- Şimdi efendim ülke içerisinde dolaşan toplam paranın ( yurt-içi hasıla ) hepsini insanlara eşit şekilde dağıttığımızı varsayalım. Bu durumda ekonomik büyümeyi herkes bilfiil hissedecekti. Ancak, ekonomik dağılım ( ilgili kimseler bunun için Lorenz eğrisi adı verilen dağılım şemasına bakabilirler ) hiç de öyle değil. Zaten eşit dağılım da çok ütopik ama, Türkiye'de son 10 sene içerisinde belirli bir kesim çok zenginleşirken, belirli bir kesim de çok fakirleşti. Yani bunu bir kum saatine benzetebilirsiniz. Gittikçe azalan bir orta sınıf, zenginleşen üst sınıf ve fakirleşen alt sınıf gibi. Hal böyleyken, ekonomik büyüme en fazla zengin kısmı etkilemekte olur ki, bunu da elbette orta sınıf ve fakir sınıf hissetmeyecektir.
- ikinci bir madde olarak, türk ekonomisindeki büyüme sıcak paraya, yabancı yatırımcıya muhtaçtır. Ürettiğimiz ve ihraç ettiğimiz mallardan değil de, özelleştirdiğimiz, kullanım hakkını verdiğimiz yabancı yatırımcı sayesinde bir endüstriyelleşme var ortada. Bu durum da, politik bir hata olması durumunda yabancının parasını piyasadan çekmesi durumunda büyük bir ekonomik kriz oluşması riskini beraberinde getiriyor. Yani bu "kırılgan" bir ekonomi olması anlamına geliyor. Örneğin Almanya ya da Çin gibi ihracat üzerine kurulu ekonomiler böylesi bir durum söz konusu değil. Ancak kabul etmeliyiz ki Türkiye hala "kalkınmakta olan ülkeler" statüsünde ( yani bildiğin 3. dünya ülkesi ) olduğundan "ekonomimiz çok büyük yeaa" tribine girmenin pek de bir alemi yok açıkçası.
türkiye için ekonomik büyümenin tek başına bir anlam ifade etmemesinden kaynaklanır. türkiye, cumhuriyet tarihi boyunca ortalama yüzde 5 büyümekteydi zaten. şimdi yüzde yirmi mi büyüyor da beğenelim?
ayrıca türkiyenin nüfusu artıyor, mecburen ekonomisi büyüyecek. üç kişiyi doyurduğun parayla beş kişiyi doyurabilir misin?
etiyopya 10.7 türkmenistan ise 14.7 büyüdü. şimdi bu devletler süper güç mü oldu? yoo. ha ama siz alışmışsınız tabi büyümeyen avrupa devletleriyle kıyaslanmaya. afrika ülkelerinin gerisinde kaldığımızı duyunca yediremezsiniz tabi. buyrun kaynak: http://www.tradingeconomi...st/gdp-annual-growth-rate
ya da neyse, siz yine hükümet yalakalarını dinlemeye devam edin en iyisi. dünyanın en güçlüsü biziz, dünyada en birinci biziz, boyu en uzun devlet biziz, bizim babamız onların babalarını döver. he koçum, he canım.
edit: imla
kapitalist sistemin iç organlarımıza kadar işleyerek hastalıklı birer organizma olmamız yolundaki durumdur.beğenilmeme durumu da kapitalist sistemden memnun olmayanlar tarafındandır.orta çağ düzenine döndük birader.