biz ayakları yere sağlam basan insanlarız. o yüzden olabilir. yok ya öyle de değildir. bence daha mantıklı sebeplerimiz vardır. bir kere iş olanaklarına, hayat şartlarına(hayat?) bakarız arkideş. eğer orda çoluğumuzu, çocuğumuzu okutamayacaksak(uzay diyorum sen hala okumak diyosun alooov!), piknik yapamıcaksak, ne bileyim efendim, piknik tüpünü ormanda unutamıcaksak, esnaf ve sanaatkarlar odası olarak tükanımızın önünde iki tavla atamıcaksak bize yaramaz orası güzel kardeşim. var sen git. elin rusu sefer düzenliyormuş 200.000 avroya. bir hafta konaklama. git sen gtüne güveniyorsan.
aya gitmek medeniyet göstergesi değildir.
o kadar paranın daha acil sorunların çözümü için kullanılması çok daha akılcı olur.
her şey bitip de elde hala paar varsa, aya ya da başka bir gezegene gidilebilr.
şimdi aya gitmek, ekmek bulamayınca pasta yemeyi önermek kadar trajiktir.
avrupa da rönesans reform hareketleriyle hallenmeler peydah olurken, kapitülasyonlar iç piyasalarda bomba etkisi yaptı. aynı günlerde anadolu rock kavramının müzik piyasasına girmesi ve eskişehir kütahya arasında başlayan double yol çalışmaları trafiği durma noktasına getirdi.
türban sorunudur aya gidemememizin nedeni. türban ağırlık yapmaktadır. çıkarsınlar türbanı gör bak bakalım milletçe aya roketsiz gidiyor muyuz gitmiyor muyuz.
