devrimin çok çeşitliliği var aslında. sınıfsal bir geçiştir devrim. dış bir etkiye karşı direnmek devrim değildir, çünkü bu mevcut yapıyı korumaya yöneliktir. yani bir sınıf geçişi olmadığı için emperyalistlere karşı direnmek devrim değildir.
ayrıca burjuvazi ve proletarya önemli bir devrim çeşitidir.
ayrıca feodal devrim de olabilir.
dini devrim de olabilir(iran devrimi).
dini devrimler bir sınıf olarak alınabilir, çünkü ruhban sınıfı da bir sınıftır ama feodal ile içi içedir.
yani devrimi şöyle açıklayayım: toplum belli sınıflardan oluşur ve bu sınıflar arası geçişler devrimle olur.
yani burjuvazi devrim feodal yapıya, proletaryal devrim burjuvaziye yöneliktir.
işte batı devrimi(fransa) burjuvazi, doğu devrimi(rusya) ise proletaryadır.
yani burjuvazi orta sınıfın üst sınıfa karşı galibiyeti iken, proletarya alt sınıfın üst sınıfa karşı galibiyetidir.
marx işte bundan dolayı burjuvaziyi iyi ama yetersiz görür ve onun proletaryal devrimine geçiş aşaması olacağına inanır.
şimdi devrimi açıkladıktan sonra tartışmalarına geçelim,
devrim ilericiliktir. yanlışıtır bu, devrim ilericilik değildir. devrim gerici de olabilir.
ancak burda bakış açısı ayrılır bir çok noktada. sol kanatın devrime bakış açısı çok farklıdır.
öncelikle, materyalizm ve diyalektik materyalizmi bilmek lazım. solu anlamak için.
bunları araştıran anlar. şimdi yazamam.
sağ tipi devrim idealizmdir. işte burda sol ile sağ birbirinden aşırı derecede ayrılır.
sol bu yüzden idealistlere gerici der, ve materyalist devrimi savunur. o gerici lafı burdan gelir yani.
ayrıca sol daha da ileriye gider ve sağ tipi devrimi ilerici olarak kabul etmez.
gerici olarak kabul eder, yetersiz görür.
şimdi esas olan türkiye' ye gelelim. türkiye' de neden bir devrim olmaz?
aslında olur buna kimsenin itirazı olamaz.
ancak ne tür olur nasl olur, burası önemli.
türkiye' de olan kemalist devrime burjuva demelerinin özü işte bu batı tipi devrim anlayışıdır.
daha da ileriye gidip kemalistlere devrimci bile dememelerinin nedeni devrimin bir halk hareketi olmamasıdır.
yani türkiye' de bir devrim var ama çok farklı bir konumu var.
şimdi türkiye' de olan işçi sınıfı bir devrim yapabilir mi?
yapamaz.
türkiye' de olan burjuvanın ayağını kimse devirebilir mi?
deviremez.
ayrıca türkiye' de giderek artan bir kapitalist tutkunluğu vardır.
yani türk halkının kıçını kaldırıp da devrim yapacağı yoktur.
ayrıca türk halkı devrim de yapmamıştır.
sadece üsten gelme bir anlayışla kabul etmiştir.
yani benim bakış açım bu yönde.
devrim, yonetimsel tabularin cikmazda oldugu, gelismemis veya yeni gelismekte olan ulkelerde bir gereklilik olabilir...
turkiye'yi bu sinifa sokmak son derece talihsizlik olur. ulkemizin devrime degil, aydinlik dimaglara ihtiyaci var sadece. bazi yonetimsel yanlisliklar olsa da, devrime ihtiyacimiz yok...
karsi ideolojilere saygi gostermeyi bilen bir halk cogunluguyla gayet cozulebilir...
saygi cok onemli... objektif baktigimizda altindan kalkariz... devletin ve millettin senkron eylemleri cok onemli...
Halk devrim kavramını çok boktan bişi sandığı için.
Ulan kendi kaynaklarımızla ilk yerli arabayı yaptık adını devrim koyduk, araba yürümedi aminiyim halktan korktuğu için.