Sosyalizmin milliyetçilik ve dincilik gibi feodal toplumun kırıntıları ile işi olmayacağı gerçeği karşısında bir burjuva sınıfının kendi oligarşisini kurma ya da kuvvetlendirme arzusunu ifade eden illüzyon.
türkçülük bir milliyetçilik akımıdır. tarih göstermiştir ki ister sağdan olsun ister soldan olsun, milliyetçi olan ya da özellikle daha sonra milliyetçileşen akımlar, gruplar eski dahil oldukları milliyetçiliği barındırmayan çizgileri milliyetçiymiş gibi gösterme çabasına girerler. örneğin; yugoslavya da eski sosyalistlerin milliyetçileşmesi ve bosna savaşı. ikinci dünya savaşında sosyal demokrat akımların, hükumetlerin dünya savaşına emperyal anlamda açıkça destek vermesi...
sosyalizmin geçmiş denemelerinde her ne kadar ulusalcı, milliyetçi pratikler görsek de bir ideoloji olarak marksizm ve bu bağlamda komünizm; ırk, ulus, milliyet gibi yaklaşımları tamamen reddeden bir gelecek projeksiyonudur. dolayısıyla sosyalizmin ya da komünizmin terekesine ulusçuluğu, milliyetçiliği ve bu bağlamda türkçülüğü takmanın sosyalizmle komünar yaklaşımlarla uzaktan yakından ilgisi yoktur.
...hele ki mustafa kemal'in ideolojisiyle hiç ilgisi yoktur. "mustafa kemalin ideolojisi yalnızca bir ulus devlet kurgusudur."
edit : sıcaklaşan ortadoğu ortamında, milliyetçi akımların güçlenmesi olsa olsa savaş çığırtkanlarının işine yarar.
işçi partisinin senelerdir anlatmaya çalıştığı gerçek.
niye herkes anlamadı hala şaşıyorum. bakın çok kolay.
öncelikle hem türkçü hem sosyalist olduğunuzu hayal edin.
olmadı mı? yani sosyalizm dediysek aklınıza özgürlük, eşitlik gibi değerleri savunan ideoloji gelmesin.
hmm toplama kampları falan düşünün mesela, kanı bozukları koyacağımız.
oldu mu tamam bu iki özelliği birlikte taşıdıktan sonrada atatürk'ün yolundan gitmeye çalışın.
gene mi olmuyor. yani atatürk dediysek de tam öyle demedik. faşist bi lider düşünün.
mesela hitler. şimdi fotoşoptan hitlerin kafasıyla, atatürkün kafasını değiştirin. tamam. onun izinden gidicez ve türklük böylece sosyalizmle yükselecek. bu arada illaki.
(bkz: nasyonal sosyalizm)
sonuna "gerçeği" ibaresi konularak baştan kendi kendini çürütmüş olan tez. aslında bilinçaltına yerleştirilmeye çalışılan bir yanıltmaca ile konduğu apaçık. fakat "ihtimali" denseydi, diğer ideolojileri yok sayan bir konumda olmayacaktı.
"kardeşim, bu bir gerçektir. sen ne konuşuyorsun? sus, otur yerine!" deniyorsa, "polis devletin" karşısında boynumuz kıldan incedir. türkiye'de sibirya olmadığından, en iyi ihtimalle şırnak'a falan sürülebiliriz.
her şey bir tarafa, neden "mustafa kemal atatürk" alet ediliyor bu sosyalizm propogandasına? anlamış değilim. - aslında anlıyorum da şimdilik işime gelmiyor söylemesi. -
kafamın karıştığı bir başka nokta ise, sosyalizmin "din, dil, ırk..vs. tanımadığını" kafamıza vura vura, göğsümüze sıka sıka, dünyanın bir ucuna süre süre, işkence ede ede, atayurttaki kardeşlerimizi yok ede ede öğrettiler. şimdi de türklük, sosyalizmle yükselecek diyorlar.
ey aydın adayları, ben bir türlü aydınlanamayacağım.
Marksist-leninist ideolojinin ulus devletin çıkarları uğruna revizyon ve reform balanslı tahribatıdır . Milliyetçi küçük-burjuvazilerin kendi oligarşilerini kurmak için kullandıkları sosyalizmin şirinliğinden rant sağlama işgüzarlığıdır.
Marksizmin mevcut dinci ve milliyetçi ulus devlet kriterleri ile parlementer demokrasi içine hapsedilme yönteminin ideolojik zemindeki yansımasıdır .
Türklük sosyalizmle değil olsa olsa güçlü bir burjuva sınıfının egemenliği ile yükselebilir . Sosyalizmin demokrasi anlayışı ile burjuvazinin demokrasi anlayışı arasında dağlar kadar fark vardır.
tipik nasyonel sosyalizm'in turk milletinin kurtulusu olacagina dair onerme. aslinda onerme demek yanlis, cunku bir hakikat gibi sunuluyor. ustune de sirin gostermelik sosyalizm soslu ataturkculuk ekleyip, yanina kavun, beyaz peynir, salata... lider olarakta hitler veya mussulloni'nin yerine koy dogu perincek'i islem tamam. ondan sonra alnimizdan isik fiskirana kadar dayayin aydinlanmayi...
türk sosyalizmi sadece türkler için geçerli olursa ve nasyonal sosyalizm ile ülkede biriken pislikler temizlenirse yükselme yaşanır ama sosyalizm içindeki eşitlik ilkeleri, ülkede yaşayan herkes için uygulanırsa bu durumdan daha beter olacağı aşikardır, illaki bu yükselme politikasına karşı gelmek isteyen topluluklarda olacaktır.
(bkz: nasyonel sosyalizm)
türklüğün sosyalizm ile yükseleceğini söylemek, sosyalizmin ne olduğunu bilmemekten kaynaklanan yanlış bir savlamadır zira, sosyalizmde ırk, dil, din gibi kavramların önemi yoktur. sosyalizm iki şeyi yükseltmeyi hedefler. bunlar;
- devlet ( kamu adına herşeyin sahibidir, kimi zaman insanların bile... )
- rejim ihracı ( mümkün olduğu kadar fazla ülke ile sosyalist entegrasyon )
mustafa kemal'in çizdiği yol sosyalizm değil; yalnızca, anti-emperyalist türk milliyetçiliği'dir. o, kurtuluş savaşında silah, mühimmat ve top desteği sağlayan bolşeviklere, şükranlarını sunurken dahi çok dikkatli davranmış ve halkı sosyalizme özendirmemeye özel gayret sarfetmiştir.
sosyalizmin s.s.c.b'nin yıkımından sonra bir ülkede istikrarlı olması oldukça zor bir ihtimaldir. eğer s.s.c.b. gibi bir ülke bir emperyalist ülkenin baskısıyla yıkılabiliyorsa türkiye'nin düşünülen sisteme geçmesi halinde bile bunda istikrar sağlaması pek de kolay olmayacak, hele de böylesine amerika'ya güdümlü ise... . s.s.c.b. varlığı hala mevcut olsaydı o zaman istikrar konusunda lojistik yardım alınabilirdi.
düşünülen sistemin yıkılması durumunda ise sonumuz da aynen rusya ve ondan kopan ülkeler gibi olacaktır.
solun milliyetçiliğe yavşadığının kanıtı olan söz. bir arada muhammed yaşasa devrime oy verirdi diyolardı. kanlı fikirlerini bu millet asla benimsemeyecektir.
galivevci teoriyi akla getiren tanımlama. bizim aklı avrupa sosyalizmi ile yıkanmış slogan komunistleri bilmez ama bolşevik devrimin lenin, stalin ve troçki ile birle dört büyük önderinden biri olan sultan galiyev'in savunduğu görüştür ve kökü rus devrimi'ne kadar gider.
galiyev'in ifadesiyle..
--alıntı--
çok acı çekmiş olan türk halkının ünlü düşmanları bile için bile bu ülkede neler olduğu apaçıktır: sağlıklı bir milli diriliş süreci. Daha önce buna inanmamış ya da bundan kuşku duymuş olanlar, bunu derinlerinde hissediyorlar. türk işçi ve köylülerinin ve ilerici türk entelijenyasının türkiye'nin milli dirilişi çalışmasına adanmış süngüleri, kime gerekiyorsa gerçekçi düşünmeyi öğretti.
batı avrupa emperyalistlerinin doğuya giden yolu kendilerine açmak için güney türkleri olan osmanlıları yenmesi gerekiyordu... avrupalı yöneticiler türkiye'nin gövdesinden parçalarını koparmayı başardılar. ama türkiye'yi parçalamayı başaramadılar. o yaşadı ve yaşayacak. bize göre , o sadece yaşamakla kalmayacak, eskiden onun olan, ondan avrupa'nın zoruyla koparılan parçalarına, yakın doğu'nun geri kalanına da yaşam verecek.
--alıntı--
eğer 1920'lerden sonra stalin, devrimin gittiği yolda hatalar sezen galiyev'i öldürtmeyip, ona ait olan tüm belge ve kaynakları yaktırtmasaydı türkiye de çok daha önceden bu fikirlerle tanışacak, sosyalizm geniş halk kitleleri tarafından "bölücülük ve ulusal duygulardan yoksun olmakla" eşdeğer tutulan bir öcü olarak görülmeyecekti.
tabi 68 kuşağı fikir önderlerinden bir bölümünün bu fikirlerle yakınlığı vardır. ama seksen öncesini kapsayan "lumpen sosyalist" gençlik fikir yoksunluğu yüzünden bu noktada güdük kalmıştır ve hala bunun yansımalarını da görmekteyiz..
