bugün

Biz bize yeteriz diyerek ve
Türk'ün tek dostu türk'tür diyerek
Konuya nokta olmasa da virgül koyabiliriz.
dışarıdan bi bak şu ülke insanına ve elini vicdanına götürüp cevap ver: sen olsan sever misin?

saygısız, yalancı, kimi nasıl siksem diye düşünen, bütün dini anlayışı namaz kılmak olman, ikiyüzlü, çakal ve tüm bunlar yetmezmiş gibi kendini bi bok sanan bu halkı sen sever misin? severim diyorsan profesyonel yardım öneriyorum.
Sadece türkler için değil,geri kalmış ve yozlaşmış tüm 3. sınıf ülkeleri için geçerli olan tespit.

örnek:son yıllarda ülkemize akın akın gelen suriyeliler,özbekler,afganlar vs. bu insani gelişimini tamamlayamamış ırklara bakış açısı neyse,bir türk’e amerika’da ,isveç’te vs. bakış açısı aynıdır.
ülkende kanadalı mı görmek istersin,suriyeli mi? veya
italyan mı görmek istersin,türk mü ?
italyanlar, macarlar ve ukraynalilar seviyor.

Birinci düzeyden alpertunna onaylı.
gelişmezsen sevilmezsin.neyini sevecekler sen anca övün dur türküm diye.
saçmalıktır.

bunun türklerle ne alakası vardır ki ?

yani 3 5 tane salağın yaptığını tüm bir ırka mal etmek salaklık diyen hümanist gençler neden konu türke nefret olunca bunu rafa kaldırırlar anlamam.
(bkz: Türklerin hiç kimseyi sevmemesi)

Türk'ün Türk'ten başka dostu yok mu.d

Yeryüzünde hangi iki ülke birbiriyle ölümüne dost ki? Mecburen hepsi öncelikli olarak kendi çıkarlarını gözetiyorlar. Profesyonel adımlarla dünyada kendine yer bulmaya çalışıyorlar.

Bizim ülke insanı ise akşama kadar kimse bizi sevmiyor romantizmi yaparak milletin dini değerlerine, etnik kökenine, karısının eteğine, içkisine, yaşam tarzına saldırıyor.

O ermeni dölü, bu moskof, şu hain yahudi, bu k*rt, x gavur, y münafık vs vs.

Siz kimi seviyorsunuz derler adama.

Bi tane kabadayının arkasına takılmış akşama kadar ne güzel koyduk avrupa'ya diye orgazm olma derdindesiniz. Avrupa'nın umurunda bile değilsiniz.

Adam özgürce yaşıyor belli bi yaşam standardı var. Bizimkiler ayın sonunu getiremiyor, can güvenlikleri bile yok avrupaya kafa tutuyoruz diye orgazm oluyor. Siz bağırıp çağırınca, sesi daha çok çıkınca kavgayı kazandığını zanneden ilkel kabile insanlarından olabilirsiniz ama modern dünya kazanç ölçütü olarak toplumsal, kişisel refah düzeyini esas alıyor.
easasında tarihi iyi bilip araştırırsak çoğu ırk birbirini sevmiyor. şu an ittifak halinde olanlar sırf kendi çıkarları için birlik halindeler. yoksa ne ingiliz fransızı sever, ne fransız almanı.
Türkün, Türkten başka dostu yoktur. NE MUTLU TÜRKÜM DiYENE.
Geçmişte nasıl bir sille acısı bırakmışız ki hala unutamamışlar. Yakında inşallah tazelenecek. Daha perde bitmedi...
Türkleri türkler de sevmiyor başkası nasıl sevsin.
(bkz: sen kendine bak)

avrupada adam evladını kardeşini babasını sevmez. 18 yaş geldimi cocugu evden atar. babası yaşlanınca huzur evine şutlar.

türkü sevmezmişler. hassss.

Önemli bilgilendirme: başlığı ben açmadım . açan kişi (bkz: sen kendine bak) kaçtı.
Sevmeyenlerin kuyruk acısı vardır. Zamanında hayal ettikleri hayatları yaşıyordu atalarımız. Bugünlerde bizi yine sevmiyorlar ama hayal ettiğimiz hayatları yaşıyorlar..
o kadar çok önyargı var ki okumaya üşendim.
Valla bende türküm ama sevmiyorum. Bu kadar çıkarcı ve hırsız bir millet var mı bilmiyorum!
"Zaten başka milletlerin Türk’ü sevmesi de gerçekten bir sevgiye değil, geçici bir nezakete, çıkara, siyasi zaruretlere işarettir. Türk’ü, gerçek olarak, Türk’ten başkası sevmez."

Hüseyin nihal atsız
Eski Tarihten gelen bir konu.
Sorunun kökeni, At yetistiriciligi ve hayvancilikla uğrasan güney sibirya/orta asya turk toplumuyla tarim toplumlari arasindaki mucadeleye dayanir.
Ulan nihal atsız kendine baksın önce. Azınlık düşmanı puşt! Bir de alıntılıyorlar yazdıklarını, yazık.
bir kürdo beyanıdır. sizin de neden sevildiğinizi gayet iyi biliyoruz kürdolar. ağır türk düşmanı olduğunuz için seviliyorsunuz. kimse sizin o martı kaşınıza, kara teninize hasta değil yani. bir türk olarak umrumda değildir. biz türkçüler için türklerin birbirlerini sevmeleri, birbirlerini kardeş olarak görmeleri yeterlidir.
Türkler birbirini sevmiyor kim niye sevsin.
güncel Önemli Başlıklar