şimdiki hükümet kendinden önceki hükümetlerden ders çıkararak dış politikasını şekillendirmiştir kimi hükumetler orta doğuya sıkışıp kalmıştır kimileri ise süper güçler karşısında hazır olda beklerdi şimdi hükümet ne bir coğrafyaya sıkışıp kalmış nede emir eri olma durumunda değildir şuan dünyanın siyasetinin nasıl işlendiği çok iyi bilerekten hareket etmektedir dış politikaların temelini ulu önderimizin yurtta sulh cihanda sulh ilkesine dayanaraktan yürütmektedirler 68 ülke mevcuttur ve sınır ülkelerimizle geçmişteki problemler haledileye çalışılmaktadır ama önemli ilerlemeler sağlanmıştır günümüzdeki sınır problemleri çoğunlukla sınır komşularımızın ideolojilerinden kaynaklanmaktadır sayın başbakanımız bu problemleri savaş yada müdahale yoluyla değil diplomasiyle çözmektedirler diğer kıtadaki politikaları söyle özetleye biliriz:
avrupa kıtası
ab dikkate alarak dan demokrasimizin yani iç siyasetimizde ilerlememize büyük katkıları olmuştur ama müzakereler sürecinde ise sağ ağırlıkta olan ülkeler nedeniyle müzakerelerin yavaşlamasına neden olmaktadır ama kabiliyetli türk bürokratlarımız ve siyaset adamlarımız sayesin ilerlemeler sağlanmıştır rusya ise soyvetlerden sonraki en iyi siyasi ve ticari olarak dönemimizi geçirmekteyizdir bu hükümetin yapısalcı yaklaşımları sayesinde avrupa kıtasıyla olan ticaretimizde daha da artmıştır.
latin amerikada ise
önce ki hükmetlerin unuttuğu yer olmasına rağmen şimdiki hükümetin yoğun olarak çalışmaları sonucu vizelerin kaldırılması ticaretimizin artması uluslarası arenada türkiyenin daha fazla söz sahibi olmasına katkıda bulunulmuştur.
kuzey amerika
eskide gelen her emirde hazır olmakta karşılıklı diyaloğun yerini almıştır ve yakın coğrafyamızda yapılan siyasi ve askeri müdahalelerde türkiyenin söz sahibi olaraktan hareket edilmektedir.
afrika ise
eski kapitalist ülkeler ve şimdikinin delili gömleğini giyen çin gibi ülkelerinden yerine daha çok türkiyle ilişki içine girmek istemektedir eskiden hor görülen osmanlı mirasına sahip cıkaraktan bu ülkelerle daha cok diyalog içine girilmektedirler.
asya
arap coğrafyasından başlayaraktan eski hükümetler gibi kaddafiden azar işitmek yerine türkiyeye arap sermayesinin akmasını sağlamaktadırlar mısırın gecerekten arap dünyasını en sevilen ülkesi olmayı başarmışlardır ve daha fazla turist ve ticaret olnakları oluşturulmuştur iranı müzareke masasını oturmayı saglamışlardır( iranlılar ikiyüzlü olmalarına rağmen) hindistan-pakistan-afganistan gerilimlerinde müzarekci konumdadır ve bu ülkelerle ticaret ve yatırım bakımında en üst düzeyde olduğumuz bir dönemdeyiz orta asya ülkeleri ise
bizi abi sıfatıyla görmektedirler diğer uzak doğu ülkeleriyle yeni ticari anlaşmalar imzalamaktalar
dış siyasette başarısının arkasında gönül insanlarınıda unutmamak.
