siyasetten desteklenebilir lakin türk ordusunun orada işi yoktur. bir olgunlaşma süreci yaşayan suriye' ye en iyi destek avrupa ve amerika' nın suriye' nin içişlerine karşmasını engellemektir.
türkiye' de darbeler gören iç karışıklık yaşayan süreçler yaşadı. biz iç karışıklık yaşarken amerika, rusya, ab ülkeleri v.s el atsa sonuç farklı olabilirdi. olgunlaşma sürecine kadar çatışma devam edecek bu bir süreç karışanın eli yanar. tam anlamıyla demokrasi zor lakin milletin devleti yönetmesi gerek bu başka ülkelerin zoruyla olmaz, olamaz. yoksa milletin bir anlamı kalmaz.
ilk giren birliğin en başında fedai olarak sen olursan neden olmasın dediğim yazar söylemidir ayrıca. ben canımı sokakta bulmadım ve kendime göre sosyal sorumluluklarım var ( tabi bitmemiş araba kredisi ne oranda bir sosyal sorumluluk olur tartışılır) .
zaten burda bir işe yaradığı yok, belki orda bir işe yarar diye cevap bulabilecek cümle. bu yaşıma geldim daha ültümatomlardan, demokrasiye müdahalesinden başka bir hayrını görmedim..belki de uzaktan daha sevimli görünür..
baas'ın yaptığı insanlık dışı katliamdan kaçıp sınırdan türkiye'ye girenlerin sayısı sekiz binlerdeyken, cisr eş şuğur'a tanklar girip dağıtırken ve tüm bunlar kıçımızın dibinde gerçekleşirken yumruğu masaya koymayı bırakın, yardım amaçlı girişimlerde bile insani bir muamelede bulunulmuyor mültecilere. bu şartlarda fazla iyimser bir hayaldir ancak ordunun müdahalesi. gönül ister ki girelim tabii ama konjonktüre rest çekmek her yiğidin harcı değildir.
kesinlikle desteklenmesi gereken kampanyadır. zira bu suriye yönetimi iki yüzlü kaypak şerefsizlerden oluşmaktadır. isihbaratı desen yıllarca ülkemiz aleyhine olabilecek her türlü işe sonuna kadar destek vermeyi başarı sanmaktadır. dost gibi görünen bu şerefsizler aslında en azılı düşmandan daha tehlikelidir. derhal dalıp eski günleri yadedmemiz gerekir. sonuna kadar destekliyoruz.
suriye etnik olarak ilginç bir ülkedir. halkın arap kökenli çoğunluğu sunnidir ( yaklaşık 70%) . ancak türk kökenli azınlık soyu olan nusayriler ( iktidarda ki esed lerin mensubu olduğu gruptur. kökleri zamanın da bizans sınırına ve haçlı seferlerine karşı yerleştirilen türk boylarıdır. alevidirler.) alevi olmalarına rağmen iktidar sahibidir. geçmişte bu iktidar alevi olduğu için türkiyeden çok iran yancısı bir tutum sergilemiştir. malesef kısa tarihinde çok sayıda sunni arap bu alevi iktidar grubu tarafından katledilmiştir.
şu anda orada olanlar sunni arapların alevi iktidara başkaldırışıdır. sunniler ezici bir çoğunluğa sahip oldukları için devrim bence kaçınılmazdır.
türkiyenin durumu burada oldukça çapraşık. sunni oldukları için araplardan ve yoğun kitleden mi yana olacak ( ve haklı olandan yana ) yoksa tarihi bağlarımızın nispeten daha kuvvetli olduğu nusayrilerden yana mı?
devrim sonrası büyük bir alevi katliamı yaşanırmı bu da şimdiden öngörülmelidir.
operasyonu yönetecek bir komutan bulunursa desteklediğim kampanyadır. zira silivriden yönetmek zor olur.
(bkz: ordusuna düşman olan ülke)
not:türkiye değil türk ordusudur
Tarihin hiçbir zamanında kendisine işgalciliği seçmemiş bir ordudan beklenen ve ordunun o beklentilere cevap vermeyeceği tartışma konusudur. Türk askeri hiçbir zaman işgalci olmamıştır, olmayacaktır da. Herkes kendi iç işini kendisi halletsin arkadaş. yetmedi mi yıllardır mehmetçiklerin ölmesi ? ne bu kana susamışlık ? hem de suriye gibi ortadoğunun en tehlikeli topraklarına evlatlarımızı göndermek, düpedüz saçmalıktır.
