öyle detayla neyin uğraşmaz, alır eline düzce işi menevişi takır takır saydırır. aynı anda birkaç tane götürüp ya öldürülür, ya yakalanır. hele bi hayal edin, dexter tadında bi adam çıksa çıksa nereden çıkar? aklınıza biryer gelmedi değil mi? yok yarenlik, çıkmaz işte...
aslında 1-2 tane çıkmıştır. mesela kahveye gelen seri katil ben seri katilim demiştir ve kahveci ben senden daha çok adam öldürürüm diye iddaaya girmiştir. kazanamasa bile iddaacıdır kendisi. kahveye giden katil ise küçükken bir marangoza topu kaçmış ve sadece marangozları hedef alan bir katildir.*
hayır kıyamet amerika'da kopuyor, uzaylılar amerika'ya iniyor. neden seri katil türkiye'de olsun ki. türkiye'de olsa ne olacak. adam habire kurtulacak. yakalansa bile çıkacak. macera arayan adam türkiye'de olmaz büyük ihtimalle.
nedeni daha o kadar acımasız bir toplum olmamamız olan durum. gel gör ki buradan bile üşengeç, tembel, işe yaramaz bir millet olduğumuz sonucu çıkarılmış. tabi elin gavuru yapıyor arkadaş. (bkz: bir gelişmişlik derecesi olarak seri katil sayısı)
zaten kendi kendilerine de gayet güzel ölebiliyor yurdum insanı. trafik, terör, başka ülkelerde rastlanmayacak aptallıkta kazalar.. ölmek bu kadar kolay olmasaydı, hayatın bir ederi olsaydı farklı olabilirdi bu durum. değerli olanı ister insanoğlu.
yanlış olan önerme. türkiye'nin bolca seri katili vardır.
bir kaçı için buyrun:
adnan çolak:
'yasli insanlari öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarini doldurmuslar. onlar bizim yerimize fazladan yasiyorlar. belki de bizim kismetimizi yiyorlar. hem kendimi tatmin ediyordum, hem de onlari öldürerek toplumu rahatlatiyordum,'
hamdi kayapınar:
"zaten avciyim. kurbanlarim av, avlarin üstünden çikan para ve esyalar da av ganimeti"
"ailemden ve toplumdan intikam aldim. yakalanmasaydim cinayetlere devam edecektim. ama simdi pismanim"