iki örnekte de hata var, ak parti'yi savunduğunu bir kişinin görmesi o kişilerin sayısının 10'dan fazla olmadığını kesinlikle göstermez. *
ayrıca, ermenistan'a karşı her ortamda hissedilen öfke ve yapılan eleştiriler diye birşey de yok. kişi nasıl isterse öyle görür, eğer genelleme yapıp tüm ermeni halktan nefret etmek isterse, onlara bok atıp nefret etmeye devam eder. benim ermeni arkadaşlarım var, onlardan nefret etmiyorum. soykırım konuşmuyoruz. birbirimize birşeyler empoze etmeye çalışmıyoruz.
eğer türkler korkak olsaydı, hala tek partili düzenle yönetiliyor olurduk. bazı kesimler birşeyleri savunuyor ki partiler kuruluyor, hükümetler ortaya çıkıyor.
düşüncelerini söylemekten korkan insanlar demokrasiyi çiğnerler. türkiye'de sonuçlarından memnun olmasak da demokrasi var, bu yüzden korkak değiliz.
başlığı açan kişinin hakkındaki görüşleri okuduktan sonra, açtığı başlıklara ihtiyatlı yaklaşan kişinin, "türklerin korkak olması" başlığına yazılabileceği en güzel entry: (bkz: beyaz musluman).
doğrudur efendim lafa gelince mangalda kül bırakmazlar ve sanal alemde rambo kesilirler ama gerçek hayatta korkak tavuk gibidirler kısacası sırf laf başka birşey yok.. verdiğim linktdeki haberde 2 kişinin üstesinden gelememişlerdir.
--spoiler--
rabbimizin verdiği bir görevi yerine getirememekten korkarız biz. korkumuz ancak o'dur.
yoksa çok ateş çemberinden geçipte geldik buralara biz.
biz öyle lolipop,topitop bir hayat sürecinden geçmedik.
trajedik, içinden bir takım küçük minik hikayeler çıkacak bir hayat yaşamadık biz.
topyekün bir milletin geleceğe ait yürüyüşünü anlatan ve bazen de millete diyen ki;
ey benim güzel milletim, bu yol çıkmaz sokak! bir durun kendinize gelin demenin mücadelesini verdik.
o nokta da gelebilecek bütün tehlikeleri de kendimize bal, şerbet ettik.
ama, hayatta korku da vardır. bir şairin dediği gibi korkmayan insan insan değildir.
insan korkacaktır. güzel olan o'dur ki; korkuyla beraber kişi kahramanlığa yürüsün gitsin.
insan korkuyu nasıl öldüerbilir? insan çok büyük bir hedef koyar, bir gaye koyar önüne öyle korkuyu öldürebilir.
yoksa korkuymuş, valla ben bir 70-80 kuşağıyım. benim hayatımın içerisinden ağabeylerimin hikayeleri, efsaneleri çıktı. o efsanelerin içerisinden bana da küçük bir şey düşer yani. ahmet şafak
--spoiler--
türkler tarihin hiçbir döneminde korkak olmamıştır tam aksine türkleri diğer milletlerden ayırt eden özelliği cesurluğu gözü pekliğidir ama malesef şöylede bir gerçek var 12 eylül 1980 darbesiyle birlikte türk milleti kısmen pısırıklaştırılmıştır ama her ne olursa olsun türk herzaman türktür bunuda unutmamak gerekir.
Hiç düşündünüz mü, ulusal marşımız
neden "Korkma!" diye başlar?
Korkma kardeşim...
Evet, endişelisin.
Endişeli ol, iyidir, diri tutar.
Ama, korkma.
Hayırlı işler oluyor.
Bak mesela, düne kadar pek umurunda bile değildi, bugün, "Benim kızım da Türkan Saylan olsun" diyorsun... "Neymiş bu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin telefonu, hesap numarası, gönüllüsü olayım" diyorsun... Diyorum ya, hayırlı oldu.
Kimmiş bu içeri tıkılan profesörler? Niye yalakalık yapıp, cukkaları indirmek varken, direnmişler? Merak ediyorsun...
Eskiden etmiyordun.
Nasıl yaptığını bilmeden kazandın sen bağımsızlığını çünkü... Demokrasi talebin de yoktu aslında, o sarışın adam verdi sana... Kendine güvensizliğin ondan.
Böyle böyle sahip çıkacaksın laik yaşamına, böyle böyle bileceksin o verdiğin tek bir oyun kıymetini.
"Armut piş, ağzıma düş" yok artık...
"O gelsin beni kurtarsın, aman şu gelsin beni kurtarsın" yok...
Okursan, görürsün, Profesör Erol Manisalı'nın dediği de o zaten...
Çare sensin. Sen sahip çıkacaksın.
Emin ol, sen şöyle bi titreyip kendine geleceksin diye, tir tir titriyorlar asıl...
"Yürek"se mesele...
Bak onu da öğrendin.
Türkiye'nin ilk organ naklini gerçekleştiren hekimmiş Prof Haberal.
Gerekirse, yatarsın yenisini takar!
Yeteri kadar yürek var bu ülkede.
Bedelli şansı olsa da asker kaçağı olmayı yeğleyecek korkakların uydurmasıdır.
Her bedelli korkak değildir, şu an askerlik çağında oğlum olsa göndermem askere, bunlara mı askerlik yaptırıcam oğluma.
yanlış kanı. şimdi şöyle düşünün, çay demlediniz bardağa kaynar suyu döküyorsunuz. bardağa bir şey olmuyor. bir çok kere bu eylemi tekrarladınız diyelim, bardağa kaynar su döktünüz, çay içtiniz. bir gün yine bardağa kaynar su dökerken su bardakta köpürerek taşar ve elinizi yakar. bardağa bir şey olmaz. türkler de böyledir, sabreder sabreder ama bir taştımı durduramazsınız.
ben bu başlığı açan zatın türk falan olduğunu bile sanmıyorum en iyimser tahminle solculuk oynarken türklüğünü kaybetmiş asimile olmuştur şimdi cevabımı veriyorum be hey idrak fakiri , kurtuluş savaşı vermiş bir millet mi korkak yoksa 30 senedir emperyalist destekli bölücü terörle yaşadığı halde şehidine vatan sağ olsun diyen mi korkak ya da 15 temmuz gecesi tankın önüne yatan kahramanlar mı korkak kendini mensup hissettiğin çakma ırklarla karıştırma türk miletini .