dünya çapında bir servete sahip olduğunuzu düşünün ve en büyük yatırımlarınızı da borsalarda yapıyorsunuz diyelim.
işte o zaman her ülkeyi bir hisse senedi gibi görürsünüz,
çünkü detayla uğraşacak vaktiniz yoktur.
abd, çok yükseldi satayım, hatta belki vadelide kısaya geçeyim.
ya da
türkiye çok ucuzladı, alım yapayım. işte bu düşünceler ülkeleri birer hisse senedi gibi görmenizdir.
dünyanın çoğu borsasında leblebi çekirdek parası kadarda olsa işlem yapan biri olarak şu anda gördüğüm türkiye nin çok ucuz kalması ve artı olarakta büyük bir yükseliş potansiyeli taşıdığıdır.
dvm edicem. (yav arkadaş uzun entry yazınca sözlük ün yazılan kısmı sapıtıyor ondan kesiyorum. forum chat tarzı entry demeyin)
bilindik bir laf vardır. her kriz fırsattır diye.
2 senelik vadelerle her kriz düzelme eğilimine girer.
ve gene iki senelik vadelerde bütün ülke ve kağıtlar krizler yaşar.
bu işin yaklaşık döngüsü budur.
e bizde pandemi ve peşinden deprem ve ekonomik zorluklarla dört dörtlük bir krizdeyiz.
bu ucuz olmamızın bir sebebi.
potansiyel taşıyor olmamız da ekonominin dolar bazında ikiye katlama durumu olması.
yalnız bundan gelirlerin ikiye katlanacağı ya da şahlanacağımız anlamını çıkarmayın.
ekonomi dolar bazında ölçek olarak ikiye katlama potansiyeline sahip ve bu çok basit.
alttaki paragrafı iyi okursanız bunun ne denli kolay olduğunu anlarsınız.
politika faizi yükseltilir. dolar sabitlenir.
bugün durumda 1 trilyon dolarlık ekonominiz var diyelim.
politika faizi arttığı için doların sabit kalması mümkün
enflasyonu gene %100 lerde bir sene daha götürdünüz mü, doların değeri %50 düşmüş olur.
haliyle ekonomin de dolar bazında ikiye katlanmış olur.
2 trilyon dolarlık ekonomi olursun.
bu kimsenin cebine fazladan beş kuruş koymaz ama ülkeler arenasında büyük cüsseli ekonomiler arasına girmiş olursun.
bildiğim kadarıyla italya ekonomik büyüklüğü 3 trilyon dolar, fransa 4 trilyon dolar.
türkiye 2 trilyon dolara çıkarsa büyük bir itibarı olur.
ucuz ve potansiyelli olmamızın borsacı gözüyle izahı budur.