bazılarının inandığı gibi türkiye'ye demokrasi 1923 yılında falan gelmemiştir. o sözde anayasaya giren sözde demokrasi kelimesi ne yazıktır ki 27 yıl hiç kullanılmamıştır. işin en komik kısmı da o kelimeyi anayasaya sokan insan zaman hiç kullanılmamıştır. türkiye'nin demokrasiyle tanışma zamanı inönü'nün tek parti olarak seçime girmesinden sıkılmasından sonra demokrat parti'nin seçime girme yolunu açmasıyla olmuştur.
sonra ilk kıvılcımı yakan adamı asmışlardır ve demokrasi hep yalpalayarak ilerlemiştir türkiye'de. ak parti 3.dönemini de tamamlayınca bu faşist statüko tamamen yok olacaktır.
dünyanın en büyük paradoksudur bu demokrasi olayı, türkiye özelinde. adnan menderes döneminde geldiği rivayet edilir ve işin ilginç tarafı yine adnan menderes döneminde sona ermiştir.
koşulsuz şartsız amerika bağımlılığı.
idam.
türkiye'de demokrasi yoktur. gelmiş ve ışık hızıyla gitmiştir. ha kağıt üzerinde ''ama bak seçim var, çok partili dönem, seçme seçilme'' vs diyorsanız bilemem. bizim sınıfta da vardı demokrasi ilkokulda, sınıf başkanlığı seçimlerinde. ancak çok döven ya da teneffüste kantinden gazoz gevrek ısmarlayan alıyordu oyu.
bir denemeden ibaret durumun gerçek sanılmasıdır. demokrasi gelmesi denemesi olarak nitelendirilmesi gereken durumdur. sonraki yıllarda da benzer denemelerde bulunulmuş ve oligarşik yapı tarafından tüm bu denemeler sonuçsuz bırakılmıştır. demokrasiye en fazla yaklaşıldığı dönem ise 80 sonrası özal dönemi olup, tam olarak muvaffak olunamamıştır.
Türkiye ye gerçek manada demokrasi 2002 yılında gelmiştir.