bazı konularda kendimizi beğenmesek te bir sürü de öne çıkmamış ya da görmediğimiz kurnazlıklarımızın olmasıdır.
bunlardan biride, batı ülkelerindeki çöküş başlangıcını görüp yönümüzü doğuya çevirmemizdir.
bu olaylar neredeyse bir insan ömrü süresi kadar bir zamanda görünür olduğundan pekte farkına varılmaz.
tabi batıyı tamamen unuttuğumuz anlamına da gelmez.
uygulamalara denk geldiğimde seviniyorumda ondan yazıyorum bu başlığa.
belli bir süredir gazı, tansiyonu yükselen bozucu etkileri çok güzel etkisiz hale getirmektedir.
devletlerin hareketlerini hızlı çekim kamerada izlemek lazım. ancak o zaman net anlaşılıyor yoksa detayda kayboluyor, insan.
suya sabuna dokunmadan bi hızlı çekim yapalım. suya sabuna dokunmayalım çünkü politikacı değiliz, günlük politikayla da işimiz yok.
20 sene falan önce din eksenli akımlar tehlike olarak algılanıyordu.
2 manevra, 3 gelgitle bu halledildi.
öyle ya da böyle halkın bir kısmının devlete olan bağlılığı azalma yoluna girmişti.
o da benzer şekilde halledildi ya da edilmek üzere.
cari açık sık sık sorun olurdu.
buna sebep olan dış sermayeye kolaylıklar sağlanıp tehlike uzaklaştırıldı.
şimdi de tamamen tehlike olmaktan çıkarılmak üzere.
nasıl mı kuzey denizi petrolü, deniz dediysek:)
insan seviniyor. neyi paylaşamıyoz, değil mi ?
bak Avrupa ya, batıya kavga gürültü etmeden yaşayıp gidiyorlar.
gene vurgumuzu yapalım. yaşasın 5000 yıllık türk devlet geleneği.
bu yolda emek harcayanların da ellerinden öpüyoruz.
dikkatli ve halisane adımlarını destekliyoruz.
ha bak ekleyelim bu tarzın uygulanmasında abd örnek alınıyor gibi geliyor, bu kahvehaneden yazan pilot a.
çünkü adamlar yıllarca sorun olarak görüp otobüslerde bile ayrı yerlere oturtukları bir halkın üyesini başkan yaptılar.