abd yalakası olanların gerçekleşmesini istediği ancak onurlu türkiye vatandaşlarının asla evet demeyeceği olaydır. nereye giriyor? (bkz: babanın malı lan)
kendi topraklarındaki iç savaşı bitirdin, bütün kürtler mutlu hiç terörist kalmadı sıra suriyede'ki iç savaşa mı geldi diye sorulması gereken kampanya.
eğer türkiye tüm sorunları bir ülkeye girerek çözüyorsa bu mantığa göre önce ermenistan a girmelidir. abd bile tek başına adım atamayıp nato yu devreye sokuyorken, bunları tartışmak zaman kaybıdır.
körfez harekatında turgut özal; dönemin genel kurmay başkanı necip torumtay' a musul ve kerkük' e girelim dediğinde, torumtay' ın cevabı açık ve net olmuştu; "ben bu orduyla malatyanın güneyine inemem" çoğu türk olan musul ve kerkük' ü alacak gücümüz yok iken suriye' ye girmek tam bir intihar olacaktır.
not: necip torumtay bu sözünden sonra istifa etmiştir.
sanki eve giriyor. üst düzey komutanları ardarda istifa eden, çoğu tutuklu bulunan bir ordu için çok zor olabilecek durumdur. önce içişlerimizi halletmeli sonra dışa dönmeliyiz.
"öyle "gir" demekle giriliyor zaten. yapması söylemesinden daha kolay öyle değil mi?
bence suriye sana girsin. bak o daha güzel oldu bence. ne dersin?"
ordu'ya hergün küfreden şakirt totoşlar "ordu göreve" demeye başlamışlar. amerika isteyince akan sular duruyor tabi.
beşar esed ve baas'ın yöntemleri son derece tartışmalı olmakla beraber suriye'nin egemen devleti'i orada eli silahli ve dış destekli ayaklanmacılarla savaşıyor ve son derece meşrudur o operasyonlar. libya ve mısır politikaları yüzünden türkiye inanılmaz büyük yara aldı. abd'nin dümen suyunda en yakın ilişkileri yürüttüğümüz devletler tarafından bile güvenilmez ve israil yanlısı bir ülke olarak görülüyoruz.
şu an türk medyasında yürütülen dezenformasyon ve kışkırtma amaçlı yayınlar aynen 1. körfez savaşı öncesi kuveyt'den gelen hikayelere beniyor. sivil ölümleri, organ pazarlamalar vesaire belli ki aynı ekolden, aynı kalemlerden. abd suriye'ye kendi adına dalacak amele peşinde. hem bizim çocuğumuz ölecek, hem bizim paramız harcanacak ama satılmışlar sayesinde abd çıkarları türkiye tarafından korunacak.
pkk terörü ve apo'ya desteği yüzünden her ay yüzlece can kaybederken saldırsaydık Suriye'ye anlaşılabilirdi ama o zaman abd'nin izni yoktu. şimdi abd azalan petrol kaynaklarını denetm altına alacak diye orada mehmetçiğin ölmesine, mlyar dolarlar harcayarak yoksullaşmaya razı değiliz türk halkı olarak.
hepsi de "höt desen al sana bi göt" yüreğindeki şakirtler çok meraklılarsa gitsinler esed rejimiyle savaşsınlar. (bkz: yemez)
davutoğlu'na ise fatin rüştü'yü hatırlatmak isterim aynı yoldalar çünkü. hiç olmazsa fatin rüştü neye alet olduğunun farkındaydı davutoğlu'nun ne halt ettiğini kavrayacak akıl fikirden yoksun olduğna eminim. bilse yapmazdı.
-şıışşşt mustafa.
+he lan.
-olm şu direk var ya.
+eee nolmuş
-sana girsin.uahauhauhauhaa
+ersin
-efendim lan hala gülüyorum.
+sen gerçekten bir ''malsın''.
yanlış olacak hareket. çünkü o zaman şu anki suriye rejimini destekleyen rusya ve iran'ı karşımıza alırız. oradaki rejimi devirelim derken iran'dan nükleer bomba yiyebilir ve suriye'de üssü olan rusya'nın hem suriye, hem de sınırlarını koruduğu ermenistan üzerinden saldırısına uğrayabiliriz. ondan sonra patlasın 3. dünya savaşı.
yorumları okumanın çok zevkli olduğu bir kampanya...hemen hemen yüzde 99 oranında "hayır" çıkıyor. bu normal bişey...
ama beni eksi yağmuruna tutan ipnelere seslenmek istiyorum, 70 milyon önünde: lan olum, elçiye niye zeval veriyorsun? ben haber verdim, fikir belirtmedim ki!
diğer taraftan, türk ordusu türkiye ordusu tartışmalarını ben çok yadırgıyorum. şimdi "türkiye cumhuriyeti" var, "türk cumhuriyeti" yok; "türkiye bmm" var, "türk bmm yok"... bence bu kavram eğer böyle söylenecekse, bunun doğrusu "türk ordusu" değil, "türkiye ordusu"dur.
ama türk ordusu demek, daha sıcak, daha samimi gelebilir, buna bir şey demem. veya "türk silahlı kuvvetleri" gibi özel bir isim kullanılmalıydı belki... ama "türkiye ordusu" kullanımı yanlış veya artniyetli değildir bence...
girilmeli mi? benim fikrim yok aslında. daha önce mübarek'e karşı halkı destekledim burada ve batı işin içine girince de onlara karşı kaddafi seninleyiz !
şimdi, türk(iye) ordusu suriye'ye girerse, gönüllüler arasına katılabilirim; eğer bunu abd ve batı adına yapar ve işin içinde onlar olursa, karşı tarafta olurum.
ama iki ihtimalde de, çoluk çocuğa tecavüzler ettiren, halkına iğrenç işkencelere başvuran bir aile diktatörlüğünü tutmam!
yani bi ton eksi vermenizi gerektirecek bir şey yok: ideal bakımından net, realite yönünden muğlakım!
yani basinizda sivil halk coluk cocuk demeden olduruyorsa sizin de bunda sorumlulugunuz vardir. tek basina degil ama birlemis milletler koalisyonu ile birlikte en kisa zamanda eli kanli esad alisenin devrilmesi icin yapilmasi gereken herekat.
Savaşmadan da bazı şeylerin olabildiği şu dönemlerde işleri savaş harici yollardan halletmek varken neden ille de kan dökmek diye ısrar edelim ki. kaldı ki TÜRK ORDUSU işgalci, savaş yanlısı bir ordu değildir o yüzden bu tür kuruntulara gerek yoktur yukarda güzel bir entry vardı çok fazla hollywood tarzı savaş filmi izlemiş bünye cümlesi diye çok güzel söylemiş.
