Öz eleştiri yapmadan ortaya damlayan, oraya buraya kendi tipine bakmadan bunun burası böyle şunun şurası şöyle diye konuşan eleştiri yaptığını sanan yurdum insanının anlayışı.
Eleştiriye sadece "tek açıdan" bakan, "kalıpsal" bir anlayıştır.
Buna göre eleştiri deyince hemen akla olumsuz eleştiri gelir, sanki eleştirinin olumlusu olmazmış gibi! Eleştirinin kişi ya da kurumları uyarıcı, düzeltici hatta destekleyici bir yönü olabileceği hiç düşünülmez, hemen bir savunma pozisyonuna giriverir necip Türk milleti! Kabul edelim ki, bunun en büyük sebebinin eleştiriye tahammülsüz, hoşgörüsüz bir toplum olduğumuzdan kaynaklandığını söyleyenler de doğru yere parmak basıyor, eleştiri kültürünü içselleştiremeyeceğimizi iddia edenler de...
Kişiler ya da kurumlar açısından düşündüğümüzde, olumlu eleştiriyi alçakgönüllülükle ve teşekkürle, olumsuz eleştiriyi ise sakince dinleyip gerekli çıkarımlarda bulunmak sanırım bir hayal bu topraklarda!...
aslında eleştiri mantığına uymayan anlayıştır. eleştiri, sadece kötü bir şey olduğunda bu kötülüğü dile getirmek değildir. hoş, onu bile yapamamak büyük sorun.
paris hilton un matematik bilgisi kadar gelişmiştir.
eleştirenler yapıcılık ve espriden yoksun, kaba, yıkıcı, nefret ve hakaret dolu eleştiri yaparlar. eleştirilenler de eleştiri sahibinin seviyesine saniyesinde inerler.