
yaşanmış bir olaydır yemek yenmektedir aynı zamanda msn de sevgiliyle konuşulmaktadır sen de yermisin denir ve olaylar gelişir:
a-yerim yerim yememmi allaaaahhhh
b-tamam o zaman kocamaaaan aç ağzını bakiiimm
a-yuh kızım boğcanmı beni kocaman aç dio az ver
b-tamam aç sen azcık azcık vericem ben
a-tamammmm açtımmm
b-hani açtınmı ben göremiorumm
a-yok yaa istemiorum ben boşver
sevgili muhabbetin gidişatını anlamıştır ve konuyu kapatmaya çalışmaktadır dokuzhanim anlamamakta ısrar eder konuşma uzaaar gider
Sonradan akla gelmiş not:sevgili denilen kişi o zaman sevgili bile değildir,arkadaş olarak takılmaktadırlar bu rezil diyalog un geliştiği sıralarda..
bir karı koca minbüse biner
adam yetişemez arka kapıdan, kadın ön kapıdan biner
kadın kocasına doğru bağırır.
-mehmet ben önden verdim sen arkadan verme.
eminim daha önce anlatılmıştır değişik başlıklar altında ama denk gelmemiş olan olabilir ayrıca bu başlığa da güzel bir örnek teşkil etmesi bakımından tekrar nakletmek isterim efenim izninizle...
cem usta şöhreti yakaladığı ilk zamanlardan birinde, istanbul'da bir üniversiteye, davetli olarak öğrencilerle söyleşiyişe gidiyor. söyleşinin ilk bölümünün sona ermesi ve öğrenci sorularına geçilmesiyle birlikte kendi tabiriyle bir grubun sert sorularına maruz kalıyor. kendi aralarında eğlenmeyi amaçladıkları belli olan bi kaç neşeli eleman, kontra sorularla cem yılmaz'ı dara düşürmeyi deniyorlar. en son şu soru geliyor;
- cem bey, sizce karizmanız var mı, varsa kaç santim?
- kardeşim karizma insanın içinde olacak, içinde oldumu da anlarsın kaç santim olduğunu!