"klasik faşizm"de her türlü aykırı ses ayrıca bir neden olmaksızın boğulur ama türkiye gibi emperyalizme bağımlı kılınmış ve geri bıraktırılmış ülkelerde "sömürge tipi faşizm" daha rahat kullanılabilen bir araçtır çünkü bu yeni sömürgecilik anlayışında kitleler, emekçi yığınlar, siyasal ve ekonomik olarak düzene yedeklenmiş olduklarından ülkedeki hakim sınıfın(komprador burjuvazinin) zor gücü olan devlet, gücünü kitleler kuzu kuzu sandığa oy vermeye gittikleri müddetçe kullanmaz.
ne zaman ki ekonomik ve sınıfsal çelişkiler etiyle kemiğiyle hissedilmeye başlar, nisbi refah ortamı da yitirilir ve insanlar haklarını gerçekten almak isteyip suni dengeyi bozmaya yeltenirler o zaman oligarşi, ordu marifetiyle sertleşen yerleri kulak memesi kıvamına getirir. yani darbe yapar."
mahir çayan ve yoldaşları fiziksel olarak yok edildiler* fakat tespitin bugün bile geçerliliğinden bir şey kaybetmediği ortadadır.
84 yaşında, yani genç sayılacak bir cumhuriyette biri kansız, biri başarısız 5 kez darbe gerçekleştirilmiş olması; ordunun, bir sınıflar çatışması olan tarih sahnesindeki rolünü açıkça ortaya koymaktadır.