başarısız olan 27 nisan e-muhtırasıyla bozulan gelenek. iyi ki de bozulmuştur. askeri darbenin meşru görülebileceği bir durum yoktur. en azından demokratik ülkelerde. diyeceksiniz ki ya iç savaş çıkmışsa, hükümet ülkeyi yönetme kabiliyetinden yoksunsa? arkadaşım, zaten mesele orada. demokratik bir ülkede iç savaş çıkaracak yaklaşımlardan uzak durulur, durulmalıdır. iç savaş durduk yerde çıkmaz. "dış mihrakların" dürtmesiyle de çıkmaz. halkın bir kesiminin temsil edilememesi, demokratik haklarından faydalanamaması nedeniyle ortaya çıkar. kaldı ki iç savaş bir anda da patlak vermez. en şaşkoloz sosyologların, siyaset bilimcilerin bile çok öncesinden anlayabileceği sinyaller verir. normal bir vatandaş dahi gündeme hakimse eğer, toplumu iç savaşa götüren olayları sıralayabilir.
hükümetin ülkeyi yönetememesi, veya görevini kötüye kullanması ise tamamiyle görecelidir. burada aslolan seçimlere hile karışmamış olması ve iktidardaki partinin muhalefeti tasfiye ederek sindirmeye çalışmamasıdır. yani başka deyişle; demokrasiyle işbaşına gelen hükümetin demokrasiyi alenen ihlal etmemesi ve demokratik rejimi yıkmaya çalışmamasıdır. şimdi de birileri çıkıp, akp döneminde bu dediklerin oldu. akp demokratik kuralları, kanunları ihlal etti. muhalefeti sindirmeye çalıştı demesin. iktidara gelen her parti muhalefet karşısında kendisini avantajlı duruma getirmek isteyecektir. bu normal bir şey. benim kastettiğim şey ise çok daha farklı. stalin dönemi sovyetleri, hitler dönemi almanyasını, mussolini dönemi italyasını incelerseniz ne demek istediğimi daha rahat anlarsınız.
kısacası demokratik bir ülkenin başına gelebilecek en kötü şeylerden birisidir askeri darbe. mısırda kanlı canlı örneğini görmekteyiz. 21. yyda asker devleti yönetemez. yönetmemelidir de. çünkü cunta siyaseti bir "yönetme mekanizması" olarak algılar. askeri yapısı gerekçesiyle de sertlik ve disiplin yanlısıdır. halbuki modern demokrasilerde siyaset daha çok "uzlaşma mekanizması" olarak algılanır. toplumsal hayatın her zerresinde hissedilen bir olgudur siyaset. bir appartmanın yönetim kurulunda alınan kararlar dahi siyasetin inceleme alanıdır. ve siyaset, yönetme işi değil, uzlaşma ve uzlaştırma sanatıdır. çünkü modern dünyada bireysel, kurumsal ve toplumsal çıkarların korunmasına, dile getirilmesine ve savunulmasına ihtiyaç vardır. bu yüzden türkiyede artık darbelerin olmaması, askere böyle bir zemin ve fırsat yaratacak durumların ortadan kaldırılması demokrasi adına olumlu bir harekettir. tabi bu söylediklerimin siyasi sebeplerle ordunun ileri gelenlerini içeri tıkmakla, siyasilerin orduyu kendi keyiflerine göre şekillendirmesiyle falan bir alakası yoktur.