türklerde ve müslümanlarda güce tapma eğilimi

entry11 galeri0
    1.
  1. türklerdeki ve müslümanlardaki ortak eğilimdir. hiç bir zaman mazlumdan yana olmazlar. örneğin bir müslümana sorsanız senin için allah mı değerli yoksa açlıktan ölmek üzere olan bir çocuk mu desen elbetteki allah der. allah zaten çocuğu cennete alacak gibisinden kolaycı ve sorumluluktan uzak inanışlarda onları destekler.

    aynı şey türk geleneklerinde de vardır, devletin başı her şeyin başıdır ve yaptığı yanlışlar ahlaksızlıklar bile lütuf olarak görülür.

    yani islamiyet türkler için en uygun din.
    7 ...
  2. 2.
  3. 16777208.
  4. aynı eğilim yahudilerde de vardır. ama onlar kendileri en büyük güç olduğu için bu eğilim kendilerine yöneliktir, dışarıdan bakıldığın çok megoloman görünse de kendi özsaygıları açısından faydalı olduğu açıktır. bu eğilim türk ve müslümanlarda kendilerine karşı olmadığı için komplekslere neden olmaktadır.
    1 ...
  5. 16777209.
  6. kimileri de şöyle der: '' düşüncelerimi çürüt, hesabına 1000 lira yatıracağım. ''
    (bkz: anladın sen onu)

    kimilerine göre güç, para.
    onlara göre allah bile para.

    ben parayı allah bilmektense, içimdeki huzura tapmaya razıyım.
    1 ...
  7. 16777210.
  8. Türk kadınlarının bazıları ve müslüman araplar şeklinde değiştirilerek anlam kazanabilecek başlık.
    0 ...
  9. 16777211.
  10. Bir müslüman, kendisine 'senin için Allah mı değerli açlıktan ölmek üzere olan bir çocuk mu ? ' gibi insan aklınca oluşturulmuş güzel bir soru sorulduğunda, o buna diliyle değil davranışıyla cevap verir. Açlıktan ölmek üzere olan bir çocuğu doyurur, mümkünse bakım nafakasını bir ömür temin eder, Allah a da böyle bir şeye kendisini vesile kıldığı için tekrar tekrar şükreder.

    herkesi kolpa vicdandan ibaret sanan zihniyet bunu anlayamaz. Hatta acep ne çıkarı var ki böyle bir şey yaptı der kendi kendine...

    müslümanın dünya üzerinde iyi olan ne varsa onu kaybedince üzülmeyecek kadar sever ona değer verir. asıl sevgisini ise yaratacısına ayırır. çünkü tüm iyi şeylerin onun mülkünde olduğunun bilincindedir.

    müslümanın hiç bir zaman mazlumdan yana olmadığını söylemek iftiradan çok insafsızlıktır. Resulullah (s.a.s.) "Mazlumun yanında zalimin karşısında olmak" maddesini içeren daha doğrusu sadece bu maddeden ibaret olan (bkz: Hılfu'l-Fudul) gibi bir antlaşma hakkında "şimdi de davet edilsem icabet ederim" buyurarak böyle bir anlaşmaya taraftar olmaktan her zaman memnun olacağını söylemiştir.(o tarihlerde bu anlaşmada yer almıştı) ki bu antlaşma müslümanlıktan çok çok öncedir.
    2 ...
  11. 16777212.
  12. bir yanılgıdan ibaret olan hede.
    0 ...
  13. 16777213.
  14. bazıları için haklı olabilecek önermedir. ancak bu eğilim dünyanın herhangi bir toplumundaki güce tapma eğiliminden fazla değildir. bu önermeyi ortaya atan kişinin biraz nietzsche okuması dileğiyle.
    1 ...
  15. 16777214.
  16. 16777215.
  17. nasıl bir mantık kurulduğu anlaşılamayan ve hiç bir değeri olmayan tespittir. kıyaslama da süper olmuş nasıl bir alaka kurulmuşsa. allah mı değerliymiş açlıktan ölmek üzere olan çocuk mu? nasıl bir alakadır nasıl bir düşüncedir?
    0 ...
  18. 0.
© 2025 uludağ sözlük