Dünyaca ünlü saygıdeğer tarihçi Bernard Lewis'in Türklerin islamiyet'i kabul etmesinden sonra başlayan süreci tarafsız bir şekilde anlattığı o ünlü sözüdür. Lewis'in bu sözü, Mirza Fetali Ahundov'un Dünya'da Araplar kadar güzel masal uyduran sözüyle örtüşmektedir.
''Türklerin yeni dinlerini bir bütün olarak benimsemeleri, en başından beri Türk islamiyeti'nin belirleyici bir özelliği olmuştur. Türkler, milli kimliklerini islamiyet’e gömerek iranlıların ve Arapların asla yapmadıkları bir şeyi yaptılar. Bunun nedeni, hem puta tapmanın ve islamiyet'in sınırlarında karşılaştıkları bu dinin basit inanç yoğunluğu, hem de islamiyet'i kabul etmelerinin onları dinsiz akrabalarına karşı girişilen bir cihada çekmesidir. iranlıların eski iran'ın geçmişteki zaferlerinden gurur duymalarının ya da Arapların putperest Arabistan'ın kahramanlık günleri anılarının benzeri bir durum Türklerde görülmemiştir. islamiyet öncesi Türk tarihindeki devletler, uygarlıklar, dinler ve edebiyat, birkaç halk şiiri dışında unutulup gitmişti. Türk adı, Batılılar için olduğu kadar Türkler için de Müslüman ile eşdeğer olmuştu. Türklerin islamiyet'e bağlılıklarının ciddiliği ve gerçekliği gibisine başka hiçbir halkta rastlanmamıştır. Bu yüzden, Türk hanedanlarının koruması altında büyük bir Sünni canlanmasının başlayıp yayılması hiç şaşırtıcı değildir.'' Bernard Lewis
Arapların bizi asimile etmesini, etnositin ucundan dönmemizi, tarihteki bir çok olay gibi başarı olarak kabul ediyor ve kendimizi islam'ın koruyucusu olarak görüyoruz. Hz.Muhammed istanbul'u almayi bize emretmemisti, muhtemelen yaşasaydı bizden de alınmasını isterdi. neyse ki islami bize öğretilenden daha güzel yaşıyoruz. dünyanın en güzel islami Türkiye'de yaşanır ve bunda lale devrinden beri gelen kültürel birikim en son Atatürk devrimleriyle şekillenen dönüşümün etkisi büyüktür.