Olması gereken şeydir Atatürk zamanında uygulanmaya başlamış ve Adnan Menderes zamanında ilk iş olarak kaldırılmıştır.Namaza çağrı için okunan ezanın neden namaza çağırılan halkın dilinde söylenmesinin sakıncalı görüldüğü daha tarafımdan anlaşılabilmiş değildir...Dinin Araplaştırılması acaba dine aykırı değil mi?
arapları ne kadar sevdiğimizi, hatta türkiye'ye arap kültürü empoze ettiğimizi gösteren durum.
hayır en ufak bişey olsa türkçe ezana karşı arkadaşlar "türkçe kullan lan burası türkiye ingilizce kullanma" gibi laflar ederler, ama ezanı beyinlerinde okadar tabulaştırmışlar ki mantıklı düşünemiyorlar bu konuda.
yahu arkadaş şu türkçe ezanı bir tane namaz kılan insan savunsun dişimi kıracağım. size ne kardeşim size mi kaldı türkçe ezanı savunmak... din ile, diyanet ile işin yok gelmiş türkçe ezanı savunuyorsun. oğlum ne acayip insanlarsınız siz ya...
türkçe ezan okumak yasak olmadığından istenilen yerde rahatça okunabilir* ancak türkçe ezan savunucularının kafasındaki düşünce arapça ezanı yasaklamaksa bu uygulamanın saçmalığı ortadadır, ve dünya'da herhangi bir örneği yoktur.
türkçe ezanın dinen mahzuru yoktur. konu insanların camiye çağrılmasıdır . peygamber de sakallıydı deyip sünnettir diye sakal bırakmak kadar islamı sakatlayan mana temeli olmayan kuru kuruya müslmanlara yakışmayan gereksiz muhfazakarlık.
türkçe ezancılar sahip olmadıkları bir dinin sahip olmadıkları yükümlülükleriyle,uygulamalarıyla çok uğraşır nedense.ben bir müslüman olarak hristiyanların çanı için laf etmem mesela ama bunlar bayılır ezan türkçe okunsun, namaz türkçe kılınsın.
en koyu dincinin bile dinen sakıncalı olduğunu söylüyemediği uygulama.ezan alt tarafı çağrıdır zaman bildirmek için konmuş pratik bir uygulamadır.ezanı dinin gereği yapmak dinden çıkmaktır.islama yeni madde eklemektir.
dinimizin kolayca anlaşılması bakımından gereklidir.
ziya gökalp'in önerisi ile bir zamanlar ezan türkçeydi. yine gökalp dualarında türkçe olmasını istemiştir. bence de dualarda türkçe olmalı.
gelelim ezan konusuna. ezan bir çağrıdır. şimdi arapça diyeceğimize haydi camiye desek nolur? dinden mi çıkarız. tabi ki hayır. ezanın insanlar üzerindeki manevi değeri daha da artar. aynı şekilde dualarda türkçe okunursa a aynı şey olur.
yarın yeniden zorbalıkla uygulamaya konulsa bile dinini kolay anlayamadığından şikayet eden ve namazdan niyazdan uzak duran taraftarlarının beş vakit namaza başlayıp ölene kadar devam ettirmelerini sağlayamayacak garabet.
kendileri türkçe söylemleriyle arkalarına bir avuç hayalperestten başkasını toplayamamış ideolojilerin savunucularının ezanın anlamını kimsenin bilmediğini varsayarak türkçeleştirilmesi halinde insanların dinden soğuyacağı hevesiyle savunduğu uygulama.
sahi siz kaç kişisiniz kuzum nokta kom?
ezanın türkçe olmasının dinen bir sakıncası yoktur. ezanın arapça okunmasına alışmış olan ve önyargılı bazı insanlar bunun yanlış bir şey olduğunu zannetmektedirler. ama bu demek değil ki ezan mutlaka türkçe okunsun. bana göre bu konuda tartışan taraflar boşuna tartışmaktadırlar. çünkü ezanın türkçe ya da arapça okunmasının günlük hayatımıza hiçbir yararı ya da zararı yoktur. (bazı kişiler zorlama sebepler uyduruyorlar onları boşverin) lafın kısası kafayı fazla takmayın.
ezan onbeş asırdır bütün islâm aleminde "aynı şekilde, aynı metinle, aynı dilde" okunmuş, dili ve kavmiyeti ne olursa olsun bütün müslümanlar onu duyduklarında ezan olduğunu anlamışlar, gerekli tepkiyi göstermişler, çağrıyı almışlardır. Ezanın dili değiştirilecek olursa onun şiar olma özelliği kaybolur, ümmete ait olmaktan çıkar, sünnete aykırı "ulusal ezan" olur. Ezanı böyle bir değişikliğe uğratmak câiz değildir. Bazı fıkıh kitaplarında bulunan "Başka dilde okunan ezanın ezan olduğu anlaşılırsa okunan yeterli olur" cümlesi "başka dilde ezan okumanın câiz ve sünnete uygun olduğunu" ifade etmez, "böyle okunduğu takdirde ezan okunmuş olur, tekrar okunması gerekmez" mânâsına gelir. Ebû Hanîfe'nin de, "Kur'ân'ı namazda -dili yatmayanların- başka dilden okumaları câiz olsa bile sünnete aykırı olduğu için mekruhtur" demiştir. Ana dili ne olursa olsun bütün müslümanlar 15 asırdır okunan ezanı anlamakta, bundan büyük bir haz duymakta, minarelerinden bu ezanın eksik olmaması için Mevlâ'ya dua ve niyaz etmektedirler.
islam'ın evrenselliğinden bahsedenler, ezanı arapça dinlemeye iterler insanı. kaldı ki ben bir kelimesini bile anlamadığım bu ritüele nasıl inanırım düşünmezler?
aynı insanlar, kuran'ın fransızcaya çevrilip, oradaki (anadili fransızca olan ) insanlar tarafından okunmasınıda arzularlar.
bu ne yaman çelişkidir?
bütün herşey serbest, bi türkçe ezan yasak.
bigün tekrar dinleyeceğim, süleymaniye camii'nin avlusunda kendi öz dilimde tanrı'ya daveti..
şimdi dağılın.
edit; türkçe ezan hala yasaklanmamıştır. isteyen müezzin bunu çıkıp okur. türkiye'de ezan istendiği dilde okunabilir. bu tamamen müezzinin tasarrufundadır. buradan yola çıkarak arapça ezanında yasal oldugunu söyleyebiliriz. lakin arzular.. arzular bitmiyor hiç.