friedman ın görüşü. bu adam kim denirse bir düşünce kuruluşunda çalışan önemli bir stratejist.
jeopolitikten dem vurmuş adam. çinceyi falan bırakın türkçe öğrenin diye tavsiyede bulunmuş.
rte ile mi rte'siz mi? deyü sorgulanması gereken kuramdır. eğer sayın stratejist rte ile diyor ise inanmayın zira o adam bir boktan çakmadığı gibi bizi gazlayıp daha çok boka batmamıza vesile oluyordur.
geyiği şakayı bırakırsak aslında bunu görmek için büyük stratejist olmak gerekmediğini görürüz. bir kere jeopolitik konum ve askeri güç yanı sıra kenetlenmiş, bilinçli bir halk ile türkiye'nin ne denli büyük olduğunu görürüz. ancak bazen arabanızın olması yetmez ehliyet ve onu kullanmayı bilmek gerekir.
kendi kendine gelin güvey olan ülke yönetimimizce gerçekleşmesi imkansız hede.
ulan kendi kendimizi her haltta ara bulucu ilan edip, malı avuçladığımızla, g.t olup kalmamızla sonuçlandırıyoruz, gürcistan'da olay çıkar pat atlarız "eheheh biz ara bulucuyuz" diye, sarkozy adam yerine konur sen telefonla arandığında ciddiye alındığını zannedersin, gazze'de olay çıkar "ben ara bulucuyum" dersin, yemek masalarına davet edilmezsin, sallanmazsın, kimse seni dinlemez üstüne ateşkes ilan edince adamlar kendi kendilerine, -ki, öngörülen tez de bush'un görevi bırakmasından hemen önce gazze saldırısının bitecği yönndeydi- bizim proaktif dış politikacılar(!) "ateşkes sayemizde oldu" der ezik bir sırıtma ile. -örnekler çok yakın tarih diye, hatırlanıyordur diye verildi, isterseniz 50 tane örnek veririm-
bu ortamda mı süper güç olunacak? şu anki politikamızla mı, dışa bağımlı enerji politikamızla mı, dışa bağımlı ekonomik politikamızla mı, üretime vurduğumuz darbelerle mi süper güç olacağız? olsak olsak ılımlı islam projesinde başarılı oluruz, güldürmeyin adamı!
süper güç olmak hayali kendisini bu vatanın evladı olarak düşünen herkesindir.ama nasıl süper güç olunur onu bilmiyoruz. en azından bazı gerçek leri görmemeiz gerekir. üretimimiz tükettiğimizden düşük olursa,dünya pazarlarında rekabet edecek kalitede mal üretemezsek, devamlı borç alarak yaşıyorsak. 9 ocaktan beri imf yetkilileri borç olarak verecekleri 5 milyar dolar için bir çok şartlar öne sürerek zorluk çıkarıyorlarsa biz süper güç olamayız. hayal kurmayalım. gerçekleri açık seçik görelim. bu gün isviçrenin davos kasabasında toplanacak olan zirvede dünyanın süper güçlerinin alacakları kararları dikkatle izleyin, başbakanımız dış işleri bakanımız ve devlet bakanımız zirveye katılan devlet başkanlarıyla ikili görüşmeler yapacaklar. özellikle dış işleri bakanımız ermenistan dış işleri bakanı nalbantyan la ne görüşecekler lütfen ihmal etmeyin. olaylara objektif yanaşırsanız daha sağlıklı düşünebilirsiniz. süper güç olma hayallerini bir kenara koyup nasıl bu bağımlılıktan kurtuluruz diye düşünmeye başlarsınız.
1839 tanzimat fermanı, 1856 ıslahat fermanı ile başlayan osmanlıyı parçalama senaryoları, borçlandırılarak uygulamaya geçiren o dönemin süper güçleridir. bu günkü süper güçler de ayni senaryoyu uygulamaktadırlar.
lütfen son yüz yılı iyi araştırın ve öğrenin, o zaman süper güç olamıyacağımızı görürsünüz. borç alan ülke değil, borç veren ülke olabilirsek süper güç olabilmenin ilk adımını atmış oluruz. devletimizin kuruluşunda ki en önemli unsur tam bağımsızlık olduğunu belleklerimize kazımamız gerekir
"biz aslanız biz kaplanız" diyerek eski bir hastalıkla "biz olmasak tarih olmazdı" gibi hayaller de yüzen türk insancığı söylemidir. balık hafızamızla birlikte yolumuz açık, ha gayret...
türkiye'de ki bedava ekmek kuyruğunu ve görmeyen stratejisyenin bunu demesi doğaldır. ben de doğrusunu istersen bedava ekmek kuyruğu görmedim. sıra olmuyorlar ki kuyruk oluşsun !
imf ye bağlı ekonomisiyle, amerika ve israille birlikte yürüttüğünü söylediği projelerde kendine söyleneni yapmaktan öte gidemeyen, yanı başında masum insanlar ölürken ağız dalaşına girmekten başka yaptırım uygulayamayan, komşusu işgal edilirken seyirci kalan, elindeki maden işletmeciliğini, petrol arama çıkarma işletme hakkını, telekominikasyon kurumunu ve topraklarını peşkeş çeken, askeri sanayide gelişememiş (geliştirmeye çalışan mühendislerinin şüpheli ölümlerine seyirci kalmış) bilim ve sanayi konusunda çağın çok ama çok gerisinde olan, bu gidişe dur demeye çalışan aydınlara, öğrencilere ve duyarlı insanlara düşmanmış gibi davranan türkiye cumhuriyeti devleti kesinlikle süper güç olamayacaktır.
ana konu bu değil, neden dünyada bir süper güç olsun, veya neden süper güç olma arzusu içinde olalım. güç herzaman yanında kirlenmeyi de getirmemişmidir? dünyada ki hangi süper güç dünya adaletini, barışını sağlamıştır? güç kaygısı sadece zulüm getirir ve bu tecrübeyle sabittir.
Hiç güleceğim yoktu. Türkiye mi süper güç olacak. işte Türkiye ile gerçek bir süper gücün karşılaştırması:
ABD:
Asker:3.700.000
Tank:8848
Zırhlı araç:41062
Uçak:13892
Gemi:473
Uçak gemisi:20
Nükleer güç:7315
Türkiye:
Asker:1.034.000
Tank:7550
Zırhlı araç:7550
Uçak:1020
Gemi:115
Uçak gemisi:0
Nükleer güç:0(NATO'ya ait 90 tane olduğuna dair iddaalar var.)