genel anlamda düşünürsek eğer, türkiye'de yeteri kadar izleyici kitlesi olabileceğini sanmıyorum. sonuçta televizyona bağımlı kitlenin yaş ortalaması belli ve dediğiniz gibi hep aynı konulu ve aynı tarz filmlerin çok olmasına rağmen izleniyorsa bu kitlenin arzını anlatır. ayrıca dil bazında sadece türkçe olacağı içinde evrensel boyutta izlenemeyecektir. oysa ingilizce olunca her türlü alt yazıyı yaşadığın ülkeye göre revize edebiliyorsun, çünkü ingilizce dünya dili ve bilinmek zorunda. ayrıca g.o.t, vikings vs. gibi dizilerin çekimleri için teknoloji biraz daha farklı tabi, oyuncular da öyle.. imkansız değil bu işi yapmak ama ne kadar tutar ve ne getirir orası biraz şaibeli.
gerek duymuyor çünkü. Aşk,entrika,kavga,gürültü bunları yazdın mı zaten millet yiyor. Hele hafta içi her gün yayınlanan diziler de bir senarist olduğunu bile düşünmüyorum. Ne koyarsan koy izliyor millet.
bu ulkede game of trones ,spartacus , prison break cilek kokusu , kertenkele kadae reyting yapmaz. milletin zeka seviyesi belli. o yuzden adamaz masraf ile cok para kazaniyor. gecipte milyon dolarlar harcamaz.
game of thrones gibi muhtesem senaryolar hak ettiği değeri görüp on milyonlarca kişi tarafından izlenirken hakkını yiyemeyeceğimiz leyla ile mecnun, behzat c., suskunlar gibi diziler bir avuç fanı tarafından izlenip yayından kaldırıldığı için. genel izleyici kitlesine ve isteğine bağlı diziler yapıldığı için. türk televizyonlarında sistem eleştirisine yer olmadığı için güzel senaryolar da uçuyor, gidiyor. biz de oturup kertenkele falan izliyoruz harika.
geçen üşenmeden baktım, en az 5 dizinin içerisinde aşk kelimesi var. artık türetirken saçmalamaya başladılar. yabancılar dizilerimizin isimlerine baksa ne kadar sevişken bir milletmiş der.
hayır yapılan bu saçma sapan aşk sarmalları içerisindeki senaryolardan etkilenen kızlarımızın sayısı da az değil. çevreme bakıyorum o saçma dizilerden repliklerle takılıyorlar. beyinler iyice sünger olmuş. bilerek yapıldığı kesin bunların.
bir de fantastik veya bilim-kurgu dizileri bizden niye çıkmaz sorunu var. adama yabancı dizi öneriyorum zaman makinasında yolculuk ediyor diye çok saçma diyip geçiyor. ulan baban da star trek izlerken küçük kutucuklarla haberleşiyorlar diye saçma diyordu 50 sene evvel. game of thrones öneriyorum, ejderha diye birşey yok ki diyor. 2 gün sonra dabbe filmine gidiyor, çok güzeldi diyor. gel bu kafalara senaryo hazırla.
millet olarak diyalog sorunumuz hat safhada olduğu için. karşılıklı muhabetin ne olduğundan bihaber insanların senaristlere olan yansıması da böyle oluyor.
biliyor da değerlendiren yok. yazdığım cillop gibi senaryoyu bir kenara koymuşlar, sıradan ve basit bir senaryo seçip(veya kendileri yazıp) çekime almışlar. dedim ki neyle bir dünyada yaşıyoruz.
bu başlıktaki genel kanının aksine bence bunun sebebi oyuncu, senarist ya da yönetmen eksikliği değildir. birincisi tv dizilerinin var olma amacı zaten bize reklam izletmektir, bence bu konuda türk tvleri gayet başarılı, maşallah ilgili ilgisiz her yerde reklam görüyoruz. dizi kalitesine gelecek olursak bu konuda en önemli nokta medya sahipleridir. medya sahipleri çok büyük holdinglerin de sahipleri oldukları için iktidarla iyi geçinmek zorundalar. (bkz: doğan grubu). bir grup insanın görmemizi istemediği şeyleri malesef televizyonlarda göremiyoruz. sonuç olarak daha bağımsız olabilecek bir tv kurulabilirse, ki bu neredeyse imkansız, daha kaliteli işler görebiliriz diye düşünüyorum.
insanların ortalama anlayış ve düşünce tarzı farklılık göstermediği için yazamıyoruz. Küçük yaştan itibaren din ahlak ve görgü kuralları çerçevesinde kapalı kutular ardında yetiştiğimiz için insanın karakteride hep aynı düşünce tarzına yatkın oluyor. Kaldı ki yazılan senaryolar olsa dahi insanlığımızın görüş açısı hep aynı olduğundan tutulmuyor senaryolar.
olay çok basit bu kadar tartışmaya gerek bile yok. yapımcılar ve şirketler tamamen halka oynuyor. kaliteli yapım sunmak değil amaçları para kazanmak. e hal bu olunca tabi ki sevgili halkımızın sevdiği yönde saçmalıklar silsilesi tv lerde boy gösteriyor.
senarist, genel kültürü ve hayal gücü gelişmiş, diline vakıf ve hakim kişiler arasından çıkar. bu özellikler de kaç insan vardır ülkemizde dersiniz ? ve bunların kaçı senaristliği meslek olarak seçmiştir ?
işin bir de alıcı kitlenin kültürel ruhsal vasıfları yanı vardır. bu kitle karmaşık senaryolar yerine fazla düşündürmeyen hemen anlaşılan basit konuları seviyorsa, kaliteli senarist ne yapsın ?
okumak araştırmakla ilgisi yoktur.müthiş bir hayal gücü gerektirir bahsettiğin diziler örneğin game of thrones.adam kafasında bir evren yaratmış resmen.yüzüklerin efendisinden sonra böyle özgün,eşşiz,sürükleyici bir yapım göreceğimi sanmazdım.
türkler senaryo yazmayı bilmiyor değil.senaryo yazmak mesele değil zaten.bu bahsettiğin şaheserleri ortaya koyabilmek mesele.amerikanların da klasik saçma dizi filmleri yok mu hep o mutlu sonla biten?ben aslında iyi yazıyorum övünmek gibi olmasın bir gün ortaya böyle bir şey çıkaracağım bakalım inanmayın siz hıh.