misl-ü beha olduğundan mıdır, bir taşına acem mülkü feda olduğundan mıdır, new yorkla aynı enlemde olduğundan mıdır, her tasını tarağını toplayanın gelebileceği üç şehrin başında olduğundan mıdır, vs.vb.etc bilinmez ama istanbul un kalplerde ayrı bir yeri olduğu şüphe kaldırmaz bir gerçektir. -toprağıma haksızlık ediyorum ama- izmirde veya ankarada bu millete ait tüm doneleri göremezsiniz. tüm ona verilmiş olan ufkun ötesindeki kent görünümüne rağmen türkiyenin sadece bir şehridir istanbul. elbette ki orası türkiyenin en kalabalık şehri olduğu için bu kadar dillendirilmemeli, ayrıcalıkmış gibi, orada olmayana bizden değilsin duruşu sergilenmemelidir. zira yıllardır güzellikleri anlatılan o yerler artık ben dahil çoğu kişinin evlerine geri dönüşüyle sonuçlanmış, kabak tadı vermiş şehirdir istanbul. bunu bu hale kimler getirdi diye soran olursa -ki her zaman olur- biraz da suçu kendimizde aramalı ve taşı toprağı yitip gitmekte olan şehri önce memleketin mihenk taşı olarak görüp de sonra "bize üvey evlat muamelesi yapıyorsun ama"cı zihniyetten uzaklaşmalıyız derim ben..
Medyanın içinde bulunduğu halüsinasyon durumu. Kaç gündür Best FM'de sabah programında yeni yerel yönetimler yasası irdeleniyor,varsa yoksa Eminönü, Selimpaşa falan ve filan. Hiç Anadolu'daki belediye vasfını kaybedecek beldelerin durumunu,yararını,zararını irdeleyen yok. Zaplayınca Alem FM'de kripto odası diye bir programa takıldım daha objektif geldi onu dinliyorum.
Türkiye'de Anadolu'nun farklı noktalarında enaz 10 tane istanbul gibi göç alan farklı cazibe merkezleri yaratamadıkça Türkiye'nin iki yakası bir araya gelmeyecektir. Buna en büyük engellerden biri de istanbul medyasıdır. Hele o sanatçılar yok mu Anadolu'ya gidip konser vermeyi marifet sanıp kendini nimetten sayan..
amerikalıların dünyayı amerikadan ibaret sanmalarıyla eşdeğer birşeydir. her ikiside acınacak kadar cahil ve benmerkezci insanların oluşturduğu bir komplekstir.
büyük gazetelerin sürekli yaptığı hatadır. onlara göre bütün türkiye istanbul'da'dır. eklerinde, sayfalarında, tavsiyelerinde hep istanbul vardır. yok efendim reina'ya gidilesidir, kanyon görülesidir, sergi başlamıştır-ama istanbul'da-, sinemalarda şunlar vardır-ama istanbul'da, en iyi restoranlar şunlardır-ama istanbul'da, sanki tüm okuyucuları istanbul'daymış gibi hep yanılırlar. köşe yazarları da böyledir. hep istanbul'un ne kadar güzel olduğundan, geçen gece hangi diskoya gittiklerinden, nerede zıkkımlandıklarından bahsederler. merak ediyorum, ne zaman kurtulacaklar bu saplantıdan? ne zaman anlayacaklar her insanın maddi durumunun aynı olmadığını? ne zaman anlayacaklar bütün vatandaşların istanbul'da olmadığını???
not : yukardıdakiler benim şahsi görüşlerimdir. istanbul'la bir alıp veremediğim yoktur. öfkem türkiye'yi istanbul'dan ibaret sanan zihniyetedir.
doğru bir sanmadır. istanbulda her şehirden insan ve bu insanların kendi şehirlerini yaşattığı bir mekanları, mahalleleri, köyleri vardır. türkiye istanbuldan ibarettir.
