tek kelimeyle aleni cahilliktir. bu yüce millete hiç kimse kılıç zoruyla birşeyleri kabul ettirememiştir. zaten bizi nbiz yapan en önemli değerlerimizin arasındada asla boyun eğmeyişimiz vardır. velakin sözde türkçülerin ikide bir bu iddayı ortaya atıp araplar bize zorla islamiyeti kabul ettirdi yoksa biz şaman olarak kalacaktık bıdı bıdısı yapması türkçülüğün hangi yönüyle izah edilir anlamak mümkün değil. bu şekilde yaparak yüce türk ü arapların önünde küçük düşürdüklerinin farkındamıdırlar bilmiyorum. özetlemek gerekirse islamiyeti tamamiyle gönükl rızasıyla kabul eden tek millet yüce ve asil türk ırkıdır.
tarih bilgisi diye birşey olmayanların inkar ettiğidir. benzer bir din diye islama geçti sanrısına ise ancak çocuklar inanır.
(bkz: talkan katliamı)
(bkz: curcuna katliamı)
(bkz: ağaçlara asılan yüzbin türk cesedi)
araştırmadadan okumadan yazmadan buraya gelip iki de bir sözde türkçü demeyle olmaz. git araştır bir ne olup ne bitmiş.
bazı ateist ve agnostiklerin batı taklitçisi olup asla türk milliyetçisi olmadıkları halde toplumun milliyetçilik damarını gıdıklayarak dinden imandan soğutma gayretiyle uydurdukları genellemedir. evet nasıl peygamber ve sahabeler davaları uğruna müşrik öz akrabalarıyla mücadele etmişlerdir aynen öyle de bazı türk kabileleri ile müslümanlar arasında savaş çıkmış olabilir. ama bu genellenemez. zira tarih bellidir. türkler talas savaşı sonrası araplarla yakınlaşarak ve onun dışında islamiyeti kabul etmiş türk dervişlerin çabalarıyla islamlaşmışlardır.(bu sebeple türk müslümanlığı araplardan çok o dönem ekseriyetle şiileşmemiş olan iran sünniliğinden etkilenmiştir.hanefi olmamız tamda bu sebepledir zira ehli sünnetin kurucusu imam-ı azam ebu hanife bir acemdir)
valla zamanın da bahsedilen türklere değil zorla dini benimsetmeyi, toprak bile veremezdin.
gel gelelim bugüne, zorla değil özendirerek tarihimizi, dinimizi, yarınımızı elimizden almışlardır..
bir kere tarihi falan geçtim mantıken kılıçla veya çıkarına geldiği için kabul etmeleri gerekiyor.bugün biri size gelse böyle böyle bir din var dese aa ne güzel hadi geçelim mi diyeceksiniz. kim bin yıllık dinini bırakır. biraz düşünmek lazım bunları. yani ya ekonomik çıkar ya da kılıç zoru yani bugünkü deyimle emperyaliz olması lazım.
ZORLA BENiMSEDiKLERiNE DAiR HiÇBiR BELGE OLMAMAKLA BiRLiKTE, TÜRKLERiN iSLAMiYETi KABUL EDiŞLERi, TARiHi BiR GERÇEKLiK OLARAK, DiNi AMAÇLI DEĞiL, SiYASi AMAÇLIDIR.
BUNU ANLAMAK iSTEMEYEN iNSANIN, TÜRK BOYLARINA MENSUP ANADOLU iNSANININ, GÖKTANRI iNANIŞINA AiT GELENEKLERiNi HALA SÜRDÜRDÜĞÜNÜ GÖRMEsi YETERLi OLACAKTIR.
iNSANIN GEÇMiŞiNE SAHiP ÇIKMASI KADAR DOĞAL BiR OLGU YOKTUR. HAYATININ HER KADEMESiNE SONRADAN EDiNDiĞi BiR YAŞAYIŞ BiÇiMiNi HARFi HARFiYEn UYGULAMASI SÖZ KONUSU BiLE OLAMAZ.
" Batıya doğru göç eden Türkler ile kuzeye doğru çıkan Arapların karşılaşmaları çok kanlı geçmiştir.
"Resmi tarih"e bakarsanız 751 yılındaki Talas Savaşı'nda Türkler , Çinlilere karşı Araplara yardım etmişlerdir,Araplar bu sayede savaşı kazanmışlar, sonra da Türkler zaten eski inançları olan Şamanizm e çok yakın ilkeler içeren Müslümanlığı Gönüllü olarak kabul etmişlerdir.
Oysa Türklerle Araplar , Talas savaşı'ndan çok daha önce karşılaşmışlardır.
Bu karşılaşma ne yazık ki çok kanlı sayfalarla yazılmıştır.Bu durum Ne Türklerin ne de Arapların suçudur;O dönemin tarihsel gerçekleri böyledir.
Talas savaşını Çinliler kazansaydı tarih bu seferde büyük bir olasılıkla " Çinliler, Türklerin yardımı sayesinde savaşı kazandılar " diye yazacaktı.
Çünkü savaş sırasında hem Çin tarafıda hem Arap tarafında Çeşitli Türk boyları vardı.
Aslında Türkle ile Araplar arasındaki temas 600'lü yılların sonunda , Dört Halife Dönemi'nin sonunda başlamıştır .
Türklerle Araplar Maveraünnehir'de yani bugünkü Kazakistan , Özbekistan , Türkmenistan ve iran 'a kadar yayılan bölgede karşılaşmışlardır.
Çatışmalar Horosan'da , Semerkan , Buhara gibi kentlerde odaklanmıştı.
Kuteybe Bin Müslim , Yezid Bin Mühelleb , Said Bin Haraşi,Eşres Bin Abdullah , Nasr Bin Seyyar gibi Horasan valileri , binlerce Türk ü öldürmüş Arap komutanlardı.
700 lü yıllarda Horasan çok şiddetli savaşlarave aldatılarak teslim alınan Türklerin acımasızca kılıçtan geçirilmeleri gibi kanlı olaylara tanık olur.
Fakat bu savaşlara ve kanlı olaylara karşın "resmi tarih" Türklerin kendi özgür iradeleriyle,gönüllü olarak Müslümanlığa geçtikleri konusunda ısrarlıdır.
Oysa bütün dinlerin gelişmesinde olduğu gibi Türklerin de büyük ölçüde yenilgiler sonunda Müslümanlığı kabul ettikleri tarihsel bir gerçektir. "
önemsiz bir konudur. önemli olan konu şu an büyük bir çoğunlukla müslüman olmamızdır.
zaten konu din olunca kavramlar kişiye göre farklı anlamlar ifade eder. örneğin şaman dininden çıkıp müslümanlığı vicdanen benimsemiş bir kişi de aslında zorlanmış sayılmaz mı? vicdanı ona islamiyeti kabul etmesi için zorlamamış olmuyor mu sizce? ister kılıç zoruyla ister vicdan zoruyla din değiştirmek de bir zorlama benim bakış açıma göre. ama bir başkası içinde kaba kuvvet yoksa zorlama yok diyebilir.
araplar zamanında türklere büyük katliamlar yapmıştır.ancak türkler bu katliamlar yapıldı diye islam dinine geçmemişlerdir.bu katliamları yapan kişi olarak kuteybenin olduğunu düşünürsek kuteybeden sonra türkler üzerine cihad girişimiyle yapılan seferlerin çoğu arapların kendi içerisinde çatışmaları nedeniyle sonuçsuz kalmıştır.öncekilerde de zaten taş üstünde taş gövde üstünde baş bırakmayın prensibiyle gidiyordu eleman* türkler üzerine.zaten kuteybeninde kellesi kendi komutanları tarafından yeni halifeye ayaklanması nedeniyle 716 senesinde uçurulmuştur.
türk tarihinde büyük topluluklar halinde islamiyete geçişte zaten 751* yılından sonra araplarla kurulan yakın ilişkilerle olmuştur.yakın ilişkiden kasıt savaş değildir tabi ki onu belirtmek gerek.
savaşmaktan manevi boşluk doğduğunu sananların sanrı olarak savunduğu gerçekliktir.
Arkadaş savaştan manevi boşluk doğmaz, savaşmaktan maneviyat yükselir. Ne zaman ki savaşlar son bulur veya araya uzun bir süre girer işte o zaman toplumlar ahlaksızlaşır, soysuzlaşır bu ahlaksızlaşmaya Din bile dur diyemez. Kaldı ki Türk Milleti tarihin hiçbir anında maneviyatı düşük bir millet olmamıştır, Göktürk Kitabelerinde bile onlarca Kez "Tanrı"nın adı geçmektedir ki bu da toplum nazarında tanrı'nın ve tanrısal bir ahlakın ne kadar yüksek olduğunu anlatmaktadır. 2. göktürk devletinin kurulduğu kitabelerin dikildiği zamanlar asrı saadeti bir an yaşamış Araplar tekrar ahlaksız zamanlarına geri dönmekteydi ki kerbela, Hz Ali'nin şehit edilmesi, emevilerin zulümleri buna kanıttır. Demek ki islam Arapların ahlakına işe yarar bir etkide bulunamamış, PEygamberin varlığı kısa bir etki yaratmış onun ölümünden sonra Ahlaksızlık maneviyatsızlık geri gelmiş. Demek ki Dini kimlikten öte Milli kimlikler Maneviyatın belirleyicisiymiş.
ilk müslüman olan Türklerin zorla müslümanlığı kabul ettiği su götürmezdir, bunun aksini iddia etmek tarih bilmemektir Emevilere buradan selam ederim diyeceğim de sonrasında öcümüzü aldık Analarını belledik, Hepsi Türk'ün köpeği oldu 1000 yıl boyunca, Sonra bellerini doğrultamadılar ingilizin köpeği oldular, bugün de amerika, ingiltere vs vs köpekliklerine devam etmekteler.
Demek ki köpek olmayacak kadar onurlu ve savaşkan tavrı dini kimlik de belirlemiyor yine milli kimlik belirliyor. Arap, Fars, Kürt ona buna kul köle olurken Türk Milletinin bağımsız karateri bunun dini bir özellik olmadığını gösteriyor.
Ha onları kul köle ettik ama yine de görülecek hesabımız hala var, Türk topraklarında bir tane Fars, Arap, kürt kalmayıncaya kadar.
sözlükte liselilerin olduğunu bize göstermiştir. hala basma kalıp " türkler gök tanrı dinine çok benziyor diye islamı seçti. " diyenler var. lan bugün ülken işgale uğrasa ve sana zorla gelip bir misyoner " bak koçum, hristiyanlık müslümanlığa çok benziyor. hadi bakalım o dine geçiyorsun. ahiret inancı var, tek tanrılı din. hadi çıkar istavrozunu, ol hristiyan. " dese sen hristiyan mı olacaksın ?
mantığa gel anasını satayım. yok neymiş anaya babaya saygı var diye islama geçmişlermiş. uygurlar şamanistti. anaya babaya saygıları yok muydu ? türkler savaşçıydı, içlerinde manevi boşluk vardı. romalılar savaşçı değil miydi ? bu adamların içinde niye manevi boşluk yoktu ? keza iskenderli makedonlar.
illa türklerin katliama uğramadan, paşa paşa islamiyeti seçmeleri hakkında götlerinden bir takım şeyhülislam yalakası arakdaşlar yeni bahaneler üreteceklerdir. gerçekleri değiştiremezsiniz efendiler. dünya tarihinin ilk ırkçı devleti olan emeviler ile bu şerefsizlik başlamış, aynı bokun laciverti olan abbasilerle de devam etmiştir.
türkler katliamlar sonucu islama geçmiş bu da, o dönem türk devletlerinin zayıf olması sebebiyle daha hızlı bir biçimde olmuştur. karahanlı devletinin, islamı kabul etmesinin dışında siyasi anlamda pek bir olayı yoktur zaten. bir göktürk devleti veya hun devletleri zamanında bu tür bir olay yaşansaydı şayet, arapların hepsi sikertilip bugün araplara da şamanizm, paganizm artık ne belaya inanıyorlarsa onları aşılarlardı, bugün dünya belki de çok daha güzel bir yer olurdu.
türk kavimleri, islam ordularını karşılıklı çıkarlar doğrultusunda karşılamışlardır.
türk milleti islamın koruyuculuğunu üstlenirken, islam sanat ve kültürü ile kendisine cihan imparatorluğunu getiren süreci başlatmıştır.
sadece dini argümanlarla açıklamaya kalkarsanız, yanılgılar içine sürüklenirsiniz.
unutmayın ki batıya hareket eden kavimlerden yahudiliği ve hristiyanlığı benimseyenlerde olmuştur.
en temel argüman, batı hunların göçebe gök tengri inanışı ile batıya tutunamamalarından sonra batıya göç eden kavimlerin batının dinine kucak açarak, coğrafyasını da vatan edinmeyi öngörmesidir.
devletler din seçmez, devletler çıkar seçer.
--spoiler--
(bkz: ağaçlara asılan yüzbin türk cesedi)
--spoiler--
kim yüzbintane türkü bulmuşta ağaçlara asmış? yani var ya faşistlik yapıcam diye, arap düşmanlığı yapıcam diye akla hayale gelmeyecek, kargaları bile güldürmeyecek hikayeler uyduruyorsunuz. bu türde bir katliamı moğollar bile yapmamıştır...
hiç bir millet isteyerek dinini değiştirmez mutlaka başta direnç gösterir ve ayıplar, bu yüzden zorla benimsetildiğini kanıtlamaya gerek yoktur ancak talkan katliamı ya da ötüken uygarlığının yok edilişi gibi tarihi gerçeklikler de bu zorlamayı kanıtlamaktadır.
nitekim kimi ülkücüler uydursa da göktanrı inancının islamiyet ile yakından uzaktan alakası yoktur, türklerin ilk dini inanışlarına bu isim verilse de göktanrı'dan başka yerde gökte ve yerin altında çeşitli tanrılar ve alemler vardır. hatta ölen büyük hükümdarlara dahi dualar edilmektedir.
göktanrı inancı islamiyet'e benzer demek ancak okulda klasik eğitimle beynin yıkanmasıyla yaşanabilecek bir durumdur.